Lale KEMAL
Türkiye’nin, yaklaşık 6 yıldır gündeminde olan TL karşılığı 17 milyarı geçen, dolar bazında 4 milyarın biraz üzerinde olduğu tahmin edilen Patriot tipi uzun menzilli hava ve füze savunma sistemini alacağı firmayı bugün seçmesi bekleniyor. Kısa adı SSM olan Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın, silah alımlarındaki tek yetkili organı olan İcra Komitesi, büyük olasılıkla bugün toplanacak ve aralarında ABD’nin PAC3 ve Rusya’nın, S-300’ünün biraz gelişmiş versiyonu olan Antey 2500 sistemleriyle yarıştığı 4 yarışmacı arasından birini seçecek. İcra komitesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in katılımıyla gerçekleşecek. Bu üç makamın, Türkiye’nin ne tür silahlar alacağına karar veren nihai organ olması nedeniyle silah tedarikinde şeffaf bir sürecin izlenmediğine dikkat çekmek gerekiyor. Nitekim, Sayıştay’ın, 5068 sayılı yeni Sayıştay Yasası kapsamında askerin yaptığı harcamaları kimi istisnai hükümlerine rağmen ilk kez denetleyecek olmasına rağmen icra komitesine güçlü yetkiler verilmesi nedeniyle silah alımlarını denetleyemeyeceği de ortaya çıkmış bulunuyor.
Dolayısıyla, bugün yapılması planlanan icra komitesinde uzun menzilli füze alımına ilişkin verilecek kararın dış denetimden yoksun bir karar olacağını belirtmek gerekiyor. Diğer yandan, icra komitesinin, üyelerinden birinin bir başka programa katılma durumu halinde bu toplantının 9 ocakta yapılması öngörülüyor.
Patriotlarla eğitim şartı ibreyi ABD’ye çevirdi
Bilindiği üzere, yarın büyük olasılıkla kazanan firmanın açıklanacağı füze ihalesinden bağımsız olarak Türkiye, Suriye’den gelebilecek olası bir balistik füze saldırısına karşı NATO’dan altı bataryalık Patriot füze sistemlerini, bu ayın sonlarına doğru topraklarına yerleştirilmesiyle birlikte ödünç almış olacak. Türkiye, koalisyon güçlerince Irak’ın işgâl edildiği 1991 ve 2003 yıllarında da NATO’dan Patriot sistemlerini ödünç almıştı. Ancak bu kez ödünç alırken, bu sistemlerin nasıl çalıştığı konusunda Türk askerlerine eğitim verilmesi şartını koştu. Dolayısıyla, NATO’dan ödünç alınan sistemlerin aynısı olan ABD’nin PAC 3 füzelerinin, bugün yapılacak icra komitesi toplantısında kazanma şansları artmış bulunuyor.
Türkiye’nin, üyesi olduğu NATO’dan, Patriotları ödünç alma olanağı bulunurken 4 milyar doları bastırıp bu füzelerden ayrıca satın alacak olması ise sorgulanır nitelikte üstelikte silah alımlarının bir denetim süzgecinden geçmediği bir ortamda.
Göktürk-2 ne kadar yerli?
Malûm, Göktürk-2 uydusunun geçen 18 Aralık’ta uzaya fırlatılması törenine, protokolün tepesindeki isim olan Cumhurbaşkanı Gül’ün çağrılmayışı ve törenin yapıldığı ODTÜ’de gösteri yapan öğrencilere polisin aşırı güç kullanımı damgasını vurmuş, bu uydunun tamamen yerli yapıldığı iddialarına ilişkin söylemlerin sorgulanması geri planda kalmıştı.
Bu hükümet döneminde, kimi düşük de olsa askerî teknolojilerin yerli üretimine dolayısıyla silah ithalatında kısmi bir azalmaya gidilmeye başlandı. Ancak, bürokratların hazırladığı ve siyasilerin okuduğu konuşma metinlerinde iddia edildiğinin tersine Türkiye, silah sanayisinde kritik teknolojileri üretme noktasına gelebilmiş değil zira bu amaçla ayrılan mâli kaynaklar halen düşük düzeyde. Ama bir çaba olduğunu teslim etmek lazım.
Ne var ki, millete eskiden olduğu gibi şimdi de doğrular söylenmiyor. Eskiden Amerikan F-16 savaş uçaklarını Türkiye’nin kendi tesislerinde ürettiği masalı anlatılır bu uçakların gerçekte yalnızca montajının yani parçalarının birleştirilme işlemini yaptığımız söylenmezdi. Aslında bu uçakların hepsi sistemi üreten ABD’den hazır alınırdı.
Geldik bugünlere ve kimi yerli imkanlarla askerî teknolojileri üretir duruma gelmiş olsak da kritik askerî teknolojileri henüz üretemiyoruz. Buna rağmen Göktürk-2 uydusunun neredeyse yüzde 80’ler civarında yerli kaynaklarla üretildiği masalını anlatmak milleti kandırmaktan öteye gitmiyor. Doğrular söylense daha doğru olur. Göktürk-2 uydusunu çalışır hale getiren parçaların önemli kısmı Ukrayna ve Güney Kore gibi ülkelerden alınmış bulunuyor.
Şimdi şu soruyu sormak gerekiyor; Madem Göktürk-2 uydusunun çözünülürlüğü 2.5 metre (Uzaydan yerdeki 2.5 metrelik bir alanının görünümü) ve iddia edildiği gibi büyük ölçüde yerli imkânlarla yapıldı, o zaman Telespazio adlı yabancı konsorsiyuma, 0,5 santimetrelik çözünürlük özelliği taşıyan ve Göktürk-1 adı verilen askerî uydu projesinde gerekli uydu test entegre merkezi kurmak için yaklaşık 80 milyon avro ödeme yapıyoruz. Bunun cevabı açık, bir yandan sanayii bakanlığı, milli savunma bakanlığı ve TÜBİTAK Göktürk-2 gibi diğer yandan SSM, Telespazio üzerinden uydular yapıyor ve her iki kurumda bu alanda işbirliği yapmak yerine çok başlılığa neden oluyor. Ayrıca, 0.5 cm çözünürlü bir uyduyu yapmaya çalışan bunun biraz üstünde, örneğin, 2,5 metrelik değil 1 santimetrelik çözünürlüğe sahip uydu yapmak için çaba harcar. TÜBİTAK ve SSM güçbirliği yapsa, ayrı yatırımlara dolayısıyla israfa gerek kalmayacağı gibi daha düşük çözünürlükte daha fazla yerli teknolojilerle bir uydu geliştirmek mümkün olacak.
Türkiye’de, silah sistemlerinin yerli olanaklarla üretildiği konusundaki abartılı söylemlere verilecek örnek çok ve bu da bir başka yazı konusu.
ABD, Rusya, Çin, İtalya ve Fransa katılıyor
Türkiye’nin bugün kazanacak firmayı açıklaması bekleniyor. Füze ihalesinde yarışan firmalar ve sistemleri şöyle; ABD’den Raytheon ve Lockheed Martin, Patriot PAC-3, Rusya Federasyonu’ndan RosoboronExport, Antey 2500, Çin Halk Cumhuriyeti’nden CPMIEC, FD-2000 ve Fransız-İtalyan ortaklığı Eurosam Aster 30 SAMP/T sistemleri ile yarışıyorlar. Türkiye, 120 km menzilli 12 füze atış ünitesi (Yaklaşık 12 batarya) satın alacak.
[email protected]
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları


































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016