Mahmut ÖVÜR
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi referandumuna başta Almanya olmak üzere bazı AB ülkelerinin taraf olması bu değişimin sadece bir iç siyaset meselesi olmadığını gösteriyor. Bunun nedeni de Almanya gibi ülkelerin demokrasi kaygısı değil, ülkesel ve bölgesel çıkarlarıdır.
Yeni hükümet sistemi, bu hesapları altüst ettiği için Avrupalı bazı siyasi aktörler öfkeleniyor hatta AB değerlerini bile ayaklar altına alacak kadar zıvanadan çıkıyor.
Avrupa'daki çok sayıda kirli gazete manşetleri bir yana, açık açık insan hakları ve diplomasi kurallarının ihlali akıl alır gibi değil ve izah edilemiyor.
Peki, neden bu noktaya geldiler? Birçok nedeni var ama en önemlisi bu ülkelerin Türkiye'nin son dönemdeki siyasi ve ekonomik çıkışından kaygı ve korku duymaları. Bunu da gizlemiyorlar. Din ve etnik kimlik üzerinden nefret üretmeleri, klasik sömürgeci bahanesi.
Asıl dertleri ülkesel çıkarları ve o çıkarlara uyacak biçimde Türkiye'yi kendi kontrollerinde tutamamak.
Bu konuda da yalnız değiller, içeride farklı kesimlerden oluşan destekleri var. Bu da uzun geçmişe dayalı bir ilişkinin ürünü... Sol, sağ, dindar, Kürt veya Alevi her kesim uzun yıllardan beri Almanya'nın kapsama alanı içinde.
Mehmet Ağar ne diyordu: "Biz sol örgütleri Sovyetler destekliyor sanıyorduk meğer hepsinin arkasında Batı varmış..."
Bugün bazı ülkelerin kucak açtığı FETÖ, PKK veya DHKP-C gibi terör örgütlerini bir yana bırakın, "hayır" cephesinde yer alan siyasi veya sivil toplum örgütlerine bakın, hepsinin bu ülkelerle yakın ilişkisi var ve ortak noktaları da mevcut statükocu sistemin değişmemesi. Çünkü yeni sistemle, sadece içerideki statükocuların değil onlara kucak açan, destek veren dışarıdakilerin de hesabı bozuluyor.
Dünden bugüne yakın tarihe bakın, ne zaman sistemin "kalesi" olarak nitelenen cumhurbaşkanlığı seçimi gündeme gelse, ya silahlar ya da akla hayale gelmeyen tezgâhlar çekiliyor. Geçmişte içerideki statükocular, silah ve tehditle bu işleri hallediyordu ama artık halledemediği için devreye siyasi ve ekonomik tehditle Almanya'vari ülkeler giriyor.
Bunca dış desteğe rağmen artık şu fotoğrafın Türkiye toplumu tarafından görülmesi gerekiyor.
Bugün "hayır" cephesinde yer alan hiçbir siyasi parti veya sivil yapı, bırakın küresel dünyayı, Türkiye'nin dününü ve bugününü yorumlayacak yeni siyaset üretemedikleri için topluma umut vermiyor. Bu noktaya CHP'li İlhan Cihaner de işaret ediyor ve şöyle diyor: "Hayırcıların en büyük sorunu topluma gelecek umudu verememeleri..."
Sorun sadece referandum da değil, siyaseten de "hayır" cephesi, topluma yeni bir gelecek vaat etmiyor. Tam aksine yeni bir Gezi veya 6-8 Ekim vandalizmi vaadi çok daha yüksek bir ihtimal. Bu durum bugüne özgü bir şey de değil. Bu cephe her zaman kriz ve "hayır" cephesiydi ve olmaya da devam ediyor.
Bunun için de "hayır" kampanyasının öncü gücü CHP'ye bakmak yeterli. CHP bırakın geçmişi, son 15 yılda sistemi iyileştirmek, Türkiye'nin temel sorunlarını çözmek için hiçbir şey önermedi ve her şeye hayır dedi. 2007'deki 367 garabetiyle de ülkeyi siyasi krize sürükledi.
O gün CHP'yle birlikte olanlar bugün de birlikte... Şimdi onlara, kirli ve kanlı bürokratik yüzü açığa çıkan FETÖ'yle, "dost maskesi" düşen bazı AB ülkelerinin katıldığını görüyoruz.
Anlayacağınız Kaybedenler Kulübü'nün son dayanışması bu.
Rahmetli Özal'ın, dediği gibi statükoyu değiştirmek kolay değildi ama artık Türkiye toplumu çok tecrübe kazandı ve bürokratik oligarşinin Türkiye'yi nasıl kilitlediğini biliyor. Bu yüzden 16 Nisan bir son nokta olacak.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019