Hadi ULUENGİN
SON üç senedir yılın yarısını Ege taraflarında geçiriyorum. Biraz buralı oldum sayılır.
Ve çarşıda, pazarda konuşmalara dikkat kesiliyorum ki, Kürt tanımı hiç kullanılmıyor.
Sadece Doğulu deniyor! Gönüllü ve spontane biçimde sözcük sansürü uygulanıyor.
Meselâ Milas’ta çalışan Siirtli işçiler; meselâ İzmir’i mekân tutmuş Mardinli esnaf; hatta meselâ Bodrum’a uğrayan Diyarbakırlı turistler falan hep Doğulu diye adlandırılıyor.
***
BUNUN “ayıptan” (!) kaçınan masum bir lügat iffeti; yani şimdiki moda terimle bir siyaset doğruculuk refleksi olduğunu söyleyebilir miyiz?
Örneğin, Çingene yerine Roman sözcüğünü kullanmakla aynı kefeye koyabilir miyiz?
Hayır!
***
HAYIR, zaten eğer öyle olsa durum daha vahamet arz eder. Bu takdirde Kürtlerihakir görmek algısının bilinçaltında tamamen yerleşiklik kazandığı sonucuna varmamız gerekir.
Ancak şu doğru: Yöre insanlarını sonsuz sevmeme ve hayat tarzında onlarla tamamen özdeşleşmeme rağmen Egelilerin Kürt demeyi reddetmesinin geri planında yine aynı derin bilinçaltında hayat bulan ve insani olsa bile yine de habislik saçan bir dürtü yatıyor:
Ötekikorkusu!İllâ nefret demesek bile, öteki husumeti!
Hatta ekonomik ve kültürel açıdan mevcut paralellikleri gözönüne alırsak, bunu biraz Kuzey İtalya sakinlerinin Güneylileri “Roma’dan aşağısı Arap’tır” diye tanımlamasına veya İspanya Katalanlarının Endülüslüleri yine aynı şekilde ötekileştirmesine benzetebiliriz.
***
FAKAT hiç şüphesiz ki bu korku ve o korkunun ürettiği reddiye Ege’yle sınırlanamaz.
Aidiyet talep eden taraf olduğu için özellikle Kürtlere karşı somutlaşan kaygı, dışlama, husumet her neyse, bunlar kâh açık, kâh gizli olarak bütün Türkiye sathında mevcuttur.
Ancak Batı’daki gönüllü sözcük sansürüne başka şeyler de eklemek gerekiyor.
Vasıtalara yapıştırılan K. Atatürk ibareleri ve bayraklara resmedilen kalpaklı Mustafa Kemalalâmet-i farikaları burada hiçbir yerle kıyaslanmayacak kadar göz çıkartmıyor mu?
Kürt kortejine taş atan kırmızı ojeli sarışın kız imajı İzmir’de objektife düşmedi mi?
Ve reddiyeyi tamamen nefret söylemine vardıran ulusalcıların, Canan Arıtman’ların, Birgün Ayman Güler’lerin, vs’nin hep Ege metropolünde yoğunlaşması birer tesadüf mü?
***
TABİİ ki değil! Tıpkı yukarıdaki Katalunya veya Lombardiya gibi hem refah, hem kültür seviyesi itibariyle ülke ortalamasından yüksek olan Batı şeridi korunmaya çalışıyor.
İçgüdüsel bir refleksle otomobilineK. Atatürk stikeri yapıştırıyor. Yine içgüdüsel bir refleksle de telaffuzunu dahi reddettiği Kürt kelimesinin yerine Doğulu tanımını kullanıyor.
Yani mevcut konumunu dokunulmaz tabular ekseninde pekiştirmek arayışına giriyor.
Artı, bölgenin önemli miktarda Balkan ve Adalar kökenli bir sosyolojiyi kapsaması, insiyaki ve fıtrî bir dürtüyle “son vatan da mı elden gidecek” endişesini körüklüyor.
Bunun sonucunda da milliyetçilik ve giderek şovenizm üst seviyeye tırmanıyor.
***
ÖTE yandan, aynı muhacir kökene uzanan laik hayat tarzının, yaşama sevincinin ve estetik gusto düzeyinin gerisine götürmek riski içeren her şeye karşı ihtiyat dürtüsü gelişiyor.
Bu ihtiyat da bir yerden sonra vehme dönüşüyor ve haniyse paranoya üretiyor.
Dolayısıyla, dün Aydın Engin’den alıntıladığım ve teorik olarak tamamen katıldığım bir adem-i merkeziyetçilik çerçevesinde İzmir’in de bütün Türkiye gibi demokratik özerklikle yönetilmesi tasavvuru, işte o İzmir ve o sahil şeridiyle ülke geneli arasındaki uçurumdan ötürü bana pratikte henüz gerçekçi gelmiyor ki, konuyu gelecek hafta biraz daha açacağım.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları


























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015