Fehmi KORU
İstihbarat örgütleri kendilerine yönelik ithamlara yazılı cevap verme konusunda isteksizdir. Bilgilendirme toplantıları yaparlar.. bazı konuları muhatap seçtikleri kişilerle paylaşırlar.. ancak birileri bir ithamda bulundu.. bir başkası kendilerine soru yöneltti diye.. cevap vermeye tenezzül etmezler…
Yaptıkları işin raconu böyle gerektirdiği için…
MİT’in açıklaması önemli
Kendisine ve partisine yakın bazıları ‘kontrollü darbe girişimi’ dediği için CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiriyorlar; ancak, öyle bir yakıştırma sayesinde Milli İstihbarat Teşkilatı’nı (MİT) açıklama yapmak zorunda bırakması ve kafa karıştıran iki konuda aydınlanmayı sağlaması önemli.
MİT’in açıklmasında, CHP’yi suçlayıcı satırlarını bir tarafa bıraktığımızda, iki önemli nokta görüyoruz.
“Adil Öksüz, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın terör örgütü içerisindeki kaynağı olmamıştır ve Milli İstihbarat Teşkilatına çalışmamıştır. Adil Öksüz’ün nasıl serbest kaldığı konusu yargının işi olup, ilgili makamlar tarafından gerekli soruşturma ve takibat yapılmaktadır.
ByLock programının çözülmesi, FETÖ/PDY’nin çökertilmesinde, ilişki ağının deşifre edilmesinde ve mensuplarının devletten ayıklanmasında kullanılan önemli kaynaklardan biridir. İstihbari çalışmalar neticesinde elde edilen ByLock’a ilişkin tespitler, Mayıs 2016 tarihinden itibaren, çalışmaya konu ham verilerle birlikte, adli makamlar, güvenlik birimleri ve diğer ilgili makamlarla eşzamanlı olarak paylaşılmıştır.”
Şimdi artık Adil Öksüz’ün MİT’in elemanı veya kaynağı olmadığını biliyoruz…
Bir şeyi daha biliyoruz: ‘ByLock’ adlı program MİT tarafından elde edilmiş, üzerinde çalışılmış bilgiler, ham verilerle birlikte, devletin başka birimleriyle paylaşılmış…
Hem de 15 Temmuz 2016’dan iki ay önceden başlayarak…
15 Temmuz (2016) günü ve gecesiyle ilgili sorular hala cevapsız kalsa da, MİT Müsteşarı’na yöneltilebilecek iki önemli soruya cevap alınmış oldu.
Başka sorular
MİT elemanı veya kaynağı olmayan birini, o gece Akıncı Üssü’nde bulunduğu ve savcı tarafından ‘tutuklanması talebi’ ile mahkemeye sevk edildiği halde serbest bırakan hakime dönüp, “Neden?” sorusunu rahatlıkla yöneltebiliriz?
O hakimin ‘FETÖ’cü olmadığı için’ HSYK kararıyla görevden atılan yargı mensupları arasında yer almadığını da biliyoruz.
Acaba, Adil Öksüz, öyle olmadığı halde, kendisinin ‘MİT mensubu’ olduğunu mu söyledi? Yoksa o gecenin hayhuyu içerisinde, ‘darbeci’ generallerden biri kendisine kefil mi oldu da salıverildi? Hangi general?
Belki bu arada, o gece üste bulunanlardan mahkemeye sevk edilen 98 kişi arasında tek sivil olduğu bilinen Adil Öksüz’ün, serbest bırakılana kadar geçen 72 saat içerisinde, etrafındakilerden farklı olarak ‘kelepçesiz’ ve iki cep telefonuyla nasıl dolaşabildiğini de öğrenebiliriz.
Lüzumsuz sorular gibi mi geliyor size bunlar? Hayır, sağlıklı zihinler, yaklaşık 250 cana mal olmuş hain bir girişimin aydınlatılmasına dönük soruları gündeme taşırlar.
O gece hayatını kaybeden insanların aileleri de bunu bekler.
CHP’nin, anamuhalefet partisi olarak, bu tür soruları gündemde tutması görevidir.
Biraz daha ısrarcı olunursa, o gecenin kahramanlarından sayılan iki subayın, Org. Ümit Dündar ile Tümg. Zekai Sakallı’nın, ifadelerinden elde edilen, “Genelkurmay’dan o gece çıkan emirler arasında ‘kışladan kimse ayrılmasın’ da bulunsa darbe o anda önlenebilirdi” bilgisine eşlik eden soruya da muhatabından cevap alınabilir… Belki…
Keşke MİT, cevabında, darbeyi 15 Temmuz günü öğle saatlerinde karargâhlarına gelerek ihbar eden esrarengiz binbaşı ile ilgili de bilgi sağlayabilseydi. En azından “Gerçek adı ve rütbesi nedir, şimdi nerededir?” sorularına cevap alınabilseydi…
Darbe girişimi ihanetinin gizli kapaklı hiçbir yönü kalmamalı…
Eskiler “Kalmasın Allah’ım âlemde hiçbir hakikat nihan” diye dua ederlerdi.
Nihan ‘gizli’ demek…
Topyekün savaşa.. adım adım…
Dün burada dünyanın bir topyekün savaşa doğru gittiği yolundaki endişelere yer vermiştim.
Bana da uzak olmayan bir endişe bu.
ABD’ye yeni başkan olmuş Donald Trump’ın ve âdeta bir savaş kabinesi gibi bazı askerlerle oluşturduğu yakın mesai arkadaşlarının kimlikleri ve bölgeye yönelik görüşleri yüzünden edinilmiş bir endişe…
Endişenin haksız olmadığını gördük: Bu sabah erken saatlerde (03.45’te), ABD’nin Akdeniz’de konuşlanmış USS Porter ve USS Ross adlı iki savaş gemisi, Suriye’nin Hums kenti sınırları içerisinde bulunan Shayrat havaüssüne, 59 Tomahawk füzesi yolladı.
Üste Rusya uçakları ve askeri personeli bulunabilir diye Moskova önceden haberdar edilmiş… Çevredeki ülkeler de…
“Esad rejimine az bile… Onlar da çoluk-çocuk demeden 100’e yakın insanı kimyasal silahlarla en feci ölüme gark etmedi mi?” diye düşünebilir ve ABD’nin saldırısını haklı görebilirsiniz.
Nitekim öyle açıklamalar ve yorumlar yapıldı, gün boyu da yapılacaktır.
Oysa tehlikeli bir yöne doğru gidiyoruz.
Washington Moskova’yı da yanına çekebilirse.. bu bölgeyi kan revan içerisinde bırakacak büyük bir savaşı başlatabilir…
St Petersburg’ta patlayan bombalar.. ardından İdlib’te kimyasal silâh kullanılması…
Göz göre göre büyük savaşa gidiyoruz gibime geliyor.
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025