Namık ÇINAR
Çürüme ve kokuşmanın hangi safhasındayız, biliyor musunuz?
Artık iş arayanlara, piyasada “ücretsiz çalışma” önerisinde bulunmaya da başladılar.
“Evde oturacağına gel çalış, hem böylece paslanmamış da olursun!”
“Ama para yok!”
Kölelere bile bakma yükümü vardı.
Bunda o da yok!
Öyle bir dönem ki; görgüsüzlük sarayının, tanesi yetmiş beş bin liradan alınmış koltuklarıyla, on bin liradan takılmış akıllı klozetleriyle simgeleşerek anılacağı bir dönem, bu dönem!
Keşke o akıl, klozetlerde değil de beyinlerde olsaydı.
Dolapdere’nin çakma 16. Louis’i, Fransız sarayıyla yarışırken, hem kendi Bastille’inin duvarlarını örüyor, hem de kendi 1789’unu hazırlıyor.
Şimdi de kalkmış, istesek de istemesek de bize zorla Osmanlıca öğretecekmiş.
Bir taraftan da 17/25 Aralık yaklaşıyor ya; ona illüzyon da lâzım tabii.
Ceddimizden kopmuşmuşuz.
En hayırlı evladın bile kendi ebeveyn mezarlarını ancak helâ mermerinden yaptırdığı bir kültürde, beş yüz sene önceki mezar taşlarını okuyamıyormuşuz.
İslâm âleminin el yazma eserlerinde neler var, neler yok, bilmiyormuşuz.
Ömer Seyfettin’i dahi okuyup anlayamıyormuşuz.
Ömer Seyfettin’i okumadığı nasıl da belli. Bi’kere o milliyetçi ve Türkçecidir. Osmanlıcanın ağdalılığından uzaktır.
Çoğu eski eser, Latin harfleriyle yeniden basılmıştır; gelgelelim yüzüne bakan yok!
Namık Kemâl’in “İntibah” romanı kitapçı raflarında öylece tozlanıyor. Alıp da okuyan mı var?
Kaldı ki, Osmanlıca diye ayrı bir dil de yoktur.
Dense, dense, Arapçanın kültürel sömürüsüne uğramış, zulmünden geçmiş Türkçeye Osmanlıca denir.
Türkçenin, Arap harfleriyle yazılmış ve çok sayıda Arapça,Farsça sözcükle virüslenmiş hâlidir.
Zaten amaç da dinseldir.
Osmanlıca görüntüsü altında, yaygınlaşan Arap alfabesine aşinalığı artırarak dinî metinlere erişimi kolaylaştırmak ve Arap kültürünü yeniden ihya etmektir.
Türk halkının ise, Arapça okuma yazma öğrenip de o kültürden alacağı hiçbir şey olamaz.
Dünyanın en geri kalmış toplumları olan Arapları bile kurtaracak olan, o zihin dünyasından çıkmaktır.
Eski çağların görkemi, sonucu değiştirmez. O coğrafyanın insanları bugünkü geri kalmışlığın bedelini çok ağır öderlerken; Irak’ın ve Suriye’nin, Mısır ve Libya’nın ve daha başka diyarların akıbetleri ortada iken, bizi de o bataklığa doğru sürüklemek, düşmanına bile yapılmayacak bir aymazlıktır.
Bu topluma Arap kültürünü dayatan, Arap milliyetçisidir. Türk halkının, Arap değerleriyle asimile olmasına hizmet için çalışıyordur.
Üstelik daha düne kadar “dil bilmeye ne lüzum var, benim yaptığım gibi tut bir tercüman, olsun bitsin” diyerek dil bilmeyi küçümseyenler; şimdi tutturmuş, mezar taşı okusunlar diye yirmi milyon çocuğu Arapçaya zorluyorlar.
Dil eğitimi bunu için mi önemlidir; yoksa G-20 veya AB toplantılarında yahut her türlü uluslararası ilişkide, dil bilmemek yüzünden dut yemiş gibi susup da gözlerini kaçırmamak için mi önemlidir?
Çağdaş dünya Mars taşlarını okumaya çabalarken, sizin şu çocuklarınıza reva gördüğünüze bir bakın!
Sizdeki bu kafa, gelecek nesillerin yeryüzünün marabası olacağını daha şimdiden gösteriyor.
Bu projenin içinde, Arapça dersi vermeleri için Suriyeli göçmen potansiyelinden yararlanmak gibi hinlikler de var mı, yok mu; onu da göreceğiz yakında.
Hattâ bana kalırsa, dünyaca ünlü piyanistimiz Fazı Say’ı engellerlerken, yetenekli olduğundan kuşku duymadığım Suriyeli bir gencin önünü kesen suları durdurmak da, o sempatinin eseridir.
Sonuç olarak, çoğu konuda olduğu gibi bu tasarıyı da “Şeriat Devleti” kurma özlemlerinin bir “pazıl”ı gibi değerlendirmek gerekir.
Zenginlerin Robin Hood’u belki bunu başaramayacak, ama korkarım çok zarar verecek.
Türkiye’nin toprağı ve halkıyla yetinmekle doymayan bu zihniyetin, heves ettiği “Yeni Osmanlıcılık”la, aslında parçalanmanın sürmesine önayak olduğu bakalım ne zaman görülecek!
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016