Yıldıray OĞUR
Bundan neredeyse tam olarak üç yıl önce 5 temmuz 2017 günü Türkiye bir ‘uçurum’dan dönmüştü:
“Uçurumdan döndük, al sana belge: Büyükada’daki kaos toplantısıyla ilgili korkunç belgelere ulaşıldı. Gözü dönmüş ajanların Türkiye’deki piyonlarını kullanarak yaptıkları alçak planlar deşifre oldu. Terör örgütlerinin CHP ve HDP tabanlarını kullanarak sokak darbesi yapmayı amaçladıkları ortaya çıktı.”
Polis, Büyükada’da bir oteldeki toplantıyı basmış, ikisi yabancı 10 kişiyi gözaltına alınmıştı.
Peki kimdi bu gözaltına alınanalar?
Yine o günlerin gazetelerinden okumaya devam edelim:
“Büyükada’da suçüstü yakalanan ajanların şok eden bağlantıları. Kaos timinin kirli ilişkileri ortaya çıktı.”
“Büyükada’daki kaos toplantısına katılan şüphelilerin üzerinden çıkan dijital verilerin deşifre edilmesinden sonra uluslararası karanlık toplantının hükümeti devirmek için yaptığı planların detayları ortaya çıkıyor. “
Hangi ülkenin casusları olduğu konusunda ise kafalar biraz karışıktı:
“Büyükada’da İngiliz parmağı. İnsan hakları savunuculuğu görüntüsü altında Gezi benzeri kalkışma planlanan Büyükada’daki ihanet buluşmasının ardından ABD’nin CIA ve İngiltere’nin MI6 örgütleri çıktı.”
“Casuslara Alman çipi…Büyükada’da tutuklanan Alman vatandaşının ifadesine Akşam ulaştı: Telefonumuzdaki program sayesinde konsolosluk bizi adım adım izliyor.”
Gazetelere göre casuslar suçüstü yakalanmıştı:
“Büyükada’dakiler önlerine açılmış büyük bir Türkiye haritası üzerinde kaos planı yaparken yakalandı”.
Her gün casusların korkunç planlarıyla ilgili yeni ayrıntılar ortaya çıkıyordu:
“İşte zaman ayarlı kaos plan. Büyükada’daki toplantıya dair kan donduran detaylara her geçen gün yenileri ekleniyor. O masada yapılan plana göre kaosun fitili 24 Temmuz’da ateşlenecek, HDP ve CHP’den destek alınarak sokaklar karıştırılacak, bir büyük banka ve fabrika üzerinden ekonomiye operasyon çekilecekti.”
“Alman Konsolosluğu’nun Türkiye’de başlatılacak ayaklanmanın hazırlığını safha safha izlediği ortaya çıktı”.
“Büyükada’daki toplantıda yakalanan Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye direktörünün üzerinden kaos planına nasıl hazırlandıklarını gösteren dilekçe çıktı. Güney Kore’nin Ankara Büyükelçiliği’ne gönderilen dilekçede, yeni Gezi planının her ayrıntısının düşünüldüğü ortaya çıktı”
O günlerde yaşanan her olay Kılıçdaroğlu’nun Adalet Yürüyüşü’nden, herhangi bir protestoya kadar her şey Büyükada’daki casusların planlarına bağlanmıştı:
“CHP lideri Kılıçdaroğlu İstanbul'a yaklaşırken, sinsi plan deşifre oldu. Büyükada'da gözaltına alınan 11 kişinin, yeni Gezi provokasyonuna hazırlandığı belirlendi”
“Kadıköy’de bir grup kadın durup dururken “kıyafetime dokunma” diyerek sokaklara çıktı… Maçka parkındaki güvenlikçi, kıyafetinden dolayı bir kadına saldırdı. Siverek’te ise sakallı, cüppeli biri Atatürk heykelini kırmaya çalıştı. Büyükada’da yakalanan ajanların planları tıkır tıkır işliyor.”
“Büyükada planını işletiyorlar. Diyarbakır’daki eylemle sokakları karıştırmayı başaramayan HDP Büyükada planını devreye soktu.”
Nihayet tartışmalara Cumhurbaşkanı da dahil oldu:
“Söyledikleriniz Büyükada'da niye toplanmıştı. Onlar adeta 15 Temmuz'un devamı niteliğinde bir toplantı için bir araya gelmişlerdir. “
Günlerce medyada devam eden bu iri iddialarla gözaltına alınan 10 kişiden sekizi tutuklandı.
Peki neydi bu toplantı ve kimler katılmıştı?
Aslında casus toplantısı denilen yarım asırdır Türkiye’de de faaliyette Uluslararası Af Örgütü ve 1993’de Türkiye’de bir grup aydın tarafından kurulmuş Yurttaşlar Derneği’nin organize ettiği “Bilgi teknolojileri üzerine kapasite geliştirme” adlı bir seminerdi.
Seminer, Nisan 2017’de Türkiye’deki insan hakları kuruluşlarının Antalya’da düzenlediği yıllık toplantıda yapılması planlanan iç eğitimlerden biriydi. Resmi kurumların ve şirketlerin sık sık yaptığı veri güvenliği ve stresle baş etme gibi konulardaki semineri vermek üzere daha önce de Türkiye’de eğitimler vermiş İsveçli Ali Gharavi ve Alman Peter Steudtner eğitimci olarak davet edilmişlerdi.
Peki “önlerine açılmış büyük bir Türkiye haritası üzerinde kaos planı yaparken yakalanan” seminerin katılımcıları kimlerdi?
İdil Eser Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye Direktörü’ydü. 1960’ların başında kurulmuş Af Örgütü, dünyada siyasi tutuklular için kampanyalar yapan uluslararası bir sivil toplum örgütüydü. Yarım asırdır Türkiye’de serbest bırakılması için kampanyalar yaptığı siyasi tutuklular arasında 27 mayıs darbesinin hapse attığı Celal Bayar’dan, 28 Şubat’ın hapse attığı Recep Tayyip Erdoğan’a kadar her fikirden isimler vardı.
İlknur Üstün Kadın Adayları Destekleme Derneği, Kadınlar Birliği, Başkent Kadın Platformu, KAMER ve Mor Çatı gibi büyük kadın örgütlerinin üyesi olduğu Kadın Koalisyonu’nun koordinatörüydü, yıllarca kadınların siyasetteki temsili kampanyalarında öncü rol oynamış, AK Partili mevcut kadın milletvekillerinin de yakından tanıdığı bir isimdi.
Nalan Erkem insan hakları davalarında tanınmış bir avukattı. Özlem Dalkıran, Uluslararası Af Örgütü, Helsinki Yurttaşlar Derneği ve Hrant Dink Vakfı’nın kuruluşlarında yer almış yine adı bilinen bir sivil toplum aktivistiydi.
Günal Kurşun; İnsan Hakları Gündemi Derneği’nin başkanlığını yapan bir ceza hukuku doçentiydi. Veli Acu; BM’nin Türkiye’deki Suriyeli mültecilere yönelik projelerinin profesyonel bir çalışanıydı. Nejat Taştan; Eşit Haklar İzleme Derneği’nin koordinatörüydü. Şeyhmuz Özbekli, Mazlumder’den ayrılan isimlerin kurduğu Hak İnisiyatifi’nden Diyarbakırlı genç bir avukattı.
Benzerleri defalarca yapılmış seminere katılmak için Büyükada’da başka müşterilerin de olduğu havuzlu otele yerleşen katılımcılar, Instagram hesaplarından otelden fotolar paylaşacak kadar rahattı. Seminerin üçüncü günü yine havuza bakan seminer odasında bir araya gelmişlerdi. Baskını yapan polisin tutanağında yazdığı gibi, bu “gizli kaos” planlarının yapıldığı seminer odasının kapısı bile açıktı.
Hatırlayanlar olacaktır, masaya açıldığı söylenen Türkiye’yi bölme haritasından, toplantıya katılanlara takılan Alman çipine kadar o günlerde gazetelerde ileri sürülen iddialarla ilgili bu köşede üst üste yazılar çıkmıştı.
https://www2.karar.com/yazarlar/yildiray-ogur/buyukadada-aksayan-vapur-seferleri-uzerine-4620
Peki, sonra ne oldu?
Tutuklananlar arasında Alman Peter Steudtner ve İsveçli Ali Gharavi’nin olması Almanya ve İsveç’i ayağa kaldırdı. Uluslararası Af Örgütü, bütün dünyada bu tutuklamalara karşı kampanya başlattı.
Üç ay tutuklu kaldılar, üç ay sonra iddianame yazıldı.
İddianame çıkınca görüldü ki günlerce ileri sürülen bütün casusluk, 15 Temmuz, yeni Gezi, kaos planı iddiaları tuz buz olmuştu. Sanıklar hakkında casusluk, kaos planı çıkarmak, hükümeti devirmeye çalışmaktan değil, "silahlı terör örgütüne üye olma" ve "silahlı terör örgütüne yardım etme" suçlarından ceza isteniyordu. Bu suçlamalara gösterilen deliller ise tutuklanmalarına neden olan Büyükada’daki toplantıyla ilgisizdi, gözaltına alınırken el konan cep telefonları ve bilgisayarlarından bulunanlardan derlenmişti.
Yani Büyükada’da kaos planları yapan casuslar diye tutuklanmışlar ama oradan bir şey çıkmayınca bu kez de cep telefonlarından, bilgisayarlarından aleyhlerine deliller bulunmaya çalışılmıştı.
Whatsapplarındaki bir yazışma, maillerindeki bir mesaj, foto albümlerindeki bir caps iddianamede terör örgütlerine yardım ve üyelik suçlamasına delil oluvermişti.
Peki, hangi örgütlere üye olmak ve yardım etmekle suçlanıyorlardı?
Harf sırasına göre; DHKP-C, FETÖ/PDY ve PKK/KCK.
İddianamenin girişindeki paragrafta bu tuhaf yardım şöyle tarif edilmişti:
“Toplantıya katılan şüphelilerin cebir, şiddet ve diğer hukuk dışı yöntemleri kullanarak devlet otoritesini baskı altına almayı, zaafa uğratmayı, yönlendirmeyi, alternatif bir otorite olarak ortaya çıkmayı, devlet otoritesini ele geçirmeyi, sonuç olarak demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni sona erdirerek yerine örgüt lideri Fetullah GÜLEN (GÜLEN)’in kendi doktrinlerine göre saptırılmış şer'i yasaların hakim olduğu teokratik bir devlet kurmayı hedefleyen FETÖ/PDY, amacı ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerini de içine alacak bir şekilde; Suriye, İran ve Irak toprakları üzerinde “Kürdistan” olarak adlandırdıkları bölgede, Marksist -Leninist ilkeler doğrultusunda, sözde bağımsız- birleşik- demokratik bir Kürdistan Devleti kurmak olan PKK/KCK ve amacı amacı mevcut anayasal düzeni silahlı halk ayaklanması ile yıkarak, yerine Marksist-Leninist ilkelere dayalı komünist bir düzen kurmak olan DHKP/C'den ibaret farklı ideolojilere sahip olsalar da Gezi Parkı eylemleri gibi şiddet içeren ve devletimiz Anayasal düzenini tehdit eden olaylarda ve ilerleyen zamanlarda kamuoyunda "17/25 Aralık Soruşturmaları" adıyla bilinen sözde yolsuzluk soruşturması sürecinde stratejik ortaklık yaptıkları aşikar olan terör örgütlerine mensup şahıslarla ve ülkemiz Anayasal düzeni aleyhine faaliyet yürüten kurum ve kuruluşlarla ilişki ve irtibatlarının bulunduğu.”
Casusluk ve kaos planıyla ilgili günlerce yazılıp çiziler bütün iddialara ise iddianamede herhangi bir suçlamaya bağlanmadan arka plan dekoru olarak yer verilmişti.
Üç ay tutuklu kaldıktan sonra mahkeme önüne çıkarıldılar.
Büyükada’daki toplantıya katılmamış, daha önce Bylock iddiasıyla tutuklanmış ama daha sonra bu davanın sanıkları arasına sokulmuş Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi başkanı Taner Kılıç dışındaki tüm sanıklar hakkında tahliye kararı verildi.
Günlerce ileri sürülen onca büyük iddiadan sonra mahkemenin ilk celsesinde tahliye kararı gelmişti.
Türkiye hukuk standartlarının üstündeki bu mucizevi adli kararın arkasında tutuklu sanıklar içinde bir Alman ve bir İsveç vatandaşının bulunması vardı.
Halbuki tutuklamaya gerekçe gösterilen bütün kaos planı, casusluk iddialarının merkezinde de ikisi vardı. İkisini çıkarınca geriye ne casusluk, ne dış güçler, ne kaos planı kalıyordu.
Ama mahkeme Peter Steudtner ve Ali Gharavi hakkında yurtdışı çıkış yasağına bile gerek görmeden tahliye kararı vermişti. İki isim de ertesi gün havalimanına gidip, ellerini kollarını sallayarak Türkiye’den ayrılmışlardı.
Herkes zannetti ki, dava burada bitecek. Alman ve İsveç hükümetlerinin bastırmasıyla gelen bu adalet, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan sanıkların da işine yarayacak.
Ama öyle olmadı.
Tür milleti adına karar veren adalet, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı o kadar adil olamadı.
Dava üç yıl boyunca dava devam etti.
Nihayet karar dün açıklandı.
Büyükada’da casus toplantısı iddialarının merkezindeki Alman Peter Steudtner ve İsveçli Ali Gharavi ile birlikte beş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı sanık beraat etti.
Ama Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Onursal Başkanı Taner Kılıç'a 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçlamasından 6 yıl 3 ay, seminerin katılımcılarından Günal Kuşun, İdil Eser, Özlem Dalkıran'a 'örgüte yardım' suçlamalarından 1 yıl 13 ay hapis cezası verildi.
FETÖ ile hasım olan Nurcu Kürt cemaati Zehra Grubu kökenli, mülteci hakları konusunda tanınmış İzmirli bir avukat olan Taner Kılıç’ın telefonunda bylock olmadığı mahkeme sırasında iki bilirkişi raporuyla ortaya konmuştu, buna dayanarak hakkında mahkeme tahliye kararı da vermişti ama günün sonunda savcılığın ispat edemediği, içeriğini gösteremediği Bylock iddiası hakkında verilen terör örgütü üyeliği mahkumiyetinin delili olabildi.
Bütün dünyada 50 yıldır şiddete karşı çıkan Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye temsilcisi İdil Eser’in örgüte yardımdan ceza almasına neden olan delil ise Af Örgütü’nün Facebook sayfasına yazılmış bir mesaj. Takma bir adla mesajı yazan kişi PKK’lı bir doktor olduğunu, Af Örgütü’ne üye olmak istediğini yazmış. Bu mesajı okuyan Af Örgütü’nün iletişimden sorumlu çalışanı da bu mesajın capsini İdl Eser’e göndermiş. Bu caps, Büyükada’da casusluktan gözaltına alınırken el konan telefonundan çıkınca, olmuş terör örgütüne yardım delili.
Özlem Dalkıran’ın terör örgütüne yardımdan ceza almasına gösterilen deliller de Büyükada’daki toplantıyla ilgisiz. Hakkında daha sonra yapılan MASAK raporunda Roboski Derneği’ne 250 TL, kapatılan Rojava Derneği’ne 'gıda desteği' için notuyla 350 TL ve 'Iraklılar için' diye de birine 200 TL gönderdiği tespit edilmiş. Bankadaki hesabından yaptığı bu yardımlarla terör örgütüne yardım etmiş olmuş.
Yine terör örgütüne yardımdan ceza alan Doç. Günal Kurşun’un suçu da Feza Gazetecilik’ten 2016 yılında 7200 TL almak. Çünkü Todays Zaman gazetesi yazarıymış. Diğer suçları da aynı dernekte çalıştıkları, hakkında FETÖ’den dava olan Orhan Kemal Cengiz’e para göndermek, KHK’yla kapatılan bir dernekten 500 TL telif ücreti almak.
İşte üç yıl önce “uçurumdan döndük” manşetleriyle verilen, bölünmüş Türkiye haritası üzerine kaos planlarının konuşurken suçüstü yakalanmış casuslar soruşturmasının sonu...
Günün sonunda casusluk iddialarının merkezindeki iki yabancı ülkelerine döndü, beraat etti ama geride kalan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları üç yıl mahkemelerde süründürüldü, dördü hakkında ise hayatları dip köşe aranıp suçlar bulundu ve cezalar verildi.
Türkiye’yi, her fırsatta Batı’ya meydan okuyan, muhaliflerini vatan hainliğiyle suçlayan, herkesin vatanseverliğini sorgulayan, yerli ve milli bir iktidar koalisyonu yönetiyor.
Ama böyle bir iktidarın yönettiği Türkiye’de, arkasına Almanya’yı, İsveç’i alan sanıklar için çalışan adalet, arkasında kimsesi olmayan sahipsiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için çalışmıyor.
Altında Merkel, Trump’ın imzaları olan “hamili kart yakinimdir” kartvizitleri ile beraat kararı veren mahkemelerde Türkiye Cumhuriyeti nüfus kağıtları geçmiyor.
Vatanı düşmanlara karşı korumaya azmetmiş adliyelerde yabancılara karşı Batılı standartlarda çalışan hukuk, bu ülkenin insanlarına “şimdi o kadar büyük laflarla dava açtık, hepinizi beraat ettirsek olmaz” gibi yerli ve milli hukuk standartlarını uyguluyor.
Galiba buna en son diyebileceğimiz şey yerlilik, millilik, vatanseverlik ve ya milliyetçilik olur...
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
28.07.2025
26.07.2025
23.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025