Ferhat KENTEL
Balyoz Planı davası sona erdi. Darbeci generaller ağır cezalar aldılar. Tutuklandıkları zaman, sanki Costa Gavras’ın eseri unutulmaz “Z” filmindeki final sahnesi tekrarlanmıştı. Filmde cesur savcı Christos Sartzetakis, Yunanistan’da 1963 yılında üst düzey generallerin sağcı çeteleri kullanıp, solcu milletvekili Gregoris Lambrakis’i öldürttüklerini ispat eder. Filmin o unutulmaz final sahnesinde de, Mikis Theodorakis’in bestelediği müzik eşliğinde, göğüsleri madalyalarla dolu generaller teker teker savcının odasına girerler. Önce savcının “İsim, soyadı, meslek” sorularına muhatap olurlar, arkasından da “taammüden adam öldürtmeye teşebbüsten tutuklandınız” sözleriyle odayı terk ederler.
Ancak “Z” filminin epilogunda işlerin daha sonra pek parlak gitmediğini öğreniriz. Savcı görevden alınır, general tutuklular serbest kalır, olayın tanıkları birer birer “kaza sonucu” hayatlarını kaybederler.
Tarihte çeşitli zamanlarda ve dünyanın çeşitli yerlerinde, kendilerini tek gerçek ve efendi zanneden iktidar sahiplerinin başvurdukları yöntemler arasındadır “balyozculuk” ya da benzeri operasyonlar. Eğer ülke demokrasisi güçlü değilse, yapılan katliamlar, hazırlanan provokasyonlar, darbeler cezasız kalır ya da suçsuz insanlar “günah keçisi” olarak öfkeli kalabalıkların önüne atılır; insanlar ikiye bölünür, birbirlerine düşman olur ve darbeleri tezgâhlayan güç sahipleri yeniden “kurtarıcı” olarak arz-ı endam ederler.
Reichtag yangınını komünistlerin üzerine yıkan Nazilerin yaptığı gibi... 12 Mart darbesi öncesi sağa sola çatapat atar gibi bomba atan, AKM’yi yakan, Haliç’te vapur batıran, “Kanlı Pazar”ı tezgâhlayan 12 Mart darbecileri gibi... Maraş katliamlarını, 1 Mayıs katliamlarını tezgâhlayan 12 Eylülcüler gibi... Fadimeleri, Aczmendileri, “şeriat brifinglerini”, Sincan’da tank gezdirmeleri tezgâhlayan 28 Şubatçılar gibi...
Sonunda, bizim memlekette darbeye teşebbüs eden birtakım insanlar ceza aldılar. “Z” filminin finali sonrası, epilogda perdeden aşağı inen yazılarda öğrendiğimize benzer bir hüsran yaşamadık... En azından şimdilik...
Sanki “Darbelere karşı 70 milyon adım!” darbecilerin adımlarından daha güçlü çıktı.
Ancak, “Z” filminde generallerin tutuklanması sahnesinde seyircinin duyduğu heyecan, sanki bizim darbecilerin ceza aldıkları sahnede pek duyulmuyor.
Bir şeyler eksik... Ya da bir şeyler fena hâlde başarılmış...
Darbeciler içeride ama kendilerinin ve kendilerinden önce gelenlerin, şimdiki gerilim dolu hükümetin ve siyasilerin içi şiddet dolu söylemleriyle, fiilleriyle sanki darbe olmuş bir memleketin ruh hâlinde yaşıyoruz.
Ortalık kan gölü... Kan gölü olmayan yerler ise şiddet ve nefret diliyle işgal altında...
Roboski kan gölü... Hükümet “500 terörist etkisiz hâle getirildi” diye açıklamalar yapıyor... Gerillaları öldüren askerler, eserleriyle fotoğraf çektirmişler; safari sonunda çektirilen fotoğraf misali... PKK sivil askerleri taşıyan otobüsü kan gölüne çevirmiş...
Sanki darbeciler bir şeyi başarmış zaten.
Mesela CHP, Haluk Koç vasıtasıyla, bir tür görünmeyen jandarmacılık işlevi gören milliyetçilik şemsiyesi altında hükümete, “Oslo görüşmeleri belgesini” elinde sallayarak, keyifle bel altından vuruyor. Hükümet ve onunla mesafe almayı beceremeyenler, önüne geleni PKK’lı olmakla suçluyorlar. Ve insanlar sanal âlemde aşağıdakine benzer “siz- biz müzakereleri” yapıyorlar (rastgele seçtim ve Türkçelerini düzeltmedim; idare edin artık):
“-sizden birzıkkım olmaz..sanki iktidara gelseniz Oslo görüşmesi yapmayacaksınız. evinizde pkk lılarla görüşme yaparsınız..”
“-barzaniyle dıişleri bakanlığında kucak kucağa sarılmalarıda dışişleri anlatsada bizlerde bilsek”
Ve bu arada, Sırrı Sakık’ın oğlunun ölümü hakkında sanal âlemde yazılıp çizilen aşağılık laflardan yani bu lafları eden hastalanmış akıl ve ruh sentezli yaratıklardan bahsetmiyorum...
Bir “eser”den bahsediyorum.
Hani, İspanya İç Savaşı sırasında Bask şehri Guernica’yı Nazi uçaklarının bombalaması sonrasında şehirdeki korkunç felaketi, paramparçalanmış hayatları anlatan Guernica tablosunu yapan Picasso’nun Paris’te sergisini bir Alman generali görmeye gelir. Hani rivayete göre, general, ressama “Bu sizin eseriniz mi” diye sorar ve Picasso da “Hayır, sizin eseriniz” diye cevap verir... İşte o eserden...
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.07.2024
16.04.2024
5.02.2024
12.07.2023
24.01.2023
26.11.2021
2.05.2021
16.04.2021
10.10.2020
9.09.2020