Ümit KIVANÇ
Sinop’un Durağan ilçesinde 10 Eylül günü yaşananlar ülke çapında kahredici bir ateşi yakabilirdi. Ben bu satırları yazarken, bir kişinin hayatını kaybettiği, 15 kişinin yaralandığı, bir ara sokağa çıkma yasağı ilân edilen ilçede gerginlik nispeten yatışmış görünüyor. Etnik gerilimin bizzat devlet eliyle tırmandırıldığı bir dönemde bu tür uğursuz kıvılcımların barındırdığı olağanüstü tehlikeye sabah akşam işaret etmekte, her türlü karşı tedbiri almakta fayda var. Ama gerilimi tırmandıranlar bizzat tedbir alması gerekenler olunca ister istemez tedirginliğimiz büyüyor.
Durağan’daki kavgada tarafların etnik sıfatla tanımlanabilir oluşu kavganın büyümesinde, yayılmasında, pogrom kimliği kazanmaya doğru evrilişinde belirleyici rol oynamıştır şüphesiz. Bu başlı başına derin konu. Şimdi bahsedeceklerimse, etnik boyutu falan olmayan, meydana gelmesi, büyümesi için mâkûl sebebi olmayan, hattâ herhangi bir izahı olmayan cinsten vukuat. Bunlar sürekli artıyor.
KIŞLADA KAVGA
30 Ağustos günü gördüğümüz gördüğümüz bir haber, askerlik yapmış herkesi oturduğu yerden sıçratacak nitelikteydi: “Kışlada kavga: biri ağır on yaralı”. Niye yerimizden sıçrıyoruz? Çünkü askeriyede en olmayacak iş, eratın kavga etmesidir. Yirmili yaşlarındaki onlarca, yüzlerce silahlı genç erkeğin gece gündüz birarada bulunduğu yerde, en ufak kıvılcımın ne korkunç hallere yolaçabileceği açık. Subaylar bunu bildiklerinden, bir an bile en ufak müsamahayı göstermedikleri konu budur: kavga edemezsiniz; bu kadar!
Fakat o da nesi!.. Karabük’teki 125. Jandarma Eğitim Alayı’nın yemekhanesinde askerler öyle birbirlerine girdiler ki, başka askerlerin, subayların müdahalesiyle, nöbetçi subayın havaya ateş açmasıyla anca ayırılabildiler. O arada birçoğu sıkı hırpalanmıştı. Ambulanslar çağırıldı, yaralılar hastanelere gönderildi. Gördüğüm fotoğraflardan birinde, askerlerden birine boyunluk takılmıştı! Olay sürmesin diye hastane önlerinde Karabük Emniyeti’nden ekipler bekledi.
Bir askerî birliğin yemekhanesinde, bu kadar çok askerin karışıp birbirini hastanelik edeceği, bu şekilde dünya âleme reklam edilecek bir kavga, titizlikle mim konması gereken bir olaydır. Çünkü en olmayacak yerde oldu. 15 Temmuz’da silahlı kuvvetlerin birbirine silah (tank, uçak, helikopter) “çekmiş” bir orduya dönüşmüş olmasının payı var mıdır? Bilmem; var mıdır?
Hazır cevap arama işine girişmişken, 7 Eylül’de haberdar olduğumuz bir başka askeriye haberinin bir başka askeriye haberinin doğurduğu soruyu da ele alalım. Konya 3. Ana Jet Üssü Hizmet Bölüğü’nde, Sivaslı bir askeri döven, uğradığı eziyete şahit göstermek istediği arkadaşlarını tehdit eden, mağdur genci tekrar döven, eline yanar sigara basmaya çalışan, nihayet üzerine kolonya döküp çakmakla ateşe veren, yalvar yakar, onları ihbar etmeyeceğini söyledikten sonra hastaneye götüren asker kişiler bu cüreti nereden bulmuş almışlardır? Var mı fikrimiz?
İnsan yakmak, toplumumuzda neden bu kadar kolayca başvurulabilen bir hunharlık şeklidir? Buna cevabımız var mı? İstanbul’da üçüncü havalimanı inşaatında çalışan iki çocuklu Erganili işçinin üzerine oda arkadaşı tarafından altı litre benzin dökülerek yakılması kurbanın Diyarbakırlılığıyla, Kürtlüğüyle açıklanıp konu kapatılabilir mi? Sinirlenip bir yumruk atmış falan değil, katil gidip benzini almış, gelmiş, dökmüş, ateşe vermiş, kapıyı kilitlemiş, çıkmış; çıkmadan sigarasını da orada mı yakmış artık bilmiyoruz.
‘YÜZ KİŞİ DÖVÜŞTÜ’, 1. BÖLÜM
3 Eylül günü, Erzurum’un Yakutiye ilçesinde, Cumhuriyet İş Merkezi’nin önünde yaklaşık yüz kişi birbirine girdi. Meydan kavgasında silahlar da kullanıldı. Habere göre olayın sebebi telefon tamiri yüzünden çıkan tartışmaydı! Birisi telefonunu tamire bırakmış, telefon doğru dürüst tamir mi edilmemiş, ne olmuşsa, adam tamirciyle tartışmış, galiba bu sırada tamirci ve belki ondan yana çıkan birilerince itilip kakılmıştı. Ertesi gün onlarca kişilik bir kalabalıkla geri gelmiş, anlaşılan karşı taraf da kadro sıkıntısı çekmiyormuş, Cumhuriyet Caddesi’nde sopalarla, demir çubuklarla kapışmışlar, trafik kilitlenmiş, silahlar patlamış. Polis meydan kavgasını copla, biber gazıyla ve silah çekerek, kavgacıların birçoğunu gözaltına alarak zar zor bastırabilmiş.
Telefonumu tamir ettin-etmedin meselesinden, yüz kişilik sokak savaşına. Nasıl bu kadar kolay?
DÖVÜP OTOBÜSTEN ATTILAR, ÖLDÜ
Şehirlerarası otobüste sigara yaktığı için dövülüp Niğde Ulukışla’da yol kenarına atılan, D-90 karayolunda devriye gezen trafik polislerince şans eseri bulunan, hastaneye götürülen ama kurtarılamayan on dokuz yaşındaki hasta gencin katilleri..? Onlar kimler? Nasıl insanlar? Şehirlerarası otobüs muavinleri. Sigara yakan oğlan sinir hastası. Annesi, “Tedavi görüyordu. İki senedir ben ona bakıyordum,” demişti. Haydi, küfür oldu, sertlik oldu, itişme oldu; öyle bir dövmüşler ki, ölüyor. Otobüsten yol kenarına atmak ne demek?
Bu haberin hiçbir versiyonunda otobüstekilerin bu arada ne halt ettiğine dair bilgi yok. Otobüste birkaç kişi olsa bile, güçleri bu hunharlığı önlemeye yetmese bile, yapabilecekleri sayısız şey var; en azından ihbar edebilirlerdi.
Acaba yaptılar da biz mi bilmiyoruz? Yoksa yapmadılar mı? 5 Eylül tarihli haberin 5 Eylül tarihli haberin son cümlesi mi bu konudaki esrara ışık tutuyor: “Anne Türkan Dal, hastane önünde Kürtçe ağıtlar yaktı.”
Kurbanın kimliği, katilin “tabiatını” izaha yetmiyor ki…
ŞOFÖRÜN BIÇAĞI HAZIR
Ertesi gün, 6 Eylül’de, İstanbul’dayız. Söğütlüçeşme’den Avcılar’a giden metrobüste. Yolculardan biri klima açıktı-değildi diye şoförle tartışıyor. Galiba pek tartışma sevmeyen ve eğer böyle bir durumda kalırsa buna bir an önce kesin şekilde son vermeye kendini hazırlamış olan İETT şöförü, bıçağını çekiyor, tartıştığı yolcuyu bıçaklıyor. O sırada Zincirlikuyu metrobüs durağına gelmiş olan metrobüsten yaralı adamla birlikte yolcular iniyor, şöför o koca araçla olay yerinden kaçıyor (bilahare polise teslim oldu).
Metrobüs şöförü, icabında birine saplamayı hesap ederek, bıçak taşıyor. Neden? Ve nitekim saplıyor. Neden? Nasıl?
HALK OTOBÜSÜNE ATEŞ AÇILDI
Altı gün sonra. Yine İstanbul’dayız. Kadıköy’den Yenidoğan’a giden 19S numaralı halk otobüsünün şöförü, Çekmeköy’de bir otomobil sürücüsüyle dalşıyor. İkisi de erkek ve araç sürücüsü olduklarına göre, herhalde küfürleşiyorlar. Otomobildeki, yemiyor içmiyor, üşenmiyor, halk otobüsünü Sancaktepe’ye kadar takip ediyor, bir tür pusu mu kuruyor, amansız takip hallerine mi giriyor, otobüste sürücünün bulunduğu kısma iki el ateş ediyor. Kurşunlardan biri şöför penceresine isabet ediyor (öteki çamurluğa; allahtan iyi nişancı değilmiş atan).
Neyse ki otobüs şöförü sadece cam kırıklarından ötürü hafif yaralanıyor, otobüsle bir yere bindirmiyor, bir yere uçmuyor, yol kenarındaki birilerini ezmiyor. Otobüsteki yolcular da şans eseri büyük felaketten kurtulmuş oluyor.
Ateş eden? Haberlerde “polis arıyor” demişlerdi. Konması gereken yer normal hapishane midir, tartışılır. Göze aldığı şeye bakar mısınız? Bir otobüs dolusu insanı, yoldakileri, kimseyi umursamamış bile.
Bu insan bu ülkede, türünün tek örneği, bir tür defolu mâmûl müdür? Böyle diyebilsek ne iyi olurdu…
YİNE YÜZ KİŞİ VEYA 2. BÖLÜM
Cevabı aramak için aynı gün (12 Eylül) Erzurum’a uzanalım: Yüz kişinin karıştığı kavgada üçü polis on yaralı.
Akşamüstü sayılır, dört buçuk suları. Palandöken ilçesinin Abdurrahman Gazi Mahallesi’nde hepsi akraba yüz kadar insan birbirlerine girerler. Polis kavgayı yatıştırmakta zorlanır, bizzat emniyet müdürü kalkar gider. Üçü polis on kişi yaralanır, ambulanslarla hastaneye kaldırılır, kavga edenlerden epeycesi gözaltına alınır.
Kavga dayı ile yeğenin bir akşam önceki tartışmasının zenginleştirilmiş sürümüdür. Bir “boş ev”den söz ediliyor haberlerde; oraya taşınma meselesi yüzünden anlaşmazlığa düşmüşler.
Nasıl olmuş, diye zihnimde kurmaya çalıştım, beceremedim. Karşılıklı kapışacak yüz kişi bir araya gelene kadar, aile büyüklerinden filan kimse bunları bu işten caydırmaya çalışmamış mı? Yoksa daha beter kışkırtmışlar mı?
Normal midir insanların bu halde olması?
* * *
Diyeceğim şu: Sokaktaki gerilimin günbegün nasıl arttığını, büyük gerilimlerin nasıl kendilerine mikro modeller yarattıklarını, her türlü meseleyi kuvvetle, şiddetle halletmenin nasıl norm haline geldiğini koklayabiliyor, görebiliyor, elle tutabiliyoruz. Bu bakımdan hiçbir zaman övünülecek halde değildik, doğru, ama norm başka şeydir. Bugün bizi yönetenler, sürekli gerilimden, sürekli kavgadan, kalabalık, kuvvetli olanın icabında karşısındakileri “ezebileceği” havasını diri tutmaktan iktidar güvencesi devşiriyor, kendi ikbal ve istikballeri için koca bir toplumu, evet, “acımasızca” yakıyorlar. Destekleyenler de yanılıyor: Yarattıkları bu ortamdan, besledikleri kötü maneviyattan kimseye fayda çıkmaz.
Çoğulculuk insanlıktır, gayrısı değildir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
30.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
1.12.2024
15.11.2024
21.10.2024
7.10.2024
22.09.2024
5.07.2024