Fehim TAŞTEKİN
“Dış müdahaleden azade egemen, istikrarlı, birleşik, güvenli bir Libya hedefini paylaşıyoruz.” Böyle buyurdu ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken. Ninni gibi! Müdahalelerle dünyaları kararmış dünyanın çocukları artık geriye yaslanıp bir ohh çekebilir!
Albay Muammer Kaddafi çürüdüğü yerden “Lanetimde boğulun” diyor olmalı!
Libya’da şöyle ya da böyle parmağı olan bir düzine aktör dün Berlin’deydi. Ocak 2020’den sonra ikinci Berlin buluşması.
Biden yönetiminin Libya dosyasına el atmasının ardından Almanlar da diplomasi cephesinde yeniden işe koyulmuştu. BM uhdesindeki yol haritasını ilerletmek üzere uluslararası alan biraz daha karıncalı.
Berlin’den önce, konferans sırasında ve çıkan bildiride 24 Aralık 2021’de öngörülen seçimlerin selameti için yabancı güçler ve milisleri çekilmeli mesajları verildi. Lafın büyüğü Türkiye’ye.
***
Yol haritasının tökezlemesinin yegâne nedeni yabancı güçler değil elbette. Kısaca meselenin röntgenini çektiğimizde ilerleme sayılabilecek birkaç başlık var:
- 23 Ekim 2020 ateşkesi çatışmasızlığı temin etti.
- BM’nin yürüttüğü Libya Siyasi Diyalog Forumu sayesinde bölünmüş Libya’nın taraflarının katılımıyla yeni Başkanlık Konseyi ve Ulusal Mutabakat Hükümeti kuruldu.
- Petrol akışı ve gelirlerin paylaşımında kırılgan bir mutabakat sağlanarak bu konunun süreci sabote eden silah olarak kullanılmasının önüne geçildi.
Tıkanma noktalarına bakarsak;
- Seçimden önce anayasa taslağının hazırlanıp referanduma gidilmesine dair hiçbir gelişme olmadı.
- Seçim yasası hazırlanmadı. Parlamento ve başkanlık seçimlerinin birlikte mi, ayrı mı yapılacağı yoksa başkanın yeni mecliste mi seçileceği konusu bile belirsiz.
- Merkez Bankası ve petrol şirketi gibi egemen kurumların birleştirilmesi ve idarecilerin atanmasına yönelik plan üzerinde kavga sürüyor.
- 5+5 formatındaki askeri komite toplantıları sürmekle birlikte rakip ve hasım güçlerin birleşmesiyle ulusal ordu kurma planında bir milim adım atılamadı. Hafter kendisine bağlı Libya Ulusal Ordusu’nun ana omurga olmasını istiyor. Muhtemelen oğlu Saddam’ın genelkurmay başkanı olmasını da hayal ediyor. Diğer oğlu Halid’e de Libya’nın geleceğinde yer bakıyor. Hafter’e göre Türkiye destekli İslamcı milis güçlerinin kesinlikle Libya ulusal ordusunda yeri olmamalı. Trablus-Mısrata merkezli güçler de Hafter’i Libya’nın geleceğinde görmek istemiyor.
- Ekonomik rant alanlarını da paylaşmış savaş ağalarının kontrolündeki milis grupların dağıtılması ya da yeni kurumsal çerçeve içinde eritilmesi yönünde bir adım atılamadı. Kapsamlı bir plan ve uluslararası desteğe sahip güçlü bir mekanizma olmadan bu milisleri halletmek mümkün değil.
- Yabancı güçler ve milisler de çözümsüz bir mesele olarak kaldı. Ateşkes anlaşmasına göre yabancı güçlerin 90 günde çekilmesi gerekiyordu. Türkiye’nin askeri güçleri ve Suriye’den getirdiği milisler; Rus özel savaş şirketi Wagner’in Suriye başta olmak üzere farklı ülkelerden topladığı paralı askerler; Hafter saflarındaki Sudan ve Çadlı milislerin çekilmesi konusunda ilgili taraflar çağrıları umursamadı. Bunlar Libya üzerindeki paylaşım savaşının uzantısı.
- Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanı Abdülhamid Dibeybe’nin sunduğu bütçe tasarısı Temsilciler Meclisi’nden onay alamadı. Buradaki tıkanmada da Dibeybe’nin Türkiye müdahalelerine karşı açık pozisyon almaması gerekçelerden biri haline geldi.
Bu adımlar atıldığında Libya devlet olarak yeniden doğma şansını bulacak. Lakin bu adımları atmaya dönük irade, mekanizma ya da bunu mümkün kılacak bir uluslararası baskı söz konusu değil.
Ankara gerek Trablus’a çıkarma yaparak gerek konferanstan önce Berlin’de, Dibeybe’yi markajda tuttu. Türkiye’nin pozisyonunu savunsun diye!
***
Peki bütün bu meseleler konferansa nasıl yansıdı ve ne çıktı?
Konferans boyunca çekilme çağrıları tekrarlanıp durdu. "Tüm yabancı güçlerin ve paralı askerlerin Libya'dan çekilmesi de dahil tüm dış müdahalelere son vermeliyiz" diyen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres bir ateşkesi gözleme grubunun Trablus’ta konuşlanacağını duyurdu. Fakat çatışmasızlık halinin korunduğu dikkate alındığında bu önlemle asıl sorunlar teğet geçiliyor. Dibeybe de siyasi süreci tehdit eden güvenlik tehditlerinin bölgelerde kontrolü elinde tutan milislerden, siyasi eğilimli askeri güçlerden ve terörist gruplardan geldiğini vurguladı. Dibeybe hükümetin kontrol edemediği Libyalı milisler ve Hafter güçlerine gönderme yaparak Türkiye’yi kayırmaya çalıştığı izlenimi verdi.
Konferansın sonunda yayımlanan bildiride ise;
- BM’nin yol haritasına uygun olarak seçimlere gidilmesi ve anayasa ile seçim yasasına dair gerekli düzenlemelerin yapılması istendi.
- Devlet kurumlarının birleştirilmesi hedefi tekrarlandı.
- Güvenlik sektörünün birleşik, sivil ve gözetime tabi bir otoriteye bağlı olacak şekilde gözden geçirilmesi gerektiği belirtildi.
- “Tüm yabancı güçler ve paralı askerler gecikmeksizin Libya'dan çekilmelidir" denildi. Bir dipnotla Türkiye’nin bu maddeye şerh koyduğu da belirtildi.
Libyalı kaynaklara göre Türkiye bu maddeyi “Yabancı milisler çekilmeli” diye değiştirmeye çalıştı ama başta Mısır olmak üzere bazı ülkeler öneriyi reddetti.
Bildiride yer alan maddeleri hayata geçirecek ulusal ya da uluslararası bir mekanizma öngörülmedi. Asıl çıkmaz da burada.
Günün sonunda Libya Dışişleri Bakanı Necla Menguş, Alman mevkidaşı Heiko Maas ile birlikte düzenlediği basın toplantısında üzerinde uzlaşma olduğu izlenimi veren bir beklentiyi dile getirdi: "Umarız önümüzdeki günlerde her iki taraftaki paralı askerler geri çekilecektir.”
Reuters’a konuşan Amerikalı bir yetkiliye göre, Türkiye ve Rusya bir ilk adım olarak her iki taraftan 300 Suriyeli milisin çekilmesi konusunda anlaştı. Maas da Rusya ile Türkiye arasında savaşçılarının aşamalı olarak çekilmesi konusunda bir anlayış olduğuna inandığını söyledi. "Bu, herkesin bir gecede paralı askerlerini geri alacağı anlamına gelmez" diye ekledi.
Doğu tarafında “Türkiye çekilmeden Wagner giderse Hafter’in güçleri zayıf düşer”; batı tarafında “Türkiye giderse Hafter savaşı yeniden başlatır” korkusu var. Bir başka korku da; Hafter saflarındaki Çadlı ve Sudanlı milislerin çekildikleri ülkeleri istikrarsızlığa sürükleyebilme olasılığı. Çad lideri İdris Deby’yi öldürenler Libya’daki savaşta yer almış Çadlı isyancılardı.
Hem asker hem milis bulunduran, bunun arkasında kararlılıkla duran, bu güçleri çekmemesini de gerekçelendiren yegâne aktör olduğu için çağrıların birincil muhatabı Türkiye. Wagner ile Hafter güçlerini destekleyen Rusya aynı parmağın kendisine doğru sallanmasını önlüyor çünkü devlet olarak sahiplenmiyor ve sorumluluktan kaçabiliyor. “Özel güvenlik şirketidir” deyip savaş bölgelerinde özel şirketleri olan Fransızlar, İngilizler ve Amerikalıları işaret ediyor.
Anladığımız kadarıyla Ankara’nın stratejisi şuydu: Evvela pazarlığı Suriyeli milisler üzerine çekmek. Sonra Türk askeri varlığını kalıcı kılmak için milisleri piyon gibi gözden çıkarmak. Ankara’nın argümanına göre Türk askerleri ikili askeri işbirliği anlaşması ve Trablus hükümetinin daveti ile Libya’ya geldi. Haliyle hükümet “Gidin” demedikçe Türk askeri varlığı kalacaktır. Hatta Savunma Bakanı Hulusi Akar’a bakılırsa Türk askerleri yabancı güç sayılmamalıdır. Türkiye’nin nazını geçirebildiği taraflar da milisler çekilirse Hafter tarafına karşı ellerinin rahatlayacağını, o vakit “Türk askeri varlığının geleceğine seçilmiş meclis ve hükümetin karar versin” diyebileceklerini düşünüyor. Hatırlatalım Türkiye’nin bir önceki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile yaptığı anlaşmalar meclis onayından geçmediği için geçerliliği tartışmalı.
Daha önce de belirttiğimiz gibi Türk hükümetinin Libya’nın sahibi gibi hareket etmesi dostlarını da ayazda bırakıyor. Mesela Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan "Nasıl şu anda TAP'ta, TANAP'ta birlikteliğimiz varsa, biz değerli dostum İlham Aliyev kardeşimizle böyle bir adımı Libya'da da atabiliriz" diyebiliyor. “Sanki Libya kendilerinin egemenliği altındaymış gibi.” Bu tepki Libyalılara ait!
Velhasıl Berlin dönemeci savuşturulmuş olabilir. Ama seçim olur da yeni meclis ve hükümet kurulursa bu yaklaşımların sonuçları iyi olmayacaktır.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları




























































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
5.10.2025
25.09.2025
15.09.2025
9.09.2025
1.09.2025
26.08.2025