Akif BEKİ
O gün Frankfurt’a inmiştik. Karar’ın patronu Mehmet Aydın’la.
Pasaport kuyruğunda tuhaf bir şey olmuştu. Arkamdaki yolcu kulağıma eğilerek “Türkiye bir daha ne zaman sükunet bulur” diye sormuştu.
Anlam verememiştik, nereden bilebilirdik ki yaklaşan fırtınayı...
Ama o gizemli yolcu, ayak seslerini duymuş olmalıydı. Misafir hoca olarak bir üniversiteye geçici görevle geldiğini söylemişti.
Ortalık durulana dek saklanmaya gelmiş meğer.
Başı çekenlerin çoğu gibi hazırlığını yapmış, önden sıvışıyormuş. Melanetin kafa takımından kaçan kaçtı, hesabı da kandırdıkları orta ve alt tabakaya yıkmadılar mı zaten?
Fısıldayarak konuşması, kuşkulu tedirgin hali, her an izleniyormuş gibi tedbiri elden bırakmaması, göz bebeklerine vuran vesvese silüeti...Tipik bir ‘The Cemaat’çi profili, paçalarından akıyordu.
Tuhaf, paranoyakça davranışları dikkatimizi çekmişti, dün gibi hatırlıyorum. Yine de o akşam olacaklardan şüphelenmek için bir neden yoktu.
Aklımızdan geçmeyenin başımıza geleceği varmış.
Mikdat Karaalioğlu karşıladı bizi. Yemeğe gittik.
Sebebi ziyaretimiz hava değişimiydi. İhtiyacı olan da bendim. Birkaç gün takılıp kafamı dağıtacağız güya.
Rahat aylaklık etmek için yazılara da ara vermiş, o günden itibaren izne ayrılmıştım.
Fakat çok geçmedi, maceramız başlamadan bitti.
İstanbul’dan bir arkadaşım aradı; “Garip şeyler oluyor, köprüye tank çıktı, darbe mi yapılıyor” filan gibi sayıkladı.
Ne saçma şeydi. Ciddiye almadık tabii.
Sonra bir telefon, bir telefon daha. Gazeteyi aradım, onlar da anlamaya çalışıyordu.
Mikdat Karaaalioğlu’nun evine döndük hemen, televizyon açıldı. Gerçekten tanklar köprüyü tutmuş, yolu kesmişti.
Hala...Asayiş operasyonu, büyük bir terör saldırısı ihbarı üzerine alınmış önlem olmalı diye düşünüyoruz.
Sonra sırrı anlaşılıyor. İnanılır gibi değil ama akla ziyan bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız.
İlk uçuşta yer var mıdır, ne zaman nasıl döneriz? Tartışıyoruz. Ne yapacağımızı bilememenin çaresizliğinden. Öylece oturamayız da...
Derken Frankfurt Başkonsolosluğumuz önünde kalabalığın toplandığı haberi geliyor. Oraya koşuyoruz, ünlü Kennedy Caddesi’ne.
Alman polisi, caddeyi araç trafiğine kapatmış. Belki bin kişi var. Kendiliğinden toplanmış darbe karşıtı bir gösteri. Bayraklar, sloganlar...
15 Temmuz ihanetine asıl direniş Türkiye’de yaşanıyor. Millet, darbeye geçit vermemek için ayakta. Demokrasi nöbetine uzakta yakalanmışız. Gurbetçilere katılıp dayanışma göstermekten başka ne gelir elden!
Kara haberler düşüyor bir biri ardınca. Gazi Meclis’i de bombalamışlar, halkın üstüne ateş de açmışlar. Şehitler var, yaralılar...
Acı, acı üstüne...Erol Olçok’la daha 16’sındaki evladı Abdullah’ın şahadet haberi ulaşıyor. Artık yığılıyorum kaldırımın kenarına.
Köprüdeki direnişte vurulmuşlar. İnşallah doğru değildir! Yalanlatmaya uğraşıyoruz bir umutla ama nafile.
Ne ummuştuk, ne bulduk. Havamız, geri döndürülemez biçimde değişti o gece. Sadece bizim mi, bütün memleketin!
15 Temmuz’dan bugüne demokrasi
Ülkenin kimyası öyle bir bozuldu ki o gün bugün düzelmedi. Hala normalleşebilmiş değiliz.
OHAL rejimi, kısmen bir daha çıkmamak üzere hayatımıza girdi.
FETÖ’yle mücadele adına kurunun yanında yaş da yandı. Suçlunun yanında masumlar da ezildi.
Haksız yere hayatı kararan, hakkını arayamayan, tüm kapılar yüzüne kapatılan mağdurları savunmak dahi zorlaştı.
Bu arada, yeni FETÖ’lerin çıkmaması için yapılacaklar hala yapılacak. Batıl inanç ve hurafelerle, din hokkabazlarıyla, dini duyguların tacirliğiyle mücadeleden söz ediyorum.
Cehalet ve din istismarıyla savaş kazanılmadan FETÖ yenilmiş sayılamazdı hani?
Şehitlerimizi rahmetle anıyorum, hakları ödenmez. Kuru laftan, hamasi nutuklardan fazlasını borçlu değil miyiz onlara?
Demokrasiye canları pahasına sahip çıktılar. Bıraktıkları yerden daha mı ileride bugün, daha mı geri gitti? Emanetlerine böyle mi hıyanet etmeyecektik?
Demokrasi nöbetini bırakmamak, 15 Temmuz direnişinin kahramanlarına boynumuzun borcu değil mi?
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞErdoğan’ın büyük siyasi gafı: “CHP Ankara merkezli siyaset yapmalı” 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025