Fehmi KORU
Dünya Kupası’nın en büyük sürprizi Almanya milli takımının daha en başlarda elenmesi miydi?
Hayır. Elemelerde 10 maçın hepsini kazanmasına rağmen kupada çok kötü oynayan Almanya elenmeyi hak ediyordu. Almanya’dan daha iyi oynadığı halde finallere kalamayan takımlar vardı.
Kupa maçlarının neredeyse bütününü izleyen, kendi ülkesi çok önceden elendiği ve Rusya’ya gelemediği için, yarışan ülke takımları karşısında ‘nötr’ durumda bulunan birinin kanaati.
Benim kanaatim.
Ancak Almanların benim gibi düşünmediği, milli takımlarının kupadan erken elenmesini sürpriz olarak değerlendirdikleri anlaşılıyor.
Öyle değerlendirdikleri için ‘suçlu’ arayışına girdiler…
‘Suçlu’ olarak buldukları da bazı maçlarda yedek kulübesinde bırakılmış Mesut Özil oldu.
Futbol federasyonu başkanı değil; milli takım teknik direktörü de değil; onlar ismini yazdığı için milli takım kadrosuna girmiş, onların görev vermesiyle maçlarda yer almış bir tek futbolcu…
“Almanya Mesut Özil kötü oynadığı için Rusya’daki dünya kupasında başarılı olamadı”kanaati kadar Almanya’ya ve Alman ulusuna yakışmayan bir bahane olamaz.
Kant‘ın ülkesine de yakışmıyor, Habermas‘ı çıkarmış ülkeye de yakışmıyor.
Daha da vahimi, Mesut Özil‘in kasten kötü oynadığı iddiasıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüştüler diye…
İddianın doğru olması ihtimalinin düşünülmesi bile Mesut Özil‘i suçlamak için yeterli değildir; o durumda bile suçlanması gerekenler arasında suçlanan futbolcu en son sırada yer alır. Onun isteksizliğini fark etmesi gereken bir dizi sorumlu var Almanya takımında.
Bir kupa izleyicisi olarak şunu da söyleyebilecek durumdayım: Almanya takımının en kötü oynayan futbolcusu Mesut Özil değildi. Top Mesut Özil‘in ayağına geldiğinde maçın heyecan kazandığını bile söyleyebilirim.
Rakipleri, Almanya’nın eleme maçlarını çok iyi gözlemlemiş, teknik direktörün takımı nasıl oynattığını değerlendirip doğru karşı-tedbirler alarak onu başarısız kılmayı becermişti. Özellikle de Mesut Özil‘e her zamanki futbolunu oynatmamak üzerine kurulu taktik maçlar izledik Almanya’nın karşısına çıkan takımlardan…
Gerçek şudur: Almanya elenmeyi hak etti.

İyi de, gerçek buysa, Almanya konuyu neden ‘Mesut Özil’ ekseninde tartışıyor?
Mesut Özil Almanya’da doğmuş Türk asıllı bir futbolcu; milli takım tercihini de, istese Türkiye formasını da giyebilecekken, Almanya lehine kullandı. Alman formasıyla oynadığı ilk dünya kupasında (2010 Güney Afrika) göz doldurduğu için kariyerini dünyanın en iyi takımlarında (önce Real Madrid, sonra Arsenal) sürdürüyor.
Arsenal onu renklerinde tutmak için akıl almaz paralar ödüyor, ödemeyi de sürdürüyor.
Dünyanın en değerli ayaklarına sahip bir futbolcu Mesut Özil.
Futbol için olgun bir yaşta (30) ve önünde oynayabileceği en az 5-6 yıl var.
2022 yılında Katar’da yapılması kararlaştırılmış dünya kupasında ve tabii o kupa için yapılacak eleme maçlarında da Almanya için top koşturabilirdi Mesut Özil.
Ama koşturmayacak.
Mesut Özil, bundan böyle Almanya için oymayacağını açıkladı.
Tepki olarak…
Bunu da Almanya’da kendisini suçlayanların ikiyüzlülüğünü ve ırkçılığa varan tavırlarını irdeleyen kapsamlı bir açıklamayla yaptı.
Açıklamasında yer alan “(Almanya futbol federasyonu başkanı Reinhard) Grindel’in ve onu destekleyenlerin gözünde, kazandığımız zaman Alman, kaybettiğimiz zaman göçmenim”cümlesi, vergisini ödediği, kurumlarına bağışlarda bulunduğu ülke olan Almanya’daki her konuya ‘ırkçı’ gözlüklerle yaklaşanlara bir ‘şamar’ ağırlığında.
Kendisini yeterince Alman bulmuyor Almanlar…
İngiltere’yi ziyaretinde o ülkenin belli başlı takımlarında top koşturan Türk asıllı futbolcuların (Arsenal’den Mesut Özil, Manchester City’den İlkay Gündoğan ve Everton’dan Cenk Tosun) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan‘la çektirdikleri hatıra fotoğrafını buna delil kabul ediyorlar.
O üç futbolcu da (Özil, Gündoğan ve Tosun) Almanya doğumlu ve Alman vatandaşı. İlkay Gündoğan da Mesut Özil gibi Alman milli takım forması taşıyor.
Tercihlerini Almanya olarak kullanmış olmaları bile bir değer taşımıyor Türk asıllı oyuncuların…
Oysa, kupada başarılı olan pek çok takımın oyuncuları, Özil ve Gündoğan gibi, formasını giydikleri ülkelerden farklı coğrafyalarla irtibatlı gençler. Finallere kalan Belçika ile şampiyon olan Fransa’nın oyuncularının çoğunun durumu bu.
Zenginlik katıyor göçmenler bulundukları ülkelere ve futbol bunun en görünen örneğini teşkil ediyor.
Hitler Almanyası, bugünün Almanyası
Almanya’nın Mesut Özil üzerinden göçmenlere tavrı pek çoklarına Hitler‘i hatırlatıyor.
Yanlış. Adolf Hitler‘in ‘ırkçı’ politikalarını uygulamaya başladığı bir dönemde (1936) Berlin’de yapılan olimpiyat oyunlarına ABD’den 2’si kadın 18 zenci sporcu katılmış, o dönemin Almanyası zenci sporculara kendilerine karşı ayrımcılık uygulandığı hissi yaşatmamıştı.

Bugünün Almanyası daha aşırı davranışlar sergileyebiliyor.
Futbol federasyonu başkanının Mesut Özil‘e karşı tavrı gibi…
Angela Merkel‘in olayı yatıştırmaya yönelik olumlu tavrı bile vahim durumu yumuşatmaya yeterli değil.
Mesut Özil‘in çıkışı günümüzün Almanlarına bugünün dünyasında nasıl ‘ayrık’ bir konumda olduklarını görmelerine yarayacak bir ayna tutuyor.
Göremiyorlar.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
19.12.2025
18.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
9.12.2025