Hikmet MUTİ
Reel Sosyalizmin ( SSCB ) ,.
Resmi Tarihi'ne
göre ,.
kuruluş yıllarının '' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' bir zorunluluktu....
Sol Kanat'ın yayınladığı ,.
ve
sonradan yasaklanan ,.
''Komünist'' dergisine
göre ise
''..... bu uygulamalar Devletçi Kaapitalizm'in duyulan ilk ayak sesleriydi...
İşçi Sınıfı
köleleştirilmek üzereydi... ''
(The ‘Left’ Communists’ Theses on the Current Situation,Russia 1918)
''......yoldaş Lenin tarafından savunulan,.
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' nın ,.
Devlet Kapitalizmi inşasına dönüşeceği apaçık ortadadır...
bunun Sosyalizm inşası ile bir alakası yoktur,....
bunun Sosyalizm inşası için kısayol olduğu söylenmekte ,.
Sosyalizm inşası ,.
Ekonomik kalkınma için Demiryollarının kamulaştırılması
ve
İşçilerin köleleştirilmesi demek değildir...
bu yol ,.
Sosyalizm için ne bugün ne de gelecekte kısa yol olmayacaktır...
bu yol tehlikeli yoldur...
Güç ,.
İşçi Sınıfının elinde değil ,.
bir kaç tane Parti Yetkilisinin - Temsilcisinin elinde toplanmaktadır....
bu ,
İkili toplumsal iktidar demektir,.
Sermayenin toplumsal iktidarı ile
sermayeyi inkâr mücadelesinden doğan
karşı-toplumsal iktidarın
birbirlerine karşı sopa kaldırması( karşı karşıya gelmesi ),
Diyalektiğin doğası gereğidir.......''
Nikolai Osinsky
***
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
“Kapitalist toplumda bilim ve teknolojide ilerleme,.
ağır çalıştırma sanatında ilerleme demektir.”
(V. İ. Lenin, “Ağır Çalıştırmanın ‘Bilimsel’ Sistemi”, 13 Mart 1913, Toplu Yapıtlar, İng., c. 18, s. 594-595.)
Gıııızz Buubaaaa ,.
Lenin tam da bunu derken ( Kapitalizmi eleştirirken )
bir yandan da
beterini yapıyormuş meğerse,.
dinle bak.......
“Geniş yetkilerle donatılmış Parti Temsilcileri,.
Sovyet kurumları tarafından seçilmiş
ya da
atanmış Temsicilerin,.
Sovyet direktörlerinin
kararlarına
iş '' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' sırasında sorgusuz sualsiz itaat edilmelidir…”
(V. İ. Lenin, “Sovyet Hükümetinin Acil Görevleri Üstüne Altı Tez”, 30 Nisan – 3 Mayıs 1918, TE, İng., c. 27, s. 316.)
“İleri ülkelerdeki halklara kıyasla
''Rus''
kötü bir işçidir.
Çarlık rejimi altında ve serflik kalıntılarının inatla sürmesine bakarak başka türlü de olamazdı.
Sovyet hükümeti,
''çalışmayı öğrenme görevi''ni bütün kapsamıyla halkın önüne koymalıdır.
Kapitalizmin bu alandaki son sözü olan Taylor sistemi,
bütün kapitalist ilerlemeler gibi,
çalışma sırasındaki mekanik hareketlerin analizi,
gereksiz hareketlerin elenmesi,
çalışmanın doğru yöntemlerinin belirlenmesi,
en iyi muhasebe ve kontrol sisteminin uygulanması vb.
alanındaki
en büyük bilimsel kazanımlar ile
burjuva sömürünün katışıksız vahşetinin bir bileşimidir.
Sovyet Cumhuriyeti,
her ne pahasına olursa olsun,
bilim ve teknolojinin bu alandaki bütün değerli kazanımlarına sahip çıkmalıdır.
Parça başı çalışmayı gündeme almalı,
bunu uygulamalı ve pratikte test etmeliyiz.
Taylor sistemindeki bilimsel ve ilerici olan her şeyi uygulama meselesini öne çıkarmalıyız.
Ücretleri, üretilen malların toplam miktarına … tekabül eder hale getirmeliyiz.
(V. İ. Lenin, “Sovyet Hükümetinin Acil Görevleri”, Mart – Nisan 1918, Toplu Yapıtlar, İng., c. 27, s. 258-259.)
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
İşçi Sınıfı açısından
fabrika temsilcileri her an değiştirilebilir,
yenilenebilirdir,.
oysa
Parti Komseri öyle mi...
Parti Komseri,.
tepeden inmedir,.seçilmiş değildir ve sorgusuz sualsiz itaat ister...
Parti'nin sopasıdır onlar....
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
bu
bir nevi,.
İşçi Sınıfı'nın devinimini,
gelişimini de sabote etmek değil mi...
''Sendika''yı işlevsiz kılmak değil mi...
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
16 – 25 Ocak 1919 tarihli İkinci Rusya Sendikalar Kongresi’nde
konuşan Perkin adlı delege,
bu durumu şöyle protesto etti:
“Eğer bir sendika toplantısında bir kişiyi Temsilci olarak seçmişsek,
-yani işçi sınıfının bu konuda iradesini ifade etmesine müsaade edilmişse-
o kişinin bizim Temsilcimiz olacağını,
bizim çıkarlarımızı temsil etmesine müsaade edileceğini düşünürsünüz.
Fakat hayır.
Kendi irademizi -işçi sınıfının iradesini- ifade etmiş olmamıza rağmen,
seçtiğimiz Temsilcinin otoriteler tarafından onaylanması gerekmektedir…
Bu,
proletaryayı maskara yerine koymak demektir.
Proletaryaya temsilcilerini seçme hakkı tanınıyor,
fakat
devlet iktidarı seçimleri geçerli sayıp saymama hakkına dayanarak,
temsilcilerimize istediği muameleyi yapıyor.”
(Maurice Brinton, The Bolsheviks and Workers’ Control, 1919)
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
gene de
bu sözleri etmek müthiş,.
o günler için ,.
henüz
evlatlar konuşabiliyor demek ki,
Devrim kendi evlatlarını yemeye başlamamış daha...
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
merak etme ,.
hemen bu yıllar aynı zamanda YASAKLAMALARIN başladığı yıllar...
İşçi Perkin'in bu protestosu ve buna benzer tek tük çıkışlar ertesinde,.
İşçi otonomisi-özerkliği'nin
ezilmesine ,
Siyasal çok sesliliğin susturulması eşlik etti.
İktidar partisi dışındaki devrimci parti ve örgütlerin üstüne Çeka salındı.
İktidar partisi içindeki muhalif eğilimler baskı altına alındı.
Örneğin Komünist dergisi Mayıs 1918′deki dördüncü sayısından sonra çıkamadı.
En nihayet 1921′deki 10. Kongre’de parti içi muhalefet yasaklandı.
Devrimin ilk yılında üç ayda bir toplanan Rusya Sovyetler Kongresi, daha sonra yılda bir toplanır oldu.
Sovyet Merkez Yürütme Komitesi, güya yüksek yasama organı sayılıyordu.
Ama Sovyet Merkez Yürütme Komitesi bu işlevi hiçbir zaman gerçek anlamda hayata geçiremedi.
Hükümetin ilk yılda çıkardığı 480 kararnamenin sadece 68 tanesi Sovyet Merkez Yürütme Komitesi’ne sunuldu.
İç savaşın sonuna doğru
Sovyet Merkez Yürütme Komitesi artık hükümetin çıkardığı kararnameleri ilân eden sembolik bir makam haline geldi.
Böylece,
İşçi Sınıfı'nın, kır emekçilerinin kazandığı toplumsal iktidar mevzileri adım adım düşürüldü.
Sovyetler,
fabrika komiteleri,
doğrudan demokrasi organları işlevsizleştirildi.
Sendikalar,
kitle örgütleri,
parti üst yönetiminin kararlarını
işçi sınıfına, emekçi halka dayatmanın
aracısı
haline dönüştürüldü.
Parti ile devlet iç içe geçti, tek parti rejimi kuruldu.
Tarih,
Karl Radek’in Komünist‘in ilk sayısında yaptığı şu uyarıyı haklı çıkarır bir seyir izledi:
“Eğer Rus devrimi
burjuva karşı-devrimin şiddetiyle çökerse,
bir anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğar.
Ancak,
eğer Rus devrimi sosyalist karakterini kaybederek
çalışan yığınları hayal kırıklığına uğratırsa,
bu darbenin yol açacağı sonuçlar
Rus ve uluslararası devrimin geleceği için on misli daha kötü olur.”
Devrimin en has evladı
Karl Radek,...
Troçkist gizli etkinliklere katıldığı savıyla 1936 ' da tutuklandı,.
10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Bu dönemde ,.
çalışma kampında hapis arkadaşı tarafından öldürüldüğü rapor edildi...
ancak,.
KRUŞÇEV çözülmesi dönemi olarak geçen,.
1950 ortalarında başlayıp 1960 lara uzanan soruşturmalarda Karl RADEK'in ,.
Lavrenti Beriya 'nın emirleri doğrultusunda
NKVD -İçişleri Halk Komiserliği tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı...
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
İnsan bugün bu olan bitene inanamıyor,.
nasıl olur da bütün bunlar ,
bu saçmalıklar yaşanır diye itiraz ediyor,..
sanki akıl tutulması...
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
Devlet iktidarını
bir darbeyle
ele geçirdikten sonra
diktatörlük kurarak düzeni değiştirme fikri,
François-Noël Babeuf’e (1760-1797) atfedilir.
Babeuf,
1789 Fransız burjuva devrimini takibeden
çalkantılı yıllarda
jakoben eğilimin en radikal sözcülüğünü yapmıştır.
Babeuf çizgisini, daha sonra,
ütopik sosyalist
Louis-Auguste Blanqui (1805-1881) devam ettirmiştir.
Blanki’ye göre, sosyalizme geçmek için,
iktidarı ele geçiren devrimci bir elitin diktatörlüğü altında halkı eğitmek gerekiyordu.
İktidardaki küçük bir erdemli grubun toplumu devlet eliyle dönüştürmesi fikri,
1789 Fransız burjuva devrimine ilham veren aydınlanma felsefesini yansıtıyordu.
Engels,
Blanki’nin darbeci zihniyetini şöyle eleştirir...
“Blanki özünde bir siyasal devrimcidir.
Blanki, sırf duyarlı olduğu için, halkın çektiği acıları hissettiği için sosyalisttir.
Ama
ne sosyalist teoriye sahiptir
ne de toplumsal reformlar için belirli pratik önerileri vardır.
Blanki siyasal faaliyetlerinde esas olarak bir ‘eylem adamı’ idi.
İyi örgütlenmiş küçük bir azınlığın,
fırsatını yakaladığında devrimci ayaklanmaya kalkışarak,
başlangıçta elde edeceği birkaç başarıyla halk yığınlarını peşinden sürükleyebileceğine
ve böylece muzaffer bir devrim yapabileceğine inanıyordu…
Blanki’nin
küçük bir devrimci azınlığın ani bir darbesiyle devrim yapılabileceği varsayımından çıkan sonuç,
girişimin başarısından sonra bir diktatörlüğün kurulması gerekliliğidir.
Şüphesiz ki bu,
devrimci sınıfın, yani proletaryanın bütününün diktatörlüğü değil,
fakat ayaklanmayı gerçekleştiren
ve bizzat kendileri de
bir ya da birkaç kişinin diktatörlüğü altında örgütlenmiş olan küçük bir azınlığın diktatörlüğüdür.”
F. Engels, “Blankici Komün Mültecilerinin Programı”, Haziran 1874
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
keşke Engels biraz daha yaşayabilseydi....
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
Lenin ,..
aslında Engels'in söylediklerinin tam tersi şeyler yapmıştır...
Lenin daha çok Blanki kopyasıdır...
bak
bu konuda neler söylüyor,.
“Tek parti diktatörlüğü kurmakla suçlandığımızda … diyoruz ki:
Evet, tek parti diktatörlüğüdür bu! Bunu savunuyoruz ve bu pozisyonu değiştirmeyeceğiz.
Çünkü bu parti, onyıllar içinde, bütün fabrika ve endüstri proletaryasının öncülüğünü kazanmıştır.’'
(V. İ. Lenin, “Birinci Rusya Eğitim ve Sosyalist Kültür İşçileri Kongresi’ne Konuşma”, 31 Temmuz 1919)
“İşçi sınıfının diktatörlüğü
Bolşevik Parti tarafından,
ta
1905′de, hatta daha öncesinde
devrimci proletaryanın tamamıyla iç içe geçip birleşen parti tarafından yürütülüyor.”
(V. İ. Lenin,
“Kolçak’a Karşı Kazanılan Zafer Münasebetiyle İşçi ve Köylülere Mektup”,
24 Ağustos 1919, TE, İng., c. 29, s. 559.)
gördüğün gibi,..
Lenin,.
bir grup öncünün
İşçi sınıfı adına ''siyasal iktidar tekeli'' kurmasını meşru görüyor.
Lenin’in “işçi sınıfı adına” parti diktatörlüğü teorisinin,
Marks’ın “proletaryanın sınıf diktatörlüğü” teorisiyle hiçbir ilgisi yoktur.
daha önce de konuştuğumuz gibi,.
Marks'ın, Engels ile son tartışmaları da
hep bu
“proletaryanın sınıf diktatörlüğü” nün yanlış anlaşılabileceği üzerine olmuştur...
Lenin'e göre,.
Çarlık zamanında kapitalizmin yeterince gelişmemiş oluşundan ötürü, “Rus kötü bir işçidir”.
O halde,
eski rejimin eksik bıraktığını, Sovyet hükümeti tamamlamalıdır.
Sovyet hükümeti, işçilere nasıl çalışması gerektiğini öğretmelidir.
Bu mantık yürütme tarzı,
işçi sınıfına dışarıdan bakan,
işçi sınıfına biçimlendirilecek bir nesne muamelesi yapan,
yani düşünen özne
ile
üstünde düşünülen nesnenin
birbirinden ayrılığına dayanan sosyolojik düşünme tarzıdır.
Bu tarz,
çağın pozitif gereklilikleri açısından analiz ettiği sosyolojik durumdan,
işçiyi “adam etme” vazifesi çıkaran
TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ tarzıdır.
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' sistemi ,.
çalışmayı öğrenme
adı altında
aslında Kapitalizmin ta kendisidir.....
“Çalışmanın doğru yöntemlerinin belirlenmesi, en iyi muhasebe ve kontrol sisteminin uygulanması”,
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları''
sisteminin “iyi” yanıdır.
Bu “bilimsel” kazanımlar ile
“Kapitalist sömürünün katışıksız vahşetini” birleştirmiş olması,
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları''
sisteminin “kötü” yanıdır.
Ancak, kötüyü atıp iyiyi almak mümkündür.
Bilim ve teknoloji kültü,
geri kalmışlıktan kurtulmaya çalışan toplumların ''modernleşme heveslisi entelijensiyası''nda yaygındır.
Batı’ya bir yandan haset eden,
öte yandan da içten içe hayranlık besleyen
Doğu'nun aydınları,
***bilim ve teknolojiyi***
onu yaratan insan faaliyetinin bütününden kopararak,
''uzanılıp alınabilecek bir şey''
miş
gibi takdim etmişlerdir.
“Batı’nın iyi yanlarını alalım” kolaycılığı, bu takdimin mantıksal sonucudur.
Bu ucuz formül,
araçlar ve yöntemler ile
o araç ve yöntemlerin içerdiği amaçların organik bütünlüğünü görmeyen
-seçici algı-lamaya dayanır.
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları''
iddia edildiği gibi “çalışmanın doğru yöntemlerini” değil,
fakat
işçilerin öznelliğini ezen,
böylece işçileri sermayeye tamamen esir eden çalıştırma düzeninin
“doğru” yöntemleri-ni
bulmuştur.
Bu anlamda, '' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' sisteminde
yöntem ve amaç bütünlüğü vardır,
bunlar birbirinden koparılamazdır.
Çalışmanın doğru yöntemi işte budur diye
köleci sistemi ithal eden
zihniyet,
aslında,
işçi sınıfını yabancı bir iradenin kontrolü altında
ruhsuzlaştıran,
yabancılaşmayı derinleştiren
çalıştırma sistemini ithal etmiştir.
Sovyetler Birliği,
çağdaşı Batı ülkelerinde görülenlerden farklı bir emek örgütlenmesini ortaya koyamamıştır.
Çünkü,
işçiye
komünal emek örgütlenmesine doğru gidişi gösterecek,.
örecek olan
''işçi kontrolü''
daha baştan bastırılmıştır.
Ekim devriminden sonra
sanayi yönetimi,
adım adım
devletin atadığı direktörlerin eline geçmiştir.
“Reel sosyalizm”i aklamakla görevli olan
Parti Seçkinleri,.
Lenin’in
“kapitalizmin iyi yanlarını alalım” mealindeki kaygan söylemini,
sermayenin toplumsal iktidarını hayata geçiren
ekonomi bürokrasisini meşrulaştırmak için kullanmışlardır.
Nikolai Osinsky,.
çalışma disiplininin geliştirilmesine değil,
fakat
çalışma disiplinini geliştirme adına
İşçi'nin nesnelleştirilmesine,sömürülmesine karşıydı.
Osinski’ye göre
Hükümetin devlet sopasıyla
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' nı
dayatmasının
pratik sonucu,
fabrikalarda işçi sınıfının
sorgusuz sualsiz itaat altına alınması olacaktır....
oysa,.
işçilerin uyması gereken üretim normları
demokratik biçimde kurulacak olan
halk ekonomi konseyleri tarafından
belirlenmeliydi.
Konseylerin belirlediği
üretim normlarına uymayan işçilerle
çalışma arkadaşları ve yoldaşlık mahkemeleri ilgilenmeliydi.
Ayrıca işsizliğin alabildiğine arttığı bir ortamda
işgününü uzatmak saçmaydı,
tam tersine,
herkese iş bulmak için
işgünü kısaltılmalıydı.
Osinski,.
Komünist‘in ikinci sayısında,
işçi sınıfına karşı kalkan sopa ile devlet kapitalizmini ilişkilendirerek,
gidişata dair şu uyarıda bulundu:
“Proleter toplum,.
Ekonomi bürokratlarının sıkı disiplin uygulamaları ve kutsal demeçleriyle değil,.
İşçilerin kendi sınıf yaratıcılığıyla inşa edilebilir,.
Eğer,.
proletaryanın kendisi ,
emeğin sosyalist örgütlenmesi için gerekli ön koşulları nasıl yaratacağını
bilmiyorsa,
kimse
işçi sınıfı için bunu yapamaz
ve kimse
işçi sınıfını bunu yapmaya zorlayamaz.
Eğer sopa işçi sınıfına karşı kalkarsa,
kalkan sopa
ya başka bir toplumsal sınıfın etkisi altındaki toplumsal gücün elindedir
ya da
sovyet iktidarının elindedir.
Eğer bu sopa sovyet iktidarının elinde olursa,
o zaman sovyet iktidarı
işçiler aleyhine başka bir sınıftan (mesela köylülerden) destek almak zorunda kalacaktır
ve böylece
proletarya diktatörlüğü olarak kendi kendini yok edecektir.
Sosyalizm ve emeğin sosyalist örgütlenmesi
ya proletaryanın kendisi tarafından kurulacaktır
ya da hiç kurulmayacak,
onun yerine başka bir şey, yani devlet kapitalizmi kurulacaktır.”
'' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' bir dayatmadır,.
işçiler arasındaki dayanışmayı çökertecek
ve
işçileri bireysel işgücü satıcıları olarak birbirleriyle rekabete düşürecektir.
işçiler bir günde mümkün olduğunca çok para kazanmaya teşvik ediliyor
ve
''öteki şeyler''
için ne zamanları ne de ilgileri kalıyor.
İşçilere '' Ekonomik Disiplin Uygulamaları'' dayatılması,
işçilerin fiziksel olarak yorgun düşmesine,
sınıfın bir bütün olarak pasifleşmesine
ve iş dışındaki toplumsal görevlere karşı duyarsızlığa yol açmaktadır.
Oysa İşçiler,.
ancak
birer Özne oldukları ölçüde ,.
''nesne'' olmaktan kurtulabildikleri ölçüde
geleceğin inşasına kalkışabilirler...
(Nikolai Osinsky-
The ‘Left’ Communists’ Theses on the Current Situation,Russia 1918)
***
İşçi sınıfı içinde, farklı eğilimlerin olması gayet doğaldır.
Toplumsal Gelişim-Yenilenme,.
bütün eğilimlerin birbirleriyle karşılıklı etkileşerek
ortamı
ve
kendilerini dönüştürmesiyle ilerler.
Doğrudan Demokrasi,
çok sesli,
çok partili örgütlenmelerle mümkün olur.
“İşçi sınıfı ''
yada
herhangi sınıf yada katman adına ,.
bir partinin
devlet iktidarı zırhına bürünerek
öteki örgütleri yasaklaması,
doğrudan demokrasiyi ezmesi,
Toplumun bütün kesimlerini ,.
geri konumlara itmek anlamına gelir.
1917 Ekim’inden sonra devlet iktidarını ele geçiren Bolşevik parti,
proletaryanın toplumsal iktidar alanlarını adım adım daraltarak
Blankici azınlık diktatörlüğüne
yönelmiştir.
1921′deki Kronştadt ayaklanmasının bastırılması,
tek parti diktatörlüğünün yerleşmesini hızlandırmıştır.
İşçi sınıfının,
halk yığınlarının yarattığı karşı-iktidar ( örgütlenme ) organları -yolları
tamamen ortadan kaldırılmış,
sendikalar
işçiyi kontrol etme aygıtlarına dönüştürülmüş,
grevler, gösteriler engellenmiş,
farklı görüşlerin ifade ve örgütlenmesi yasaklanmıştır.
Böylece,
Rusya’da 1917 Şubat’ında başlayan halk devrimi boğulmuş
ve
'' DEVLET '' ,....
Sovyetler Birliği ''kılığında'' yeniden ayağa kaldırılmıştır.
(( Melahat Göbekkaşıyanoğlu )) -
gayfeyi hakettin gari buba...
(( Hamdi Göbekkaşıyanoğlu )) -
az şekerli unutma....
( bu yazı
Nikolai Osinsky (Valerian V. Obolensky) ve
Karl Radek' e
adanmıştır.....)
***
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtTüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.01.2025
22.12.2024
30.07.2024
6.04.2024
26.03.2024
26.02.2024
27.01.2024
25.11.2023
6.10.2023
9.08.2023