Murat Sevinç
Pencereden bakıyorsunuz. Karşı binanın ışıkları yanıyor. Bir de hoş koku var, biber patlıcan kızartması sanki. Mis gibi. Bu mevsimin en güzelleri. Siz hangi yağı kullanıyorsunuz? Komşunun markasını deneyeceksiniz bir dahaki sefere. Komşu biraz nemrut ama iyi insan sayılır aslında ve kızartmayı güzel yapıyor Allah için.
Cezaevindeler.
Bu yaz sivrisinekler bir acayip hakikaten. Dış güçler mi, Soros mu, marjinaller mi, kim yetiştirip saldıysa bunları memleketin üzerine, fena ısırıyorlar insanı. Şu tabletlerden mi kullansanız. Ya da hani sinekler üzerine yapışınca cızırtı çıkaran, pavyon ışıklı aletlerden. Onların ışığı da pek alem. Salatayı hazırlarken düşünün bunu.
Cezaevindeler.
Sabah kahveyle gazete keyfi de kalmadı artık. Hepsi birbirine benziyor. Yine de bir iki alıyorsunuz, yaz aylarında fotoğraflar şenlikli oluyor. Bir de şehir eklerini seviyorsunuz. Kahvenizi içerken. Balkonda mı? Kışlık balkonu halı ve leğen koymak için pimapen yaptınız, tadı kalmadı. Sigara da içemiyorsunuz artık. Çocuk sigaraya mı başladı? Hay Allah. Neyse, haftaya yanınıza gelecek nasıl olsa. Sigara böreği yapıp içmemeye ikna eder hatta bunun şakasını da yaparsınız kerataya.
Cezaevindeler.
Bir yandan da yaz sonunu düşünüyorsunuz. Zamlanmış gaz. Zamlanmamış da, fiyat ayarlaması yapmışlar, öyle diyorlar. Döviz de artar mı ki? İçiniz dışınız döviz oldu, siz de haklısınız. Yaz gibisi yok. Oh püfür püfür. Hatta belki bu yıl yazlıktan biraz sağa sola da kaçarsınız. Pansiyon pahalı tabii ama eş dost ne güne duruyor. Ekim gibi dönmek gerek. Kasım da olabilir. Aslında bir soba kurup yılbaşını şurada geçirseniz. Arkadaşlarınızı da çağırıp şöminede sucuk yaparsınız. Geçen yıl evdeydi. O da güzeldi ama. Aman canım, zaten önemli olan hep birlikte olmak değil mi? Ne şarkılar söylemiştiniz birlikte. Eyyyy özgürlüüük, karlı kayııın ormanındaaaa… İki kadehten sonra, odam kireç tutmuyor mu, yoksa Müzeyyen mi? Eh, söyletir tabii. Bana bak, acaba yazlığa bir ara verip Erçetin konserine mi gitseniz? Güzel sesi var kadının Allah için.
Cezaevindeler.
Önümüzdeki yıl şu verandayı yaptırsanız. Fakat yurt dışı tatiline gideceksiniz ocakta. İkisi aynı anda olur mu ki? Zor. En iyisi yurt dışına gitmek. Paraları nasıl da değerlendi şu dış güçlerin. Dert bitmiyor ki. Vize sorunu desen ayrı bela. Topraklarını yiyeceksiniz sanki burnu büyüklerin. Şeytan diyor ‘gitme’ ama değişiklik oluyor işte. Irkçılık var tabii oralarda. Metroda nasıl küçümseyerek baktı o kibirli herif geçen sene. Sanki Suriyeliyiz! Rahatsızlık görmemiş bunlar. Fakat var bir ırkçı tarafları hakikaten. Yine de gidiyor işte insan. Ocak ayı biraz daha tuzlu tabii, eh herkesin çocuğu tatile giriyor.
Cezaevindeler.
Aslında kayağa da gidebilirsiniz. Daha ucuz. Yok hayır İsviçre değil, Palandöken filan. Kars da güzelmiş. Gerçi Kars’taki pist biraz kısa galiba. Gidenler söyledi. Fakat otel konforluymuş, gidilir kalınır dediler. Memleket gibisi var mı? Dört mevsim. Kayak yap, dalış yap, yüz, yürü… Nerede var böyle bir çeşitlilik ama kıymet bilen yok işte. Mahvettiler doğayı. Kuzenlerle birlikte gidersiniz belki bu kez. Ya da onlarla bir sonbahar tatili de olur. Yıllar kaçmıyor ya. Bu yıl olmadı, bir sonraki yıl.
Cezaevindeler.
Komşunuzun köpeği yine mi saksılara dadandı. O kadar uğraş didin, it gelsin çiğnesin. Başınıza ağrılar giriyor. Dün hava iyice boğucuydu haklısınız. Son üç asrın en sıcak yazı diyorlar. Neyse ki evde klima var. Aslında her odaya koysanız olurmuş, fakat bu kez de hasta eder insanı. Haklısınız, şu havada klimasız nasıl nefes alır insan. Geline söylediniz ama hiç aldırmadı değil mi? Sağlıksız buluyormuş, bak sen. Ukala fakat yeni nesil hep böyle. Belki önümüzdeki yaz onların evine de bir klima hediye edersiniz, mecbur kalırlar.
Cezaevindeler.
Var mı çocuk, torun gibisi. Allah ayırmasın. Sizde iki kız torun mu var? Bir de yetişkin erkek, öyle mi. Fakat kız çocuğu gibisi yok hakikaten. Oğlanlar gibi değil, onların her çağı güzel ve sevimli oluyor. Hele sabahın köründe odanıza gelip boynunuza sarılmaları yok mu, dünyaya değer.
Cezaevindeler.
Erkek torun üniversite sınavına mı girdi bu yıl, hadi hayırlı olsun. İnşallah tıp olur. Beyaz önlük içinde. Lise mezuniyeti hediyesini aldınız mı? Bir şey beğenmiyor, evet, ama olsun yine de bir şey almak gerekir. Alın, bayramda verirsiniz. Yok hayır, Kurban Bayramı’nda canım. Ramazan geçeli çok oldu. Ne çabuk geçiyor zaman hakikaten. Daha ne olduğunu anlamadan, bir bakmışsınız bayram gelmiş. Yılbaşı kovalıyor. Süsleri sökmeden bahar. Ardından yaz. Otuzundan sonra hızlandı. Ellisini geçince tutabilene aşk olsun. Nasıl geçiyor zaman. Nasıl geçiyor. Hiç anlamıyorsunuz. Zaman.
Cezaevindeler.
Demişlerdi ama zamanında. Belli bir yaştan sonra tutamıyorsun günleri, diye. İnsan gençken pek anlamıyor bu uyarıları, bir kulaktan girip diğerinden çıkıyor. Bak şimdi, evin önündeki arabanın üzerine kuş pislemiş. Kahretsin. Güneşe koysanız kavruluyor. Ağaç altına çekince kuşların marifeti. En iyisi sonraki yaz bir branda çekin üzerine. Dört demir kaynatsanız, üzerine yeşil renkli çadır kumaşı. Neden bugüne dek düşünmediyseniz sanki böyle basit bir çözümü. Koşuşturmadan hep, vakit mi kalıyor!
Cezaevindeler.
Allah bilir siz onu yapınca belediyeden zabıta damlar. Kaçak inşaat var diye. Geçen yıl komşunun başına geldi ya. Adamcağız ardiye kapısı yaptı diye az kalsın hapse girecekti. Böyledir bizim memleketin işi. Bir çivi çak, başında biterler. Kanun var nizam var.
Cezaevindeler.
Bu yıl bamya harika hakikaten. Sırf bamya için yaşanır memlekette, diyorsunuz. Haklısınız. Fasulye, bamya, patlıcan, kabak… Yan yana dizip sergiliyorlar pazarda, tablo gibi. Pazar gezmek nasıl zevkli bir şey. Balkona yerleştirdiğiniz saksılardaki sardunyanın tohumunu da mı pazarda bulmuştunuz? Yok hayır, Eminönü’ydü galiba. Kurukahveci’ye gitmeden hemen solda. Arada bir gidip yürüyorsunuz hâlâ o güzel sokaklarda. Ara sokaklarda yürüyüp baharat koklamak ne güzel. O anlarda hiç ölmek istemiyor değil mi insan, siz de haklısınız!
Cezaevindeler.
Siz çocuğunuzun mezuniyetine mi gittiniz? Nasıl gurur verici bir andır kim bilir. Fotoğraf çektirseydiniz bolca. Üç beş yıl sonra tarihini hatırlamazsınız. İnsan hatırlayamıyor bazen, ne zamandı, kaç yıl geçti. Kaç yıl geçti. Kaç ay. Kaç gün. Yüzlerce mi? Günlerin hayhuyu içinde unutuyorsunuz. Ne zamandı? 2016 mı? Yok hayır 2015’ti sanırım. Arada bir yıl var ama. Neyse, ne fark eder, tatili konuşalım şimdi. Mezuniyet sonrası nereye gideceksiniz? Daha planlamadınız mı? Neyse, zaman var neyse ki. Zaman var. Bugün olmazsa yarın yaparsınız.
Cezaevindeler.
Pencereden bahçeye bakıyorsunuz…
Biri elinden tutmuş çocuğunun. Biri sivri biber almış, canı menemen çekti belki de. Biri üç yıldır aynı pantolonu giyiyor. Cenazesi var galiba komşunun. Neyse ki güzel zaman geçirdi annesiyle. Çok ilgilendi. İlgilenebildi. Üst kattaki şarkı söylüyor mutfakta. Yandakinin bebeği ağlıyor. Kavun kokusu geldi bir yerden. İyisi mi gidip alın hemen, dikkat edin kelek olmasın. Soğutup ailece yersiniz. Yaz bitmeden daha çok alınır. Neyse ki her yaz yetişiyor şu kavunla karpuz. Yaşayıp gidiyorsunuz. Buna da şükür…
Cezaevindeler.
Yalnızca muhalif oldukları için, cezaevindeler. Herkesin bildiği, bilenlerin büyük çoğunluğunun bilmiyormuş gibi yaptığı gerekçelerle. Dört duvar arasında. Yıllardır. Kaç mevsim. Kaç yağmur ve kaç gün doğumu. Kaç gece ve gündüz. Kaç akşamüstü. Pencereden avluya bakıyorlar.
Önümüz sonbahar. Pardösü mevsimi…
Yazarlar
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
24.07.2025
7.07.2025
4.06.2025
1.06.2025
18.05.2025
10.05.2025
1.05.2025
22.04.2025
24.03.2025