Yıldıray OĞUR
10 Ocak 2020’de ajanların küçük bir haber olarak verdiği "Gizemli bir virüs yüzünden Çin’in Wuhan şehrinde bir kişi öldü" haberinin üzerinden bir yıl geçti.
Bu yazı yazılırken dünyadaki ölü sayısı 1.961.987’ydi.
Bir kaç gün içinde bu sayı 2 milyonu geçecek.
Virüsü kapanların sayısı bu saat itibarıyla 91.5 milyondu.
O da bir kaç hafta içinde 100 milyonu aşacak.
Bu dehşet verici rakamlar yüzünden bütün dünya devletlerinin bir numaralı gündemi ve işi tek çare olan kitlesel aşılama.
Bu yüzden, yakın tarihinin en büyük olaylarından biriyle sarsılan ABD’de, 20 Ocak’taki devir teslim töreni öncesi ölüm tehditleri alan 78 yaşındaki Biden, kameraların önüne bir hastanede çıktı ve üç hafta sonra ikinci doz Pfizer/ Biontech aşısını oldu.
Herkesin merak ettiği Kongre baskını ile ilgili sorulara kısa cevaplar verirken, esas olarak aşı üzerinde durdu.
ABD Başkanı dışında geçen hafta 94 yaşındaki İngiltere Kraliçesi Elizabeth ve eşi Prens Phillip de aşı oldular. Papa da aşı olacağını açıkladı.
Hepsinin tercihi Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın hakkında "yeni teknoloji, etkileri belirsiz" dediği en son Time’a kapak olan Rizeli Özlem Türeci ve İskenderunlu Uğur Şahin’in aşısı.
ABD Kongresi bile basılsa dünyanın bir numaralı konusu hala salgın ve aşı.
9 Aralık günü İngiltere’de 92 yaşındaki Margaret Keenan’ın aşı olmasıyla başlayan kitlesel aşılamalar 44 ülkede sürüyor ve bu yazı okurlara ulaştığında aşı olanların sayısı 30 milyonu geçmiş olacak.
Nüfusa göre aşılamada en hızlı giden ülke İsrail. 1 milyon 870 bin aşıyla ülke nüfusunun şimdiden yüzde 20’sini aşılamış İsrail. Daha hızlı aşılama için arabalı aşı merkezleri bile kurulmuş.
Tabii bu parlak sağlık hikayesinin karanlık yüzü yanı başlarındaki Filistinlilere bu aşılardan düşmemesi.
İsrail’i BAE, Bahreyn gibi zengin Körfez ülkeleri izliyor. Ardından İngiltere ve ABD geliyor.
Koronavirüs performansı yüzünden imajı yerlerde sürünen Boris Johnson, şimdiden 2 milyon 843 bin İngiliz’i aşılatarak takdir kazandı.
Bu, AB ülkelerinin 3 milyon 213 bini geçen toplam aşılama sayısına yakın.
Avrupa’da Arnavutluk, Bosna ve Belarus dışında bütün ülkelerde kitlesel aşılama sürüyor.
En hızlı ülkeler salgının en kötü vurduğu İspanya ve İtalya.
Onları Almanya, Danimarka ve Slovenya izliyor.
Fransa’da 200 binlere henüz varan aşılamanın yavaş gitmesi, Macron’un kamuoyu önünde hükümeti uyarmasına neden oldu.
Sadece Avrupa’da değil, BAE ve Bahreyn dışında Suudi Arabistan, Bahreyn, Umman, Kuveyt, Katar’da da aşılama hızla sürüyor.
Amerika kıtasında ABD’de aşılananların sayısı 10 milyona yaklaştı. Arjantin, Şili, Meksika, Kanada ve Kosta Rika’da aşılama başladı.
Alaska’dan bile dün kızaklı aşılama ekipleri görüntüleri geldi.
Kendi aşıları olan Rusya’da 1.5 milyon, Çin’de 9 milyon kişi aşılandı.
Afrika’da ilk kitlesel aşılanmanın başladığı ülke Gine oldu. Gine Rusya’dan aldığı aşıları halkına uygulamaya başladı. Diğer ülkeler de Çin ve Avrupa’nın vaat ettiği aşıları bekliyor.
Aşı konusunda daha ağırdan hareket eden ülkeler Güney Kore, Japonya, Yeni Zelanda, Malezya ve Avustralya’nın haklı bir gerekçesi var.
Bu ülkelerde salgın kontrol altına alınmış durumda.
Buna rağmen aşılarını aldılar ve takvimlerini oluşturdular.
Japonya 130 milyon vatandaşının 60 milyonuna yetecek kadar doz aşıyı Pfizer/Biontech’ten, 60 milyonunu AstraZeneca’dan ve 20 milyonunu Moderna’dan aldı.
Önce Mart sonu sağlık çalışanları, daha sonra öncelikli olarak 65 yaş altı 30 milyon Japon aşılanacak
Koronavirüs vaka sayısını sıfırladığını açıklayan Yeni Zelanda, 5 milyon nüfusunun 3 katına yetecek kadar aşı depolamış durumda.
750 bin kişiye yetecek kadar aşıyı Pfizer’den, 4 milyon kişilik AstraZeneca’dan, 5 milyon Novavax ve 5 milyon da Jansen’den aşı aldılar.
Önce sınır görevlileri ve sağlık çalışanları, yılın ikinci yarısından itibaren de halk aşılanacak.
31 milyon nüfuslu Malezya da nüfusunun yüzde 40’ı için aşıları Pfizer/Biontech ve AstraZeneca’dan aldı.
Şubat ayında aşılama başlayacak. Geri kalan aşılar faz deneylerinin sürdüğü Sinovac, Cansino and Gamaleya’dan tamamlanacak.
Koronavirüsü yaygın testle kontrol altına alan Güney Kore de nüfusunun yüzde 90’ının ihtiyacını karşılayacak kadar aşı almış bekliyor. Şubattan itibaren aşılama başlayacak.
Alınan aşı sayısı, aşı takvimi gibi tüm bu bilgileri bu ülkelerin sağlık bakanlıklarının sayfalarına girip okumak mümkün.
Şu anda dünyada toplamda ve günlük vaka sayısında ilk 10 ülke içerisinde olup aşılamanın başlamadığı üç ülke var: Hindistan, Brezilya ve Türkiye.
1 milyar 400 milyon insanın yaşadığı Hindistan’da dev bir operasyon gerektiren aşılama Cumartesi günü başlayacak.
5 milyon doz aşı şimdiden uçaklarla şehirlere dağıtıldı.
İlk altı ayda 300 milyon kişinin aşılanması hedefleniyor.
Hindistan, kar amaçsız aşı olarak piyasaya sürülen Oxford’un geliştirdiği AstraZeneca aşısından doz başı 2.5 dolara 100 milyon aşı satın aldı.
Koronavirüsten 8 milyonu aşkın insanın hastalanıp 200 bin kişinin hayatını kaybettiği, 210 milyon nüfuslu Brezilya’da ise bütün komşu ülkelerde başlayan aşılamanın hala başlamaması büyük tepkilere, sokak gösterilerine neden oluyor.
Beceriksizliğin sorumlusu olarak hastalığın varlığını zor bela kabul eden, aşı olmayacağını açıklayan, Çin’den alınacak aşıları veto etmeye çalışan popülist devlet başkanı Bolsonaro gösteriliyor.
Merkezi hükümet en son AstraZeneca’yla bir anlaşma yaptı 20 Ocak’ta aşılamanın başlayacağı iddia ediliyor ama henüz kesin bir tarih yok.
Bolsonaro’nun vetosuna rağmen Sao Paolo’nun yerel hükümeti Türkiye gibi Sinovac’ın CoronaVac aşısıyla anlaştı ve dün itibarıyla ülkenin sağlık kurumu Butantan Enstitüsü üçüncü faz sonuçlarını açıkladı. Aşı yüzde 50.4 etkili çıktı.
Asgarinin biraz üzerindeki bu sonuç Brezilyalıların kızgınlığını iyice artırmış durumda.
Brezilya, Twitter'ında "Bizi öldürmeyi durdurun" hashtagi birinci sıradaydı dün.
Ve Türkiye.
Türkiye aylardır dünyada toplam vaka ve günlük vaka sayısında ilk 10 ülke içinde.
Sadece önceki gün 10 bin kişi daha bu virüsü kaptı ve 174 kişi hayatını kaybetti.
Gecikilen her gün 10 bin insan daha bu virüsü kapıyor.
İngiltere’de Margaret Keenan’ın aşılanması üzerinden geçen bir ayda Türkiye’de en az 300 bin kişi daha koronavirüs oldu.
Yani en acele etmesi gereken, işi gücü bırakıp sadece bununla uğraşması gereken ülkelerden biri de Türkiye.
Ama Türkiye haftalardır esas mesele yerine gereksiz, anlamsız siyasi kavgalarla vaktini geçiriyor.
Önceki gün kabine yılın ilk toplantısını yaptı.
Toplantı 4 saat sürdü.
Toplantının sonunda kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan yarım saat konuştu.
Her şeyden bahsettiği konuşmasının en sonunda konuyu aşılara getirdi ve şöyle dedi:
"Türkiye, dünyadaki tüm aşı geliştirme ve üretim faaliyetlerini yakından takip etmekte, uygulama aşamasına gelen her ürünle ilgilenmektedir. Halihazırda Çin menşeli bir aşıyı bildiğiniz gibi ülkemize getirmeye başladık. İlk etapta 3 milyon doz aşı şu anda ülkemize geldi. Alman menşeli bir aşı ile ilgili anlaşmamızı da yaptık ama görüşmeler devam ediyor. Nihai kararı henüz karşılıklı olarak vermiş değiliz. Rus ve İngiliz menşeli açılarla ilgili gelişmeleri de takip ediyoruz. Ülkemize gelen aşıların kullanıma sunulabilmesi için gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına göre uygulamasına geçilecektir."
Tam burada "ki" diye cümlesini bağlayarak, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya döndü, "Sayın Bakan herhalde bu hafta sonuna kadar buna başlayacağız değil mi?" diye sordu.
Bakan da "Evet" anlamında başını salladı.
Cumhurbaşkanı "Perşembe ya da Cuma olur diyor. İnşallah belirlenen sıralamaya göre Perşembe ya da Cuma inşallah bu kampanyamız başlamış olacak. Tabii en önemlisi kendi aşımızı..." diyerek devam etti.
Bu diyalogdan 4 saatlik kabine toplantısında bu konunun konuşulup, netleştirilmediğini anlamak herhalde kötü niyetli bir yorum olarak kabul edilmez.
Daha önce bakanın "11 Aralık’ta başlıyoruz" diye tarih verdiği aşılama yarın ya da Cuma günü başlayacak.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bakan-asi-icin-tarih-verdi-11-aralikta-basliyoruz-41677372
Konuşmadan öğreniyoruz ki daha önce 500 bin doz alındığı açıklanan Pfizer/Biontech ile yeni aşılar için hala görüşmeler sürüyor ama nihai karar karşılıklı olarak verilmemiş durumda.
Rus ve İngiliz aşılarla ilgili gelişmeleri ise hükümet takip ediyor.
Yani pek çok ülkenin bir ay önce yapıp bitirdiği işleri, Türkiye bir ay gecikmeyle yapıyor.
Bir ay gecikmeyle anlaşmaya varsa da 82 milyona yetecek aşıyı, yaza kalmadan bulmak hiç kolay görünmüyor.
Elde var 50 milyon doz için anlaşıldığı söylenen Çin’den gelen 3 milyon CoronaVac aşısı.
Neyse ki şanslıyız! Brezilyalıların üzerinde yüzde 50.4, Endonezyalıların üzerinde yüzde 65 etkili olan aşı Türklerin üzerinde yüzde 92 etkili çıktı.
En azından bu aşıdan olacak 1.5 milyon şanslı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için iyi haber bu.
250 bin daha şanslı TC vatandaşı ise Pfizer/Biontech aşısından olacak.
Hazır aşı yok, vakit de çok, belki o 250 bin şanslı insan da artık kimsenin güvenmediği Milli Piyango’yla belirlenir.
82 milyonda ilk 1.5 milyona girme şansını yakalayacaklara,
Perşembe ya da Cuma günü, yüzde 50.4 ya da yüzde 92 etkili aşı...
Çıkmaz demeyin, şansınızı deneyin.
Belki de sıra sizde...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025