Yüksel TAŞKIN

Yüksel TAŞKIN
Yüksel TAŞKIN
Tüm Yazıları
Hazmedememek
4.02.2015
2181

 AK Parti ileri gelenlerinin kendi partilerinin seçim kaybedeceğine bir türlü inanmamaları nasıl izah edilebilir? Tek başına iktidara gelememelerini “talihsiz ve geçici bir durum” olarak algılamak istiyorlar. Bu “yol kazasının” telafi edileceğine ve yollarına devam edeceklerine inanıyorlar.

AK Parti, MenderesÖzal ve Erdoğan üzerinden “Milletin adamları” vurgusuna dayalı kültürel bir popülizm inşa etti. Bu üçlüden Demirel’in ve yakın zamanda da Gül’ün dışlandığına dikkat edelim. Demirel ve Gül, “diğer mahalleyi” fazla sevmekle itham edildiler. Gül için bu dışlama siyaseti, 2011’den sonra zirve yaptı.

Dikkat edilirse, “Milli İrade” hep güçlü bir liderde cisimleşiyor. “Milletin partisi” değil, “Milletin adamı” bu metafizik bağı şahsında tecessüm ettiriyor.

Böylece lider partinin veya kurumun önüne geçiyor. Kurumsallaşma ihtiyacı öteleniyor. Elbette en büyük mesele, tek bir iradenin var olabileceğine inanmaktan kaynaklanan otoriterlik potansiyelidir.

İster “Genel İrade” güzellemesi yapın ister onun muhafazakâr bir adaptasyonu olan “Milli İrade” deyin, özünde asla gerçekliği olmayan bir ilişki tahayyül ediyorsunuz. Bir toplum siyaseten tek bir iradeye indirgenemez.

Bu iddia demokratik siyasetin derinleşmesi önündeki en büyük engellerden birisidir. Toplumlar, siyasal olarak binlerce irade üretirler. Daha da önemlisi bu iradelerin zaman içinde değişmekte olduğu gerçeğidir.

Hele meseleye makro siyasetten uzak, daha konu temelli baktığınızda iş daha da karmaşıklaşır. Partileri yatay kesen yan yana gelişler de mümkün hâle gelir.

Bu tespitlerden yola çıkarak basit bir sonuca ulaşabiliriz. AK Partililerin sorunu demokrasiyle var olabilecek bir ideoloji ve kimlik üretememeleridir. AK Partililerin demokrat olamadıklarını söylemek de aynı anlama gelir.

Hâl böyle olunca, AK Partililer, bizleri 7 Haziran seçim sonuçlarına götüren iklimi tartışmaktan kaçıyorlar. Seçimleri izleyen birkaç gün içerisinde özeleştiri yapmaya gayret edenler, kısa süre içerisinde ötelendiler. Seslerini duyuramadılar.

Demokrat olmayan kurum ve şahısların en belirgin özellikleri, kendi içlerine bakmamak için hep dışarıya odaklanmalarıdır. Yeni illüzyon, “dış güçler ve onların içerideki uzantılarına karşı tek parti hükümetine dayalı istikrar” vurgusu üzerine kuruldu.

AK Partililer şu sorudan kaçtıkları sürece yanlış teşhis ve tedavilerin peşinde koşacaklar: “7 Haziran öncesinde tek parti iktidarımız olduğu hâlde neden toplumu sürekli kutuplaştırarak, istikrarsızlaştırdık?

7 Haziran’da muhalefet çok daha inandırıcıydı, ahlaki üstünlüğü yakalamıştı. Neden? Göz göre göre toplumun büyük çoğunluğunun istemediği Başkanlık sisteminin dayatılmak istenmesi yüzünden.

Parlamenter sistemde dahi liderlerine “gözünün üstünde kaşın var” diyemeyenlerin, Başkanlık sisteminde ne hâle geleceklerini bu toplum gayet iyi kavrıyor.

Ben geçen seçimde AK Parti’ye oy verdikleri hâlde, partilerinin gidişatından çok rahatsız olanların hiç de azımsanmayacak bir oranda olduklarına eminim. Onlar, partilerinin değişmesini, 2002-2005 ayarlarına geri dönmesini istiyorlar. Geçmişin hatırı için oy veren bu kesimi AK Partililer, “çantada keklik” olarak görmemeli.

Cumhurbaşkanı başdanışmanı Prof. Burhan Kuzu, “Bende koalisyon alerjisi var” şeklinde bir demeç vermiş. Kuzu, kısa süre önce de HDP’ye destek verenlere “döküntüler” demişti. Muhalefete böyle bakan birisi elbette koalisyonu hazmedemez.

Özellikle HDP’nin oy artışına dair hazımsızlık ve sürekli olarak koalisyon kötülemesi yapmak, AK Partililere umdukları gücü getirmeyebilir. Zira bu ülkede önümüzdeki seçimlerde koalisyon yapmak daha da zaruri hâle gelecek. Özellikle gençlerin oy verme eğilimlerine dikkat edilirse, AK Parti’nin giderek zayıflayacağı da öngörülebilir.

Her şeyden öte demokrasi sürekli ve değişken koalisyonlar kurmak demektir. Aslolan güç ve yetkinin tek elde toplanması değil, paylaşılmasıdır. İşte bu yüzden “koalisyon güzeldir”.

[email protected]

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar