Halil BERKTAY
Bu hafta Ayhan Aktar (AA) ve Taner Akçam (TA) cephesinden çıt çıkmadı. TA’nın Louise Shreiber’la görüşmesini Radikal’de yayınlamasıyla (6-7 Ocak), pek bir güven gelmiş gibiydi üzerlerine. O kadar ki, AA fiyakalı bir e-mail bile yollamıştı dost çevresine. Torosyan’ın “kurgu değil gerçek”liğini ispatlanmış sayıyor; “takke düştü kel göründü” diye hava basmaya kalkıyor, bu tartışmada hep haksızlığa uğradığını öne sürerek, mazlum pozlarda benden ve Hakan Erdem’den özeleştiri talep ediyordu.
Hayli komik bir durumdu velhasıl; Torosyan’ın kitabının uydurmalığıyla yüzleşmekten kaçıp, kör inatları ve tarihçilik bilmezlikleri içinde, bu sefer gene Torosyan’ın uydurmuş olduğu iki “belge”nin üzerine atlıyorlardı. O kadar cahildiler ki, belki sırf Osmanlıca diye, sahte olabileceğini akıllarına bile getirmeksizin ve başka herhangi bir incelemeye tâbi tutmaksızın yayınlamış; bütün iddialarını getirip bu “kanıt”lara dayandırmışlardı. Ne olacak şimdi? Bu umut da çökünce nereye dönecekler? Ellerinde hiç ama hiçbir şey kalmıyor.
Neyse, komple bir ispat açısından biz işimize bakalım. İşimiz de çok, zira hem Edhem Eldem’e sorduklarımın devamı var, hem de Abdülkerim Paşa’nın imzalamış gözüktüğü ikinci “tasdiknâme” hakkında, Devlet Arşivi uzmanlarından Muzaffer Albayrak’ın bir internet sitesindeki, Edhem Eldem’i tamamen doğrulayan bağımsız analizi. Onu da aktaracağım; ama önce sıra Prof. Edhem Eldem’in diğer yanıtlarında.
Halil Berktay: Peki, özel olarak Taner Akçam’ın Torosyan’ın ailesinden aldığı belge hakkında ne düşünüyorsunuz?
Edhem Eldem: Kastedilen sanırım Abdülkerim Paşa’nın “tasdiknâme”si. Bu belgenin gerçekliği konusunda düşündüklerimi daha önce aktarmaya çalıştım. Daha genel olarak şunu söylemek isterim ki “madalya tasdiknamesi” diye bir şey yoktur, sadece berat vardır. Harp madalyası beratlarının da neye benzediği bellidir: önceden basılmış bir belgeye kişinin özel bilgileri elle eklenir; Enver’in ise imzası değil, pençesi yer alır. “Osmaniye nişanı” diye bir şey de yoktur; “Nişan-ı Osmanî” ya da “Osmanî nişanı” vardır. Üstelik, burada söz konusu olan tarihlerde, kendi çalışmalarımda da tespit ettiğim üzere, Harp Madalyası henüz ihdas edilmemişti. Kısacası, bu belgelerin madalya açısından tam manasıyla tutarsız olduğu apaçık. Her ikisinde de “madalya” kelimesinin yanlış yazılmış olması da galiba bunu göstermeye yeter.
Halil Berktay: Böyle yazım veya ifade hatâlarını Osmanlı memurları hiç mi yapmış olamaz? Bu, tümüyle ihtimal dışı mıdır?
Edhem Eldem: İhtimal konusunda bu kadar kesin konuşmak istemesem de benim kanaatim bunun imkânsız olduğudur. En genel anlamda, bu kadar zaman içinde her bakımdan (imlâ, hat, ifade, gramer, sentaks) bu denli kötü yazılmış resmî Osmanlı belgesi görmedim. Tabii ki bilmem hangi ücra köyün muhtarından ya da ihtiyar heyetinden çıkmış kötü belgeler bulunabilir, ama onlarda bile bu aksaklıkların sadece bazıları bulunabilir (genellikle imlâ ve hat). Askerî ve mülkî bürokrasiden böyle bir şey çıkması olacak şey değil. Kaldı ki burada imparatorluğun başkumandan vekiliyle kolordu komutanı bir subaydan bahsediyoruz. Anlaşılmaz bir şekilde ordunun içinden yarı ümmî bir kâtip çıktığını farz etsek bile, ona bu paşaların muhaberatını yazmak görevinin verilmiş olabileceğini; o da olduysa bu paşaların böyle bir belgeye imzalarını koyabileceklerini düşünmek gerekiyor. Bu bana göre imkânsızdır.
Bütün metni bir kenara bıraksak bile, Abdülkerim Paşa’nın, kendi rütbesi olan ferik kelimesinin kaf harfi yerine kef harfi ile yazılmış olduğu yerin altına imza atmış olması gerekir. Bu noktada mesele aslında daha da korkunç. Abdülkerim Paşa’nın imzasının üzerinde yer alan ve hatâlı yazılmış olan “ferik” kelimesi, bütün belgede paşanın imzasının atıldığı mor mürekkeple yazılmış tek kelime. Yani bu hatâyı yarı ümmî kâtibin değil, Abdülkerim Paşa’nın kendisinin yapmış olması gerekiyor. Tam anlamıyla imkânsız.
Zaten tekrar belirteyim ki her iki belgenin aynı elden çıkmış olması çok manidardır. Neredeyse iki yıl bir ay farkla Osmanlı ordusunun en yüksek rütbeli subaylarından ikisinin yazışmasına aynı memur tesadüf edecek ve üstelik bu memur doğru dürüst yazı yazmaktan aciz olacak... Galiba ihtimali en iyi anlatan bu olsa gerek.
Bugünkü seansı da burada kesip özetlersek, (i) “madalya tasdiknâmesi” diye bir belge türü esasen mevcut değil. (ii) “Osmaniye” diye bir nişan yok. (iii) Bu kadar okumasız yazmasız askerî veya mülkî kâtip olmaz. (iv) Abdülkerim Paşa nedense imzasını ayrı ve mor bir mürekkeple attığı gibi, (v) üzerine ünvanını da gene aynı mor mürekkeple ve üstelik (vi) hele bir generalin kendi rütbesi hakkında asla yapmayacağı çok basit bir hatâyla yazmış. Ve hepsinin üzerinde (vii) bu imza kısmı dâhil her iki “tasdiknâme”nin, iki küsur yıl arayla, İstanbul ve Romanya gibi apayrı iki yerde, aynı elden çıkmışlığı duruyor.
Korkarım mor sadece mürekkebin değil, şu anda birilerinin de yüz rengi. Orada mısınız, AA ve TA? Bunları da duyuyor ve kaydediyor musunuz?
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları

































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024