Markar ESAYAN
Türkiye’yi bir içsavaş ile korkutma meselesi, bence hiç de tesadüfi olmayan şekilde üç seçim öncesinde, ama özellikle 17/25 Aralık darbesi başarısız olup da 30 Mart seçimleri başarıyla geçilince gündeme sokuldu.
Türkiye solundan gelip liberalliğe ihtida etmiş bazı “jiletçi aydınlar” Sayın Erdoğan’ı içsavaş ile tehdit etmeye başlamışlardı.
Konuya devam etmeden, Türkiye’deki ideolojileri evrensel bağlamlarından farklı değerlendirmek gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Sosyalizmin, komünizmin, liberalizmin, sekülerizmin, çevreci hareketlerin, dünya bağlamında da ciddi sorunları vardır ama Türkiye’deki versiyonlarına daha farklı bir bağlamda bakmak gerekir.
Bunlar, İslamcı Sultan Abdülhamid karşısında ilk ittifaklarını 1908 öncesinde yapmışlar, türlü “Jön” versiyonları ile ülkeyi modernleştirmek, Batıcılaştırmak istemişlerdi. Din, çok etnisiteli yapı ve geleneksel yaşam biçimleri imparatorluğun çöküşünün nedenleri olarak gözden düşüyordu. Bir mühendisliğin kendilerini fethettiğini anlamaktan uzaklardı.
İttihat, ipleri eline aldıkça daha da sertleşti ve radikal pozitivizmin kucağına düştü. Öyle ki, anayasal vatandaşlığa dayalı Osmanlıcılığı savunan kesimleri dahi içinde barındırmadı ve karanlık yöntemlerle İttihadı tam bir monolitik yapıya dönüştürdü.
Öyle ki, Batı kaynaklı olup ülkeye sirayet eden bu ideolojilerin yerli versiyonları, ülkede iktidar kurgusunun aparatları haline geldi. Halk bilançonun eksi tarafında bırakıldı.
Hemen Gezi krizinin öncesinde dönemin AK Parti İstanbul İl Başkanı Sayın Aziz Babuşcu, bu temel çelişkiyi/gidişatı öngörmüş ve çok tepki çeken bir açıklama yapmıştı. Babuşcu sanırım “kral çıplak” demişti ve söyledikleri bir bir çıktı. Şöyle diyordu:
“10 yıllık iktidar dönemimizde bizimle şu ya da bu şekilde bizimle paydaş olanlar, gelecek 10 yılda bizimle paydaş olmayacaklar. Onlar da şu ya da bu şekilde her ne kadar bizi hazmedemeseler de; diyelim ki liberal kesimler, şu ya da bu şekilde bu süreçte bir şekilde paydaş oldular ancak gelecek inşa dönemidir. İnşa dönemi onların arzu ettiği gibi olmayacak.”
Öngörü doğruydu, çünkü işaretlerini veriyordu. Erdoğan ve AK Parti, kendilerine tanınan sınırlı alanın dışına taşarak ülkedeki iktidar denklemini halkın lehine yapısal olarak değiştirdikçe, elit yelpazede huzursuzluk artmıştı.
Babuşcu’nun sözleri, içe kapanmak, çoğulculuktan vazgeçmek ve çeşitliliğe savaş açma niyeti olarak çarpıtıldı. Oysa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Hangi partiden olursa olsun 550 yerli ve milli milletvekili olsun” sözündeki vurguydu o: “Bu ülke yerinden, kendi insanları tarafından yönetilsin. Ülkeye istikameti mühendislikler değil, kendi insanı versin.”
Türkiye 10 yıllık bir silkinme sürecinden sonra bu ihtiyacı derinden hissediyordu.
“Yerli ve milli” kavramlarının aldığı saldırı da bir simülasyonun sonuna gelindiğinin farkına varılmış olmasındandı.
Şimdi Sayın Erdoğan’ı yine “kan/içsavaş” ile tehdit ediyorlar. Çünkü Yeni Anayasa ve Başkanlık bu reformların kurumsallaşması anlamına geliyor. Bu olduğunda tarihi tersine çevirme ümitleri hiç kalmayacak.
O zaman belki Doğan görünümlü Şahinlerden kurtulup, çeşitli ideolojilerin gerçek temsilcileri ile tanışabileceğiz.
Tabii artık dünyada ideolojilerden hâlâ bahsediliyor olursa…
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019