Ümit KIVANÇ
16 yaşında tutuklanan ve 24 yıldır cezaevinde yatan Serhat Tuğan'ın hikayesini lütfen okuyun. Hepimizi alıştırdıkları bu rezaletlerle mücadelenin gerekliliğine dair duygunuzu, azminizi yitirmemek, kanıksamamak, umursamazlığa düşmemek için okuyun.
Bir SHP milletvekilinin Türkiye'de “Kürt sorunu” olduğunu, “Kürtlere baskı yapıldığını” yüksek sesle dile getirmesi üzerine Meclis'te olaylar çıkmıştı. Henüz yılın ilk günlerinde. Üç ay sonra, Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Topluluğu'na tam üyelik başvurusu yapacaktı. Beren Saat dört, Kıvanç Tatlıtuğ beş yaşındaydı. Devlet, yeni yetme bir Kürt gencini hapse koydu.
Bir yıl sonra Berlin Duvarı, ondan da bir yıl sonra Doğu Bloku, Sovyet egemenlik sistemi yıkıldı. Soğuk Savaş bitti. Hapishane duvarlarına bir şey olmadı. Onlar sağlamdı. Turgut Özal cumhurbaşkanlığını 12 Eylül'ün liderinden devraldı.
Serhat hapisteki birinci yılını doldurur ve bu saçmalığın bir an önce sona ermesini ümit ederken dünyaya gelen Thomas Müller, genç takım aşamalarını geçip Alman millî takımının yıldızı olacaktı. Müller takım arkadaşlarıyla birlikte Dünya Kupası'nı kaldırdığında saçmalık, acımasızlık ve gaddarlığa dönüşmüş olacak, yirmi altıncı yılını geride bırakacaktı.

Serhat Tuğan, 16 yaşında tutuklandı. Tam 24 yıldır cezaevinde...
18 yaşındaki Kürt delikanlısı sırtını taş duvara verip iç geçirdiği bir sırada Saddam Hüseyin Kuveyt'i işgal etti, Körfez Savaşı başladı. Bu savaşlar hapistekileri öldürmüyor, kurtarmıyordu. Fakat Saddam, Halepçe celladı Saddam'dı; delikanlı mutlaka kulak kesilmiştir Körfez'den gelecek habere. O iç geçiredursun, Türkiye'ye özel televizyon geldi.
2932 sayılı kanunu kimse numarasıyla bilmezdi. Halbuki, hapiste üçüncü yılına giren delikanlıyla yanıbaşındakiler için bu kanun pek tanıdık bir zorbaydı. Kanun kaldırıldı, Türkiye'de “Türkçe dışındaki dillerde” konuşmak ve şarkı söylemek yasak olmaktan çıktı. Delikanlı, bir ihtimal, “belki ben de buradan çıkarım” diye umutlanmış olmalı. Seçim sonucunu heyecanla beklemiş olmalılar. DYP (Süleyman Demirel) % 27, ANAP (Mesut Yılmaz) % 24, SHP (Erdal İnönü), % 20,75, RP (Necmettin Erbakan) % 16,9 almışlardı.
Michael Jackson, 1992 yazında, Avrupa, Güney Amerika ve Asya'yı kapsayan bir süper turneye çıktı. Haziran'dan Ekim'e, dört-beş ay oradan oraya dolaştı. İstanbul'a da geldi. Hakkındaki suçlamalar, uyuşturucular, sağlık durumu... stres pop yıldızını, hasret Kürt gencinin anasını boğuyordu.
1993 yılının ilk gününde, yılların Çekoslovakya'sı, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya diye ikiye bölündü. Eritre bağımsız devlet oldu. Bir yıl sonra da Abhazya, Gürcistan'dan ayrılıp bağımsız olacaktı. Birleşmiş Milletler'in Viyana'da düzenlediği Dünya İnsan Hakları Konferansı'nın hapisteki delikanlıya yararı dokunmadı.
1994'te Serhat 22 yaşındaydı ve kendisinin farkında bile olmadığı bir tehlikeyle yüzyüzeydi: dışarıdakilerin dünyasına dair tasavvuru hakikatten kopabilirdi. Yaşantıları, ilişkileri, alışkanlıkları, kişilikleri altüst edecek yepyeni bir teknoloji hayata katılıyordu. Cep telefonları hızla yayılacak, her yere yayılacak, serilecek, yerleşecek, onsuz edilmez hale gelecekti.
Refah Partisi'nin seçimlerden birinci parti çıkması 1995'i hapisteki genç adama ne ifade etmiştir? Muhtemelen hiçbir şey. O karanlık, korkunç 1990'ların ortasıydı. Hapishanenin alternatifi ensene kurşun, boynuna satır, yol kenarına atılacak cesedin, asit kuyusu falandı. Kral JİTEM, kraliçe Tansu Çiller, kupa beyi Mehmet Ağar, maça papazı Teoman Koman'dı.
1996'da devletin kirli işlerinde kullandığı faşist örgütçü-militan Abdullah Çatlı, devletin kirli savaşında kullandığı paramiliter örgüt ve aşiret reisi Sedat Bucak ve devletin kimbilir hangi işlerini yürüten polis müdürü Hüseyin Kocadağ, kimbilir hangi yükseklerde uçarken, 200 kilometre hızla kamyona çarptılar. Susurluk'tan bütün memleket sathına, devletin kirli çamaşırları dökülmeye başladı. Askeriyenin nizamiyesine gelince durdu. “Yeşil” kod adlı katilin bu kadar sık anılması, cezaevi duvarlarının çevrelediği, değişmeyen, tazelenmeyen havayı daha boğucu hale getirmiş olmalı.
1997 yılının ilk gününde Pakistan'da, yıllar sonra Nobel Barış Ödülü'nü alacak olan bir kız çocuğu (Malala Yusufzay) dünyaya geldi. Devletin gadrine uğramış Kürt genci hiçbirinin umurunda mıydı, bilmiyoruz, muhtemelen değildi de; ama o yıl sinemacılar filmlerine şöyle isimler koymuşlardı: Bitmeyen Bekleyiş, Bizim Mesele, Dört Yanım Hüzün, Gecenin Çığlıkları, Günaydın Geceyarısı, Güneş Ağlıyor, Mektup, Ölmeye Yatmak... 28 Şubat musibeti de gelip çökmüştü memleketin üzerine.
Seçimden birinci çıkan partiyi (Refah) kapatan devlet (AYM), hapse attığı genç adama neler yapmaz? 1998'de Serhat, başını elleri arasına mı almıştı, çaresiz, donuk bir ifadeyle yere mi çömelmişti, kollarını kavuşturup, sigarasından derin nefesler çekebiliyor muydu? Fransa Dünya Kupası finalinde Brezilya'yı 3-0 yendi, Roberto Carlos ağladı.
1999'da Marmara Bölgesi'nde kasabalar, semtler, mahalleler yerle bir oldu. Depremin sarsıntısı da, felaketin ardından rezil rüsva olan devletin çökerken çıkardığı çatırtılar da, önce Gölcük'e, Yalova'ya, Adapazarı'na, sonra Düzce'ye akan sivil yardım selinin uğultusu da, Belgrad'a düşen NATO bombalarının sesi gibi, Serhat'ların koğuşlarına, hücrelerine ulaşmadı.
Serhat içeri alındığında henüz 16 yaşındaydı, Sevim Çağlayan'ı tanımıyordu muhtemelen, Yıldırım Gürses'i ve Leyla Gencer'i de. Müzik âleminden eksilenleri fark etmemiştir. Futbol oynar mıydı, o kısacık çocukluğunda, yeni yetmeliğinde? Beşiktaşlı Yusuf'u (Tunaoğlu) bilmesine imkân yoktu, yaşı tutmazdı. Ama şundan neredeyse emin olabiliriz: Devlet emri, medya eliyle linç edilen Ahmet Kaya'nın Paris'te düpedüz kahrından ölüşü onu sarsmış olmalıydı.
El Kaide'nin intihar eylemcileri 2001 Eylül'ünde New York'un İkiz Kuleleri'ne ve Pentagon'a uçakla daldığında dünya sarsıldı, cezaevinin rutini bozulmadı. Serhat herhalde akıl erdirmeye çalıştı olan bitene, hepimiz gibi. Biz birbirimizle konuştuk, o bizimle konuşamadı. Biz mesajlaştık, o yapamadı. Otuzuna geliyordu artık.
Süreyya Ayhan, kadınlar 1500 metrede ipi birinci olarak göğüsledi, Avrupa Şampiyonu oldu. Serhat o sırada bilmiyordu: Türkiye, en çok onların üzerine çullansa da, sadece Kürt delikanlılarının gençliğini çalmakla yetinecek bir devlet ve toplum değildi; Çankırı'dan binbir zorlukla çıkıp Avrupa şampiyonu olmuş kızını da elbirliğiyle harcayacaktı sonradan.
2003'te Hawaii Üniversitesi'nden bilim insanları, Jüpiter'in düzensiz bir uydusunu keşfettiler: Mneme. Bakışlarını uzayın derinliklerine dikmişlerdi. Serhat, parmaklıklar tarafından hunharca bölünmüş de olsa, ucundan kenarından bir avuç da olsa gökyüzünü görebiliyor muydu?
Microsoft Windows 98'i gözden çıkarırken, Mark Zuckerberg Facebook'u kurdu. İkisinden de habersiz ranzasına uzanmış yoksul Kürt genci hapse girdiğinde, bugünün dolar milyarderi Mark henüz dört yaşındaydı.
2005 yazı biterken, Katrina kasırgası Meksika Körfezi'ne kıyısı olan her yeri perişan etti. New Orleans'ın yoksulları daha büyük yoksulluğa düştüler. Kasırga bile yoksulu vuruyordu. Serhat mim koyardı buna.
Güneşin tam tutulduğu yıl, 2006'da, Jack Dorsey, sadece kendine özgü bir bilgilenme hattı olmakla kalmayan, insan davranışlarını da etkileyen Twitter'ı geliştirdi. Bu kısa haber-bilgi veya hal-hatır soruşturma mekanizması kısa sürede on milyonlarca insanı içine çekti. 34 yaşındaki Serhat'ı dışarıda bıraktı.
Harry Potter serisinin yedinci kitabı, 2007 yazının ortasında piyasaya çıktı. Dünya Harry Potter ile tanıştığında Serhat 25 yaşındaydı, şimdi 35 olmuştu. Birileri Yunanistan'daki ormanları yakmakla meşgûldü. Abdullah Gül'ün onca badireden geçerek ulaştığı cumhurbaşkanlığının Serhat'a yararı olur muydu?
2008'de, Türkiye'nin karayollarında 950 bin kaza birbiri ardına sıralanırken, devletin Serhat'tan çaldığı ömür yirminci yılını dolduruyordu. Kazalarda sona eren hayatlar sayılabiliyordu: 4236. Yaralanan da sayılabiliyordu: 184 bin. Serhat'tan çalınanı nasıl saymalı? “Yirmi” diye..?
ABD'de ilk siyah devlet başkanı Obama göreve başlarken, İzlanda'nın kadın başbakanı Jóhanna Sigurðardóttir eşcinsel olduğunu artık gizlememeye karar verdi. Irak'ta insanlar araçlara konan bombalarla, Türkiye'de madenciler grizu patlaması sonucu öldüler. Sıfırları atılmış YTL, Y'sini atıp yeniden TL oldu.
2011'in Kasım'ında NASA “Curiosity” (Merak) adlı kâşif robotu uzaya fırlattığında Serhat hâlâ, 16 yaşındayken devletin onu koyduğu yerde, demir parmaklıklar ardındaydı. 2012 yazının sonlarına doğru, Mars'taki bir kratere inen Curiosity gezegenin yüzeyini incelemeye başlarken Serhat 30'lu yaşlarını da geride bırakıyor, kırk yaşına giriyordu.
Burada kesiyorum. Bugüne gelmeyeceğim.
Niye?
Öyle!..
(Serhat Tuğan'ın mahkum edilerek hayatının karartılması sürecinin ayrıntılarını Milliyet'te Gökçer Tahincioğlu yazdı: “Bir çocuktan 'idamlık' yaratmak” [http://www.milliyet.com.tr/bir-cocuktan-idamlik-yaratmak/gundem/ydetay/2028324/default.htm]; lütfen okuyun. Hepimizi alıştırdıkları bu rezaletlerle mücadelenin gerekliliğine dair duygunuzu, azminizi yitirmemek, kanıksamamak, umursamazlığa düşmemek için okuyun.)
Ümit Kıvanç'ın kişisel blog'u: Riya Tabirleri
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
30.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
1.12.2024
15.11.2024
21.10.2024
7.10.2024
22.09.2024
5.07.2024