A.Turan ALKAN
Haziran 2014'te 5235 sayılı kanunun 10. maddesine göre sulh ceza hakimlikleri kuruldu. Yani sulh ceza mahkemeleri kaldırıldı ve bu mahkemenin bakacağı işler için asliye ceza mahkemeleri görevlendirildi.
Peki, yeni sulh ceza hakimliğinin görev alanı neydi? “Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, yürütülen soruşturmalarda hâkim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek”. Ne demek bu? Şu demek, şimdi bir sulh ceza hakiminin süratle yaptığı işi, eskiden bir sulh ceza mahkemesi kağnı hızıyla yerine getiriyordu. Neydi sulh ceza mahkemesinden alınıp ‘hakimliğe' verilen görev? Şuydu: Bir soruşturmada mahkemenin alması gereken bütün kararları tek hakimin alması, yani tutuklama, soruşturma, operasyon Teknik ayrıntıları geçiyorum. Tek hakimden oluşan ve o tek hakimin verdiği karara yine bir tek sulh ceza hakiminin baktığı bu uygulama, yargıda hızlı ve kesin işleyebilen özel bir sistem meydana getirdi. Bu özel sistemin en büyük güzelliği, dönemin iktidarına rakiplerini yargıyla yıldırmak için büyük bir avantaj vermesiydi.
Bu hakimliklere tonla eleştiri yapıldı; öyle yenilir yutulur cinsinden de değil, ciddi, oturaklı eleştiriler; ne var ki sulh ceza hakimliklerine yapılan itiraz AYM tarafından reddedildi. AYM'nin red gerekçesine katılmasam da saygıyla karşılıyorum; bu işleri onlardan iyi bilecek hâlim yok tabiatıyla...
Bu ilhama nasıl ulaştığımı açıklamak isterim. Basit: işimin en sevimsiz parçası olarak yandaş gazete manşetlerine ve muhterem yazarlarına göz gezdirirken ani bir iç aydınlanmasına uğradım. Yandaş ve havuzcu medyanın yazdığı şeyleri, ‘tarafsız' bir sulh ceza hakimi gözlüğüyle inceleyince gördüm ki bunca yalan haber, iftira, kumpas, montaj, hedef gösterme, şahsiyet infazı, tetikçilik, kışkırtma, hakaret ve emsâli bir yığın güzellikle (!) sıradan hukuk yolları işletilerek hesaplaşmak için asırlar gerekecek. Ben ise yargının bağımsız, tarafsız ve âdil olanını severim. Bütün mesele, siyasi güç dengeleri değiştikten sonra bu hakimlikleri işletecek sayıda âdil hakim bulmakta ki sıkıntı çekileceğini zannetmiyorum. Mis gibi müessese. Görünüşe göre tıkır tıkır işliyor ve bilumum muhalif gazeteci, yazar, şirket sahibi, medya yöneticisi arkadaş bu hakimliklerin “Buzz gibi kanuni” kararlarıyla içeri atılmış bulunuyor. Henüz yargılanmamış olmaları ise sulh ceza hakimlerinin kusuru değildir.
17-25'ten sonra ani bir zuhûrata uğrayarak yargıyı, yürütmenin emrine tabi kılan (bu söyleyişteki bütün zarafet, efendiliğimden kaynaklanmaktadır!) iktidarın ulvi ve çaresiz kararlılığını var gücümle destekliyorum. Atatürk'ün içtihat değerindeki hükmü açık: Eğer “Basın hürriyetinden doğan mahzurların izalesi yine basın hürriyeti” ise hukukun partizanlaşmasından doğacak mahzurların izalesi de yine aynı uygulama olacaktır!
Şaka be şaka; fakat iktidar medyasının işlediği suçların yargılanması için yine sulh ceza hakimliklerine ihtiyaç duyulacağı şaka filan değil; kaçınılmaz bir âkıbet. Binaenaleyh, ‘Yandaş medyacı' takımına, yaptıkları işi, ‘aksi' bir sulh ceza hakiminin gözüyle değerlendirerek empatiye başlamalarını nâçizâne tavsiye ederim...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016