Akif BEKİ
İkinci yıldönümü 9 Temmuz’daydı. Ne bir basın toplantısıyla iki yılda neleri başardığı anlatılmış ne de kazanımları kutlanmıştı. Beklenmez miydi? Yadırgayıp eleştirmiştim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün, 21 Temmuz’da bu beklentiyi karşıladı. Cumhurbaşkanlığı sisteminin iki yılını değerlendirdi.
Kendi adıma, es geçilmemiş olmasını önemli buluyorum. Geç kalınması, hiç yerine getirilmemesinden iyidir.
Tek itirazım şu. Değerlendirme konuşması, daha çok yürütmenin performansı üzerinde yoğunlaştı. Cumhurbaşkanlığı hükümetinin icraatlarına odaklıydı.
Oysa sistemin iki ayağı daha var, yasama ve yargı. Yeni sistem yargıyı daha bağımsızlaştıracak, Meclis’i daha güçlendirecekti.
Yargı ve yasamanın yürütme üzerindeki denetimi nasıl işledi? Etkinleşti mi? Yasama faaliyeti, yürütmenin kontrolünden çıkacaktı, çıktı mı?
Hükümetten tasarı gelmeyecek, teklifleri milletvekilleri hazırlayacaktı, hazırladılar mı?
Yalnızca Cumhurbaşkanı’nın yemin ederek göreve başlamasının yıldönümü değildi. Cumhurbaşkanlığı sisteminin de başlangıç tarihiydi.
Yürütmenin performansı değerlendirildi. Ancak sistemin genel performansıyla ilgili bir değerlendirme yoktu.
Cumhurbaşkanı, 180 günlük eylem planındaki hedeflerin yüzde 93 oranında tutturulduğunu söyledi.
Sistem değişikliğiyle yasama, yürütme ve yargı erkleri arasındaki ayrımın da netleştirildiğini vurguladı.
Yani artık birbirlerinin alanına girmeyecek, yetkilerini gasp etmeyeceklerdi.
Ama kuvvetler ayrılığının, bu tür müdahalelerden kurtulduğunu gösteren örnekler sunmadı. Kıyaslanabilir somut verilerle ortaya koymadı.
Ölçü olacaksa, elimizde şöyle bir karne var... Üstünden iki yıl geçti. Ve AK Partili Rümeysa Kadak, önerdiği kanun tasarısının da soru önergesinin de sıfır olduğunu açıkladı. Yeni sistemde olması gereken zaten bu diye. Bu muydu peki?
Cumhurbaşkanı, çıkardığı kararname sayısını da bir performans göstergesi saydı.
Aynı gösterge, Meclis’in performansı hakkında bize ne söylüyor mesela?
Tek başlı yönetimin, hızlı karar alma imkanının avantajlarını nasıl yaşadığımıza dair örnekler verdi. Dezavantajları ne oldu?
Birinci yıldönümünde, sistemin aksayan taraflarını tespit için bir çalışma yapılmıştı. Özellikle Meclis’in zayıfladığı ve milletvekillerinin işlevsizleştiğiyle ilgili aksaklıklar giderildi mi? Bunlara da değinmesini beklerdim.
Gerçi, detaylandırmamakla birlikte aksayan yanları olduğunu kabul etti. ‘Saat gibi tıkır tıkır işlemediği’nin görüldüğü anlamına geliyor.
Hatta, millet memnun değilse “Her türlü değişime” kapıyı açık bıraktı. “Biz yaptık, en doğrusu bu” diye milletle inatlaşmayacakları sözünü de verdi.
Tarihi bir milattı. Bir devri kapatacak, yeni bir devir açacaktı. Sistem değişikliği, yıldönümü sessizce geçiştirilmeyecek kadar büyük bir hadiseydi.
Cumhurbaşkanlığı icraatlarının yanında, sistemin yasama ve yargıyla ilgili vaatlerinin de bilançosu çıkartılmalıydı. Ne kadarı gerçekleşti?
Eksikliklerine rağmen, iki yıllık muhasebesinin atlanmaması önemli.
Vesayeti bir daha geri dönmemek üzere bitirmekten faizle enflasyonu tarihe gömmeye uzanan vaatleri vardı.
Artık ‘dış güçler’ gibi mazeretler ileri sürmenin imkanı kalmayacaktı. Her alanda uçuşa geçilecek, güçlü Türkiye doğacaktı.
Cumhurbaşkanı’nın sonuç değerlendirmesini dinledik. Nihai değerlendirmeyi elbet millet yapacak, günü geldiğinde takdir notunu verecektir.
TRUMP'IN UYGULAMASINA BENZEMESİN DE
AK Parti, sosyal medyayı düzenleyecek teklifi Meclis’e ulaştırdı.
Trump da Twitter’la takıştığında bir hışımla kararname çıkarmıştı. Sosyal medya platformlarını, kullanıcılarının paylaşımlarına karışırlarsa sansürden, karışmazlarsa içeriğin kendisinden sorumlu tutacaktı.
Paylaşımın kendisine karşı mı, kendisinden yana mı olduğuna göre değişecek yani uygulama. Örnekte görüldüğü üzere temel sorun, maddelerde ne yazdığından ziyade, nasıl kullanılacağında.
Mahkemelerin erişim engelleme ve içerik kaldırma kararlarında şimdiden yaşanmıyor mu bu sorun?
Güncelliğini kaybedip kaybetmediği, bilinmesinde kamu yararı görülüp görülmediği kriteri, haberin kime yaradığına göre değişmiyor mu?
Kararlar, adamına göre yorumlanmasına dayandıktan sonra ha yeni düzenleme yapılmış ha yapılmamış. Ne fark eder!
Kötü örnek emsal alınmaz. Belirleyici olan, düzenlemenin metni değil Trump’ın izinden gidilip gidilmeyeceğidir.
Yazarlar
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞErdoğan’ın büyük siyasi gafı: “CHP Ankara merkezli siyaset yapmalı” 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025