Hadi ULUENGİN
CHICAGO- FİLOZOF Martin Heidegger şiir-felsefe ilişkisine dair epey seminer vermişti.
1951 sömestrinde de dev Alman romantiği Hölderlin’in bir dörtlüğünden yola çıktı.
Dizedeki kelimelere atfen bu ders “insan şair olarak ikamet eder” diye adlandırıldı.
Belki Türkçeye “insan şairane ikâmet eder” diye çevirmek daha uygun düşer.
Ama Goethe lisanına vâkıf olmadığım için Fransızca tercümeye sadık kaldım.
Ancak her hâlükârda işin içine mutlaka hem “şair” sözcüğü, hem de bir yerde oturmak, yaşamak, yerleşmek anlamındaki “ikâmet etmek” fiili giriyor.
Açıklamayı şimdilik burada noktalayıp başka bir aforizmaya geçeceğim.
***
MALÛM, İsviçreli mimar Charles-Édouard Jeanneret, yani müstear adıyla Le Corbusier bütün bir 20. yüzyıl mimarisine meşum biçimde damga vurdu.
Işık, düzen, rasyonalite diye bin bir hamaset paraladı. Detayları iğdiş ve hadım etti.
Dolayısıyla da gayr-ı insani ve gayr-ı şairane formların, hacimlerin, estetiklerin yerleşiklik kazanmasında bir iblis, bir şeytan, bir deccal rolü üstlendi.
Modernizm, fonksiyonalizm, enternasyonalizm gibi cafcaflı lâflarla vaftiz edilse bile Corbusier’nin teorik ve pratik mimarisini en iyi tanımlayan ifade “tavuk kümesi” deyimidir.
Her türlü “fuzuliyat”tan (!) ve her türlü “havaiyat”tan (!) yoksun kümesler ki, ilk aklıma gelenlerini sayarsam meselâ Ataköy’deki bloklar; meselâ Şehzadebaşı’ndaki Belediye Sarayı; meselâ Taksim’deki AKM yukarıdaki tarzın Türkiye’deki uzantılarına tekabül eder.
Ve zaten Mösyö Charles-Édouard Jeanneret ne buyurmuştu biliyor musunuz?
***
GENEL olarak yapılara, özel olarak da konutlara “ikâmet makinesi” adını vermişti.
Düşünebiliyor musunuz, “makine”! İşte enikonu bir merdane, bir çark, bir piston!
Yukarıdaki Hölderlin’in “insan şair olarak ikâmet eder” dediği tılsımlı dize ve Heidegger’in ondan yola çıkarak işlediği felsefi varoluş nerede; Le Corbusier’nin “insan makine olarak ikamet eder” demeye getirdiği korkunç düstur nerede?
Sözcük dilimin ucuna geliyor ama İsviçreli mimarın kendi çapında bir hümanizma yansıtmaya çalıştığını bildiğim için onu ve tarzını “totaliter diye tanımlamaktan çekiniyorum.
***
ÇEKİNİYORUM ama yine de itiraf edin ki insan mekânını makine kılan bir anlayış Orwell’in “1984”romanındaki dehşeti çağrıştırıyor. Ensemizde “Büyük Birader” soluyor.
Rasyonalite genel tekdüzeliğe bir de özel ve kamusal yapıların tekdüzeliğini eklemiştir
Burada “şiir”e de, “şair”e de, “şairane”ye de yer yoktur! Bir nebzecik bile yoktur!
Hijyenik salonda ışığa boğul, kare mutfakta zıkkımlan ve dikdörtgen odada zıbar!
Oysa etrafında kuytuyu, kavisi, çörteni, nişi aramayacak bir insan “insan” olabilir mi?
Fuzuliyattan ve havaiyattan mahrum bir ortam Hölderlin’in “şair”ini yaratabilir mi?
Hayat geometrik formların, düz çizgilerin, kübik hacimlerin prangasına vurulabilir mi?
Asla! Nitekim yanlış biçimde “postmodern” denen ve o “şair”i tekrar keşfetmeye çalışan bir mimari şimdi yeniden filizleniyor ki, hüküm vermek için vakit henüz erken sayılır.
***
İŞTE yukarıdaki mimari kaygılar beni Chicago’ya sürükledi. Uçaktan demin indim.
“Kâinatın başkenti” New York’a yolculuk imkânı doğunca, onca defa gittiğim ABD’de hiç ayak basamadığım Michigan Gölü kentine de ne yapıp yapıp uğramaya karar verdim.
Chicago’nun dillere destan mimarisini yerinde görmek ve gözlemlemek istiyorum.
Bakalım, ümit ve arzu ettiğim gibi burada “insan şair olarak ikâmet ediyor mu”?
Dolayısıyla bana bir müddet müsaade buyurun ki, yazı yetiştirmek gailesi olmadan şöyle sindire sindire seyredeyim ve cevabı size dönüşte vereyim.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015