Cafer Solgun
Darbeler bastırıldı, sıra ‘üst akıl’da!
31.05.2016
1735
Saray ve iktidar çevreleri ‘darbe’ tellallığına biraz ara verdi gibi. Çok cıvıttıklarını fark ettiler de ondan mı, emin değilim. Oysa Gezi’nin yıldönümü vesilesiyle bir “Eyyy Gezicilerrr!” nutku bekliyordum. Ama galiba ‘Gezi darbesi’ miadını doldurdu; artık “Köprü yapıyoruz diye bizi çekemiyorlar” söylemi revaçta.
Kim bu kıskanç çevreler? Adları açıkça zikredilmiyor, artık kim ne anlarsa. Amerika’dan Rusya’ya, AB’ye kadar hayli geniş bir ‘kıskanç’ yelpaze geliyor akla tabii. Neden köprüyü, metroyu kıskansınlar, bu tam anlaşılamadı gerçi. Üstüne sosyal medyada geyiği de yapıldı bolca. Yok adamların metrosu kaç yüz yıllıkmış, Mars’a gidiyorlarmış, bilmem ne...
İşin gerçeği şu ki; bir zaman ortalama Anadolu insanıyla ‘göbeğini kaşıyan adamlar’ diye dalga geçenlerden bir farkları kalmadı bunların da. İnsanlara ‘Ne desek yiyorlar’ muamelesi yapıyor, düpedüz aptal yerine koyuyorlar.
65 milyon TL’ye (kaç trilyon ediyor eski parayla?) ‘Nasıl fethetmiştik İstanbul’u’ kutlaması yapıyorlar ama Zonguldak’ta maaşlarını alamadıkları, işten atıldıkları için yeraltında açlık grevi yapan, seslerini duyurmaya çalışan işçilerin ve ailelerinin dönüp yüzüne bile bakmıyorlar. Baksalar, ‘paralel’ mi derler, ‘hain’ mi, o da var.
‘Gezi’ ve ‘paralel’ darbeleri miadını doldurmuş olabilir; ama bu, ‘darbe’ edebiyatından vazgeçtikleri anlamına gelmiyor. Şimdi ‘kıskanç üst akıl’ konsepti devrede. Hem bu daha ‘kullanışlı’; diğer ‘darbeleri’ de bu torbanın içine atmak mümkün.
Gezi neden ‘darbe girişimi’ idi? Öyle ya, madem ‘darbe’? ‘Çözüm sürecini sabote etmek isteyen güçler’ diyorlardı mesela. Tabii o zamanlar ‘sürecin’ altına sadece ellerini değil ‘gövdelerini’ de koyduklarını söylüyorlardı. Bir de o gün bugündür hâlâ kim, ne olduğu tespit ve teşhis edilemeyen bir ‘faiz lobisi’ vardı. (Ama ekonomik göstergelerle oynayan bir ‘lobi’ var ve o da Saray’da karargah kurmuş diyorlar.)
17-25 Aralık için de “Hemen paraları sıfırlayın” şaşkınlığının ardından yeni bir gerekçe icat edemeyince ‘darbe’ dediler. Kapı gibi belgeleri, delilleri olan rüşvet ve yolsuzluk iddiaları nasıl bir ‘darbe’ türü oluyordu; anlaşılamadı. “Polisler kapıyı çalınca bunun darbe olduğunu anladım” diyen Rıza kadar olamadık yani. Tabii önemli olan “millet”in izan ve idraki idi. “Millet”e de el altından ve üstünden evlerde biriktirilen odalar dolusu paraları “kutlu dava için...” gerekçesiyle izah ettiler, “çalıyorlar ama çalışıyorlar abi” potansiyelini de canlandırdılar ve oldu o ‘iş’.
Devleti hallaç pamuğu gibi attılar ama meselenin uluslararası boyutları da vardı; ‘iş’in o kısmını galiba biraz hafife aldılar. ‘Üst akıl’ın yeniden kıymete binmesinin sebeb-i hikmeti de bu zaten. O kadarını anlayabiliyoruz, şükür. İyi de ‘üst akıl’ ne istiyor Saray’dan ve hükümetinden? Bu soruya da bir cevap lazım. Köprü, metro, Marmaray, Gezi Parkı’na AVM’ler yapılmasını çekemiyorlar demeleri bundan.
Saray’ın askeri tören kıtalarını teftişe başlayan devşirme yalaka kalemleri işareti aldıklarında değme solcuya taş çıkartan anti emperyalizm tahlilleri yapmaya başlarlar. Yakındır. Bir de coşa gelip Şırnak, Hakkari dolaylarından bildirseler tam olacak da, onun için çok sıkı ayran içmeleri lazım. Sek olarak.
Kürt okurlarımdan yoğun talep var; “Medyadaki tırşıkçıları niye yazmıyorsun?” diyorlar. Hatta biri ‘Ma korkuyorsun?’ bile dedi. Beni bir gülme tuttu. Gelecek yazıyı bekleyin...
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025