Aydın ENGİN
Dün de Kılıçdaroğlu Hakkari’deydi. Mitingi izleyen habercilerle telefonlaştım. Kılıçdaroğlu’nun seçim otobüsüne tırmanırken ezilme tehlikesi geçirecek kadar bir kalabalığa konuştuğunu doğruladılar. Habercilerin anlattıklarını uzun uzun aktarmaya yerim elvermez. Ama birinin söylediklerini sizlerle paylaşmalıyım:
- Abi bugünkü T24 yazını okudum. Hani kepenklerin kapatıldığını yazmışın ya, bir eczane ile bir fırın hariç diye de eklemişin ya. Bu defa her yer açıktı ama işte o eczane ile fırın kapalıydı. Anlaşılan sahipleri CHP’liymiş; dükkanı kapatıp Kılıçdaroğlu mitingine gitmişlerdi...
Doğru, yanlış, ben o “fırlama” habercinin yalancısıyım...
Bu durumda Tayyip Erdoğan’ın ısrarla yinelediği (dün katıldığı Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu İstişare ve Değerlendirme Toplantısında yineledi) “Esnaf kepenk kapatmadı. Benim esnafım kapatmaz. Esnafa kepenk kapattırıldı. Tehdit edilerek kapattırıldı” açıklamasının inandırıcılığa kalmıyor.
Ya da CHP ile BDP (isterseniz CHP ile PKK diye de okuyabilirsiniz) aralarında anlaşmışlar: AKP mitinginde kepenkler kapanacak, CHP’ye dokunulmayacak! AKP mitinginde kepenk indirmeyenler, CHP mitinginde ise indirenler örgüt tarafından cezalandırılacak!
Böyle bir açıklama size inandırıcı geliyor mu?
* * *
Sanırım CHP’nin Hakkari mitingini anlamlı kılan, kepenk sorunu yaşanmamasını da açıklayan Kılıçdaroğlu’nun Hakkari’de söyledikleri. T24’den aynen aktarıyorum:
“...Evrensel kurallar dedik.Yine evrensel kurallar diyoruz. Yerel yönetimleri, Avrupa’da kabul edilen yerel yönetimler özerklik şartını aynen kabul edeceğiz. Böylece yerel yönetimlerin güçlenmesi, halka daha sağlıklı hizmet vermesi, sağlıklı gelirlere kavuşması, belediye başkanlarının Ankara’ya gidip para dilenmemesi gibi... Bütün bunları savunacağız...’’
CHP bunu yapabilir mi? Kılıçdaroğlu bu önemli (sahiden önemli) politik tercihi CHP yönetimine benimsetebilir mi? Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na Türkiye imza koydu ama uygulamadı, uygulamıyor; bu önemli demokratik açılımın sonuçlarını Türkiye Cumhuriyeti Devleti sindirebilir mi?
Bilmiyorum. Bilen olduğunu da sanmıyorum. Pek çok “devletlû”nun bırakın kabul etmeyi, o “Şart”ın ne olduğunu, ne anlama geldiğini bildiğinden de emin değilim (aslında “Eminim” demiş oldum galiba).
Aslında yukarıdaki soruları her “Türk”ün de kendine sormasında yarar, hatta zorunluluk var. Devletin altına imza koyduğu bu “şart”ı benimsiyor muyuz, yoksa red mi ediyoruz?
Unutmayalım ki bu ülkede Kürt sorunu diye yakıcı, yaklaşık 25 yıldır iç savaşa benzer bir çatışma ortamı yaratmış, ülkenin ekonomik kaynaklarını silip süpürmüş, barışçıl çözüme ulaşamazsa çok kanlı bir dönemin başlamasına ebelik edebilecek bir birikim yaratmış bir sorun var. Bu gerçeği kabul ediyorsak en azından Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı konusunda bilgilenmek ve benimseyip benimsemediğimize ilişkin bir karara varmamız gerekecek.
O zaman KCK kısaltmasını “PKK’nın kentlerdeki örgütlenmesidir” diye ucuz bir yargıyla açıklamak kolaycılığından vazgeçip KCK’ örgütlenmesinde buluşan Kürtlerin amaçları nedir ve bu Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ile nerelerde örtüşmekte, nerelerde onun sınırlarından taşmaktadır gibi sorulara daha sağlıklı –kişisel- cevaplar üretebiliriz.
Yoksa Kürt sorunu üstüne genel geçer yargı ve üstünkörü bilgilerle ahkâm keseriz ki bu pratikte “Bu sorun olduğu gibi devam etsin” demekten öte anlam taşımaz...
Yok bunu bile yapmadan yazara dönüp “Yav Engin efendi, sen Kürt sorunundan başka konu bilmez misin? Ha bre onu yazıyorsun. Bıktık be” de diyebilirsiniz...
Öyle diyenlere ne verilecek cevabım var, ne söyleyecek sözüm var. Olsa olsa “İyi uykular” der ve yazıyı noktalarım...
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları











































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021