Fehmi KORU
Gazetelerde “Diyanet’ten hayat pahalılığına karşı fetva: Fiyatları tayin eden Allah’tır” başlığı uygun görülmüş haberi okuyup TV’lerde bu haber üzerine yapılan yorumlara kulak verince ne kadar şaşırdığımı tahmin edemezsiniz.
Ekonomide kural, fiyatların piyasa tarafından belirlendiğidir; tabii manipülasyonlara karşı her türlü tedbirin alındığı serbest piyasa ekonomisinde…
Bu fetvaya göre piyasa -haşa- Allah mı oluyor?
Diyanet’ten çıkan fetva tam olarak o başlığı doğrulamıyor zaten.
Vatandaşın biri Diyanet’e “Ticarette kâr haddi var mıdır?” sorusunu yöneltmiş; oradan da “Kesin kâr haddi yoktur, İslam dini bunu piyasa şartlarına bırakmıştır” sonucu çıkan bir fetva verilmiş. Fetvayı kaleme alan şahıs, o sonuca nasıl varıldığını delillendirirken “Şüphe yok ki, fiyatları tayin eden, darlık ve bolluk veren, rızıklandıran ancak Allah’tır” hadisini de zikretmiş…
“Fiyatları tayin eden Allah’tır” başlığı oradan cımbızlanmış…
Hadisin sıhhati konusundaki tartışmaya girmeksizin de, içinden yalnızca o bölümün çekilerek hüküm oluşturulmak istenmesinin yanlışlığı cümlenin bütünü okunduğunda anlaşılıyor aslında; aksi halde Allah’ın herkesin her eylemine sürekli müdahale ettiği bir hayat akla gelirdi.
Bireysel özgürlüğün olmadığı, dolayısıyla söylem ve eylem sorumluluğunun da bulunmadığı bir dünya…
Cennet ve cehennemin anlamsız kaçacağı sakat bir din anlayışı bu…
İslam tarihi boyunca mezheplerin birbirinden ayrışmasına yol açmış tartışmalarda bu tür konular hep gündeme gelmiştir.
Gelmiş ve sonunda maksadın bu olmadığı yolunda sağlıklı bir inanç zemini doğmuştur.
Buradan tam tersi anlamları akla düşürecek yorumlar çıkarmak doğru değildir.
Piyasalardaki dalgalanmalar, enflasyonun yol açtığı hayat pahalılığı gibi konular sorumlu mevkideki bireylerin aldığı kararlarla yakından ilgilidir. Yanlışlar yüzünden meydana gelen sorunların sorumluluğu elbette Yaratıcı’ya yüklenemez.
Vaaz ediyormuş gibi görünebilir ama, birilerini yaralayacak bir başlık atma uğruna kafaları karıştırmanın önüne de geçilmesi gerekiyor.
Burada bir uyarım olacak: Konuyu başlığın akıllara getirdiği tek yanlı yorumlarla tartışanların hedefi Diyanet kurumu görünse ve o kurum üzerinden siyasi sonuçlar elde etmek istense bile, bu yolda yürütülecek tartışmalar en büyük zararı muhalif kesime verebilir.
Din alanına giren konularda ağızlarından hep aykırı görüşler çıktığı bilinen bir kesimin sözcülerinin böyle bir tartışmayı gündeme taşıması, onların geniş bir kitleyi rahatsız edici daha önceki tavırlarını akla düşüreceği için, aleyhlerine bir hava doğuracaktır.
İktidar cephesine “Siyaset alanına dini taşımayın” aklını verenler, böyle bir konuyu gündeme taşıyarak dini bir konuyu aleyhine sonuç verecek biçimde siyaset alanında kendileri tartıştırmış oluyorlar.
Yanlış yapıyorlar.
Sadece bu konuya değil, din alanına giren herhangi bir konuya muhalif kimliği ön planda olan isimler el attığında, kasıtları ne olursa olsun, siyaseten kendi lehlerine bir hava doğurmaları hayli zordur. İyi niyetle ve sözcüklerini tartarak bile konulara yaklaşsalar, sözleri aleyhlerine delil haline dönüştürülebilir.
Nitekim, özellikle TV tartışmalarında muhalefet adına konuştukları kabul edilen siyasi kimlikli veya medyadan isimler, kazanmaya çalıştıkları kendi dünyalarından olmayan insanları rahatsız edebiliyorlar.
CHP’nin, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bütün çabalarına rağmen, yüzde 25’lik destek çemberini bir türlü aşamamasının bir sebebi de budur.
Sözcülerinin kullandıkları dil…
Benzer bir durum aslında AK Parti için de söz konusu ve o da sonradan AK Partili olmuş siyasiler ve medyada itibar ettikleri muhafazakar hassasiyetlerden habersiz yeni sözcülerin dili yüzünden kendi doğal kitlesinin tedirgin olduğunun farkında değil.
AK Partili yeni tip siyasilerin ve AK Parti’nin itibar ettiği medya sözcülerinin hassasiyet eksikliği yüzünden tedirgin olan kitleler, biraz daha fazla tedirgin edici bir dil kullanan muhalif medya mensuplarının yazdıklarını okuyup yorumcuların yorumlarını dinledikçe, kararsızlıklarını kararlıya çevirmede zorlanıyorlar.
Türkiye siyasetinin yeni açmazı bu.
“Diyanet’ten hayat pahalılığı fetvası: Fiyatları tayin eden Allah’tır” başlığını atan ve o başlık üzerine ileri geri yorumlar yapanlar, bu girişimleriyle ne elde etmeyi amaçlamış olabilirler?
Peki, amaçlarına erişmiş oldular mı?
Diyanet’in yayınlar üzerine yaptığı açıklamanın şu bölümünün sorum akılda tutularak okunmasını tavsiye ederim:
“Üzülerek belirtelim ki, ‘İslam dininin kesin bir kâr haddi koymadığının ve bunu piyasa şartlarına bıraktığının’ anlatıldığı cevap, bazı medya mecralarında dini değerlerin hedefe konulduğu, metin içerisinde yer alan hadis-i şerifin alaya alındığı bir noktaya taşınmıştır. Yüce dinimiz İslam’ın ilkelerinin bilgisizce alaya alınması, en hafif tabirle saygısızlıktır.”
Ne demek istediğim herhalde anlaşılmıştır.
Yoksa yine anlaşılmayacak mı?
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.12.2025
7.12.2025
5.12.2025
4.12.2025
2.12.2025
30.11.2025
28.11.2025
27.11.2025
25.11.2025
23.11.2025