Murat BELGE
Siyasî gündem kendi kanalında, alışık olduğumuz temposuyla akıyor. Salı âyinlerinde parti başkanları “gerilim yükseltme” konuşmalarını yapıyor, “şimdi beni alkışlayın” anlamına gelen ses modülasyonlarını yapıyorlar. Bir yandan Kürt sorununun nasıl çözüleceği ya da nasıl çözülmeyeceği konusunda “fikir” yazıları yazılıyor, “bilgileri” sızıyor vb.
Bu arada, dün (perşembe) gece, bunlarla tam olarak aynı kategoriye girmeyen, ama büsbütün ayrı kategoride olduğunu da söyleyemeyeceğimiz bir olay olmuş: Meclis, İstanbul’un “Maslak” adıyla bilinen bölgesini Şişli ilçesi belediyesinin elinden alıp Sarıyer ilçesi belediyesine bağlayıvermiş. Daha doğrusu, bu şekilde yasalaşması için gerekli ilk adım atılmış. Nasıl olmuş bu? TBMM İçişleri Komisyonu’na AKP’liler tarafından bu doğrultuda bir önerge verilmiş; “kim vermiş?” okuduğum gazetelerde bunun cevabı yok. Ama verilmiş ve perşembe gecesi yapılan toplantıda Komisyon’dan geçmiş. Biliniyor muydu, hazırlığı var mıydı, yoksa aniden gökten mi indi, bunları da bilmiyorum.
Gazeteler çeşitli sayılar veriyor. Çeşitli yorumlar yapılıyor. Bunların arasında, CHP’den İstanbul milletvekili Celâl Dinçer şunları söylemiş: “Ayazağa Maslak İstanbul’un en değerli bölgesi, İstanbul’un Manhattan’ı olarak tanımlanıyor. AKP orayı ele geçirmek istiyor. Yerel seçimlerde Şişli’yi alamayacağını biliyor. Ancak bu iki bölgenin desteğini alarak Sarıyer’i CHP’den alabileceği hesabı yapıyor. Böylece hem Sarıyer Belediyesi’ni hem de rantı yüksek bu iki bölgeyi ele geçirmeyi planlıyor.”
Şişli’nin Sarıgül’ü “Bu yanlışlığın yasalaşmadan düzeltileceğini ümit ediyorum,” demiş; Şişli’nin Şükrü Genç’i ise “Hak yerini buldu,” demiş. İkisi de, söylemesi gerekeni söylemiş.
Celâl Dinçer’in yorumu bana Türkiye’nin “çok-partili parlamenter demokrasi” sisteminin omurgasını düşündürüyor. Bu sistemin yürürlüğe girmesinden beri, yani 1950’den beri, bu toplumda siyaset, partilerin orta kademelerini oluşturan (yani uzun-vadede en belirleyici olan) kadroları açısından, bir “rant paylaşma” mücadelesidir. Celâl Dinçer’in amaç sıralaması da bana akla uygun göründü, çünkü önce Sarıyer’i “ele geçirmeyi” söylüyor ki bu “politik” bir hedef (partinin üst kademelerini, önderliği öncelikle bu ilgilendirir): “rantı yüksek” kısmını sona bırakarak önemini vurguluyor. Bu, “üst” değil, “orta” kademelerin erişmek isteyeceği bir hedeftir ama “politik” gerekçeyi bunu meşru kılacak açıklama olarak öne sürerler.
2002’de AKP iktidara geldiğinde bu “rant” işlerinin öyle fazla ön planda olmadığını hatırlıyorum. Sokak Türkçesi’nde “yeme” (“yiyorlar, yediler, yiyecekler” vb.) kavramı çok yaygın ve popülerdir; her yurttaş, kendinden başka herkesin “yediği” kanısındadır; daha doğrusu bu onun kesin görüşüdür. Onun için AKP iktidar olduğu anda düşmanları da bu “yeme” temasını ortaya attılar. Oysa o tarihlerde, uzun zaman herhangi bir karar mekanizmasının uzağında tutulmuş, “idealist” denebilecek ve görece genç kadroların daha etkili olduğu kanısındayım.
Aradan on yıl geçti ve AKP iktidara oturdu, oturmaya daha çok alıştı, güven de geldi. Türkiye’de her yeni iktidar, “gelir dağılımı” ve “bölüşüm” örüntülerinin yeniden-düzenlenmesi anlamına gelir. Bunun sırası geldi sanırım. Özellikle de son seçimden bu yana AKP’nin, daha doğrusu Genel Başkanı’nın benimsediği siyasî tavır, orta kademede belirli bir tip insanın daha fazla inisiyatif alması için ortam yaratır, yaratıyor. Cumhuriyet tarihi bu işlerin nasıl işlediğinin örnekleriyle dolu.
Yıllanmış bir TC yurttaşı olarak, romatizma hastası gibi, yaklaşan bulutların getireceği nemi eklemlerimde hissediyorum. Nerede ne olduğunu bilmiyorum, hiç haberim yok, ama herhalde bu “harita değişikliği” gibi olaylarla, kemiklerim sızlıyor. Aklıma, geçmişten, Kırşehir’in ilçe yapılması gibi “harita tasarrufları” geliyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2025
23.05.2025
21.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
22.04.2025
31.03.2025
17.03.2025
10.03.2025
7.03.2025