Kerem ALTAN
“Benim ananasım doğal…”
İlk bakışta bir güzellik kraliçesinden veya müzik ya da sinema dünyasında hızla yükselmeye çalışan genç bir yıldızdan, kıyıya vuran dalgaların vücudunda bıraktığı su taneciklerinin iç gıdıklayıcı fotoğrafı eşliğinde geldiği zannedilebilecek bu beyan, ülkemizde iktidarda bulunan muhafazakâr bir partinin liderinden geldi.
Sürprizlerle dolu ülkenin son numarası da bu oldu.
Her gün kızmak, üzülmek, dertlenmek de olmaz tabii arada bu tip molalar şart.
Başbakan, hafta sonu yine esip gürlerken “ananas polemiğinde” açık sözlülüğüyle çıtayı epey yükseltti.
Artık bu dakikadan sonra “Benim ananasım doğal” “itirafından” daha beklenmedik, daha şaşırtıcı ne olabilir ki?
Bu dakikadan sonra Başbakan çıkıp, “Benim bakanım çalmış” dese ne olacak?
“Olsun, senin de ananasın doğal Başbakan’ım” der geçeriz.
Çıkıp, “milyonlarca doları ayakkabı kutularına doldurmak da ayıp olmuş” dese çok mu mutlu olacağız?
“Ananasının doğallığının yanında lafı mı olur, sıkma canını” der unutur gideriz.
Bir ülkenin Başbakanı’nın ananası doğal olmayacaksa o ülkeden hiçbir şey olmaz zaten. Dünya liderleri arasında ananası en doğal olan bir başbakanın yönettiği ülkenin vatandaşı olmak inanın küçümsenecek bir şey değil.
Yine de dua edelim Başbakan’ın bu sözlerini duyan ve işlerinin kendisinden ne duyarlarsa onu tekrarlamak olduğunu sanan vekilleri ve medyadaki tetikçileri de heveslenmesin.
Çünkü herkes neyinin doğal olduğunu bir anlatmaya başlarsa işler şimdikinden bile karmaşık bir hal alabilir.
Daha önce görülmemiş tartışma programlarına rastlayabiliriz. Ekranda dişi sinek gördüğü zaman cezayı yapıştıran RTÜK ne yapacağını, nereye çiçek koyup nereyi buzlayacağını, hangi kanala ceza keseceğini şaşırır.
Her türlü adaletsizliğe, vicdansızlığa, baskıya ve sürprize alışmış olsak da “ananas güzellerinden” gelecek hiçbir zaman duymak ve bilmek istemeyeceğimiz itiraflar karşısında toplumsal istikrarı derinden sarsacak gelişmeler yaşayabiliriz.
Eğer bu “tehlikeyi” görürlerse sanırım onlar da “Başbakan’ın ananasından” çok 2Başbakan’ın vatan hainleriyle” ilgilenmeyi tercih ederler.
Biliyorsunuz başbakanın “ananas” açıklamalarının yanında bir de sürekli güncellediği bir “vatan hainleri” listesi var.
Her gün bu listenin “gözden geçirilmiş yeni baskılarını” yayınlıyor.
Vatan hainliğinin tanımı şu: “Meşru egemenlik organını devirmeye veya otoritesini yıkmaya, bağlı olduğu devlete karşı savaşmaya veya düşmanla iş birliği etmeye yönelik eylemleri kapsayan suç türü.”
Fakat bizde vatan hainliği tanımı da değişip “ananas” gibi doğallaştı biliyorsunuz. Yeni Türkiye’de Başbakan Erdoğan’la aynı fikirde olmayan, üstelik bunu dile getirme cesaretine sahip olan herkes birer vatan haini.
Gazeteci haber yapar, hemen “vatan haini” diye damgalanır, iş adamı kaygılarını dile getirir “vatan hainliğinden” payını alır, savcılar hırsızlığı yakalar, onlar da en koyusundan birer “vatan haini” olur çıkar.
Bir gazetecinin hükümeti rahatsız eden haberler yapması ya da bir iş adamının ülkesiyle ilgili haklı kaygılarını dile getirmesi onları vatan haini yapar mı pek emin değilim.
Fakat…
Bir ülkeyi yönetme sorumluluğuna hevesle gönüllü olup, görevini layıkıyla yapmaktansa milyonlarca insanın kendisine olan inancını ve güvenini istismar etmek…
Adaletsizlikten, güvensizlikten, sömürülmekten, insan yerine konmamaktan, ezilmekten, ölümlerden ve karanlıktan bıkmış bir ülkeyi özgürlükten dem vurarak kandırmak…
O ülkeyi hiçbir vesayetin altına sokmadan özgürlüğe taşıyabilecek desteğe sahipken kendisi gibi olmayan herkesi baskı altına almayı tercih etmek…
O ülkeye en karanlık yıllarını yaşatanlarla kirli ittifaklar kurmaya çalışmak…
Kurulacak ittifaklarla yıllar boyu süren bir iç savaşı sona erdirme şansını da çöpe atmak…
İnsanlara hak ettiklerini verecek güce sahipken o güçle kendi vatandaşını ezmek…
Ülkeyi demokratikleştirme sözü vermişken tek adamlığa heveslenmek…
Hukuksuzluğu kural haline getirmek…
Polislere öldürün emri vermek, insanların üstüne bomba yağdırmak, çalmak, hırsızlığa göz yummak, hırsızı kollamak, yalan söylemek…
Asıl tüm bunlar adamı hain yapar.
Ve bu ihanet asla unutulmaz.
İstediği kadar ananası doğal olsun.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.01.2015
7.01.2015
30.12.2014
24.12.2014
16.12.2014
28.11.2014
18.11.2014
11.11.2014
4.11.2014
21.10.2014