Markar ESAYAN
KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık Yurt gazetesinin cevval muhabirlerine şöyle diyordu:
'Eğer Erdoğan bu politikalarında ısrar ederse, bu ya Mısır gibi bir darbeye ya da iç savaşa yol açacaktır. Irak ve Suriye'nin yaşadığı duruma düşecektir Türkiye. Eğer Türkiye toplumu bunu istemiyorsa, hükümete karşı demokrasi mücadelesini yükseltmelidir.'
Bayık'a göre artık ne Kandil'in, ne de Türkiye toplumunun 'Erdoğan'ın zulümlerine' karşı tahammülleri kalmıştı. Bayık 'Gezi Parkı olayı bir demokrasi gösterisiydi ve AKP, Gezi Parkı hükümeti devirmek için dış güçlerin yaptığı bir oyun, darbe teşebbüsü diyor' diye devam ediyordu.
Oysa Öcalan da Gezi'yi Paris suikastları ile birlikte değerlendirdiğini söylemiş, 17-25 Aralık için de net şekilde darbe tanımında bulunup 'Bu darbe ateşine odun taşımayız' diye konuşmuştu. (Malum medya bu ilk açıklamayı özellikle gömdü.)
Sabrı taşan Bayık karşılanmayan iki beklentiden bahsediyor. İlki Öcalan'ın müzakere şartlarının oluşturulması. Diğeri ise yerli/yabancı gözlemci bir heyetin kurulması...
Meclis'ten Çözüm Süreci yasası geçmişken, sekreterya, gözlemci kurul, heyetlerin çeşitlenmesi gibi adımlar için son aşamaya gelinmişken, her nedense Kandil'in tahammülü tükeniyor ve 6-7 Ekim yaşanıyordu.
O Kandil ki Türkiye'yi terk etmek için iki yıl bile bize yetmez demişti.
Bayık İmralı'ya giden heyet konusundaki sıkıntılardan bahsederek zayıf içeriği tahkim etmeye çalışıyordu. Oysa Öcalan bu konu için de 2013 ağustosunda Demirtaş'a 'Bunları önemsemeyin, teferruatlara takılmayın, büyük resme bakın, önemli olan sürecin ilerlemesidir' demişti.
Demirtaş bir soru üzerine de yaklaşan yerel seçimlerde hükümet karşıtı cephede yer almayacaklarını da ifade etmişti o söyleşide...
Diyelim ki, ülke Çözüm Süreci'nin başlamasından beri Paris suikastlarını, İmralı zabıtları provokasyonunu, Gezi ve 17-25 Aralık darbelerini hiç yaşamadı. Diyelim ki iki seçim öncesi yaşanan olağanüstülükler tefferruattı. Ve diyelim ki 30 Eylül'de açıklanan Demokratikleşme Paketi'nin, Çözüm Süreci yasasının hiçbir anlamı yoktu...
Hükümetin Kobani hassasiyetini geç fark etmiş olması ve adımlarda 'yavaş' kalması, Kandil'in barış masasını tekmelemesini, çekilme dahil hiçbir sözünü tutmamasını, 6-7 Ekim ayaklanmasını açıklıyor mu?
İran her ay düzenli bir şekilde bir düzine PEJAK'lıyı idam ederken sabrı tükenmeyen Kandil, yüz yıldır Dersim dahil Kürt sorununun müsebbibi ulusalcılara gösterdiği muhabbetin binde birini hükümete gösterse 50 insanımız hayatta olmaz mıydı?
Kandil'in ya aklı karışık, ya da aklımızla alay ediyor.
Öcalan 6-7 Ekim olayları öncesinde şu açıklamayı yapmıştı.
'Kobani kuşatması sıradan bir kent kuşatması olmanın çok ötesinde, sadece Kürt halkının demokratik kazanımlarını hedeflemekle kalmayıp Türkiye'yi de yeni bir darbe sürecine sokacaktır. Bu katliam girişimi amacına ulaşırsa hem süreci sonlandıracak, hem de yeni ve uzun sürecek bir darbenin temellerini atacaktır.'
Aynı uyarıyı HDP'nin İmralı kanadından Sırrı Süreyya Önder de tekrarladı, 'Darbe mekaniği işliyor' dedi...
Önder bunu söyledi diye sadece sol mahalleden değil, Ahmet Hakan'dan bile zılgıt yedi, Bayık'a şikayet edildi.
Peki, Öcalan'ın uyarı, Bayık'ın da tehdit olarak ifade ettiği, malum medya ittifakının da gizleyip demokratik tepki diye güzellediği bu darbeyi kim nasıl yapacak?
İçsavaşı kim çıkaracak?
Açıkça PKK üzerinden bir içsavaş/darbe tehdidi yapıp, sonra bunun öznesini gizlemek, yaşanacak her şeyin sorumlusunun da her halükarda hükümet olacağı kampanyasını yapmak gerçekten maharet isteyen bir davranış...
Medya üzerinden sürece karşı ahlaksız bir muhasara var; barışı önceleyen linç, savaşı körükleyen baştacı ediliyor. Utanmadan da diktatörlükten, düşünce ve ifade özgürlüğünden bahsediyorlar sonra.
Süreç en ciddi krizini yaşıyor. Darbe/iç savaş kıskacında barış iradesi boğulmaya çalışılıyor.
Kanımca bu kriz de aşılacak ve yola daha sağlam çıpalarla devam edilecek. Yoksul Türk ve Kürt gençlerimizi bu kötücül ejderhaya artık kurban vermeyeceğiz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları






























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019