Fehmi KORU
Her işittiğimde onu kullanan kişinin ağzına biber sürmek istediğim ‘darbe’ sözcüğü son zamanlarda yeniden yaygın kullanıma girdi.
Bizde değil, o sözcüğün hiç kullanılmadığı düşünülebilecek bir başka ülkede…
ABD’de…
Sözcüğün Amerikan siyaset diline girişi nispeten yeni. Konuyu ilk telaffuz edenlerden biri itibarlı Yale Üniversitesi tarih profesörü Timothy Snyder. Geçen yıl yayımladığı ‘On Tyranny’ (Tiranlık/Diktatörlük Üzerine) kitabında diktatörlerin temel özelliklerine dikkat çeken Prof. Snyder, bir süredir ABD’nin son başkanı Donald Trump‘ın bir siyasi darbeyle diktatörlüğünü ilan edeceğini savunuyor.
Snyder, 12 Kasım tarihinde kaleme aldığı yazıda, Trump’ın demokrasiyi yıkmak amaçlı bir darbe planladığını 20 hüküm cümlesiyle anlatmakta. Demokrasinin dışarıdan değil ancak içeriden yıkılabileceğini, bunun yolunun da seçimleri kullanmaktan geçtiğini, bahanesinin iç düşmanlar olarak gösterileceğini, diktatör heveslisinin ülkeyi veya Cumhuriyet’i değil yalnızca kendisini düşündüğünü, görevden ayrılınca hesaba çekilmekten ve fakirleşmekten çekindiğini söyledikten sonra Trump hakkında da şunları yazıyor:
“Donald Trump hakkında ceza soruşturmaları var ve borç aldığı yerlere 1 milyar dolar geri ödemesi gerekiyor. Daha en baştan oy sayımını önemsemediğini söylemiş biri o. Trump’ın şu anda yapmaya çalıştığının bir adı var: Darbe. Şansı az görünebilir, ama başarısız kalacağı söylenemez. Başarısız hale getirilmesi gerekir. Darbeler ya hemen başarısız kılınır ya da başarılı olur.”
Yale profesörünün uyarıları önemli bulunmuş olmalı ki, aralarında Trump’ın göreve getirdiği -sonradan görevden aldığı- iki kişinin de bulunduğu ABD’de savunma bakanlığı yapmış 10 kişi dün ortak bir açıklama yapma ihtiyacı duydu.
Açıklamaya imza verenler arasında her iki partiden isimler var. [Metni Dick Cheney’in hazırlayıp imzaya açması dikkat çekici. Cheney, tıpkı Trump gibi Cumhuriyetçi Parti adayı olarak seçilmiş George W. Bush’un başkanlığı döneminde yardımcılığını yapmıştı.]
Eski savunma bakanlarının dedikleri şu:
“Seçimler oldu bitti. Oylar sayıldı, denetimleri yapıldı. İtirazlar mahkemelere gitti, reddedildi. Valiler sonuçları ilan etti. İkinci seçmenler onayladı. Sonuçların sorgulanması zamanı geçti. Şimdi sıra anayasa gereği ikinci seçmen oylarının Kongre tarafından onaylanmasında.”
Eski savunma bakanlarının açıklamasında dikkat çeken bölüm de şu:
“ABD ordusunun seçim sonuçlarının belirlenmesinde herhangi bir rolü yoktur, olamaz. Böyle bir işe kalkışılması, bizi, tehlikeli, yasal olmayan ve anayasaya aykırı bir alana sürükler. Sivil veya askeri görevliler böyle bir yola girerlerse sonunda sorumlu olur, cezai işlem görürler.”
Sizce de bu açıklama, özellikle bu bölümü ile, ‘darbe’ tanımı yapmıyor mu?
Bence yapıyor ve 10 eski savunma bakanı darbe yapmaya kalkışacakları alenen uyarıyorlar.
Trump bu uyarıyı hak edecek ne yapıyor?
Her şeyi yapıyor.
Bugün bir eyalette boşalmış iki senatör koltuğu için ertelenmiş bir seçim yapılacak. Trump Cumhuriyetçi Parti’den seçilmiş eyalet valisini telefonla arayıp son seçimde meydana gelmiş 11 bin oy eksikliğini tamamlaması talimatını verdi. Vali buna yanaşmadığı gibi, görüşmenin ses kaydı medyaya düştü.
Eyaletin iki senatörünü kendi partisinden seçtirebilirse, ikinci seçmenlerin kararı onay için önlerine geldiğinde, Senato’daki partisinin çoğunluğunu kullanarak, 3 Kasım seçimini yeniletmeye çalışacak Trump.
Kongre eliyle darbe niyeti bu.
Orada da kalmıyor. Aslında önüne gelir gelmez otomatik onaylaması beklenen sonuçları Kongre’nin reddetmesini sağlamak için baskı kurmak amacıyla, kafaları akıl almaz komplo teorileriyle bulandırılmış taraftarlarını, altını üstüne getirmek üzere yarın başkent Washington’da toplayacak Trump.
Senatörler ve Temsilciler Meclisi üyeleri üzerinde baskı kurmak amacıyla…
Bir başka niyeti daha var.
Niyetinin o bölümünü birkaç gün önce burada yazmıştım.
“6 Ocak… Aynı gün, Trump-yanlısı gruplar başkent Washington’da büyük bir gövde gösterisi yapma hazırlığındalar. Trump’ın kendisi ‘Başkentte 6 Ocak’ta büyük protesto. Orada olun, vahşice olacak’ mesajı yayınladı.
“Gösterilerin ‘vahşice’ (Trump İngilizcesiyle ‘Will be wild’) olacağı beklentisi yine seçimi geçersiz sayma konusuyla ilişkili. Sokakların kanlı olaylara sahne olması Trump’ın kendi kafasına göre ‘sorunlu’ sonuçlar alındığını duyurageldiği eyaletlerde seçimlerin yenilenmesini getirebilir…
“Tabii bunun için sokakları zaptu rapta almak üzere ordunun devreye sokulması gerekiyor.
“Beyaz Saray’ın ilk ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn, FBI’ya ve Kongre’ye yalan ifade verdiği için aldığı mahkumiyet cezasını özel af çıkararak geçersiz kılan eski patronuna bu aklı vermiş; Trump da uygulayacağa benziyor.”
Washington Post gazetesinin istihbarat kaynaklarına yakın yazarı David Ignatious’un beklentisiydi bu.
Eski savunma bakanlarının imzalarını koydukları açıklamadaki uyarılar onların da Trump’ın niyetini böyle okuduklarını açığa vuruyor.
Bugün Georgia eyaletindeki seçim, yarın Washington’daki gösteriler ve Kongre’nin tavrı ABD’de bir darbeyi ya başarılı kılacak ya da niyet aşamasında boşa çıkartacak.
Trump siyasi literatürde ‘popülist’ olarak tanımlanan siyasetçi tipinin en belirgin örneği. Popülist liderler iktidarı bir kere elde ettiler mi, onu kaybetmemek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. O tipin bir başka örneği olan Alexander Lukashenko 26 yıldır Belarus’u yönetiyor ve son seçimde hile yaparak kendisini yeniden seçtirmeyi başardı. Onun da korkusu, Prof. Snyder’in Trump’a atfettiği türden: Hesaba çekilmek ve yargılanmaktan korkuyor…
ABD’de siyasi gerilim yeni başkanın göreve başlayacağı 20 Ocak gününe kadar sürecek.
Joe Biden Beyaz Saray’a girmeyi başarabilirse, ondan sonra neler yaşanacağı da ayrı bir merak konusu.
[Başından 15 Temmuz (2016) gibi vahim bir olay geçmiş ülkemizde imkan olsa da ‘darbe’ sözcüğünü lügatlardan çıkarabilsek. Ama olmuyor. Eski genelkurmay başkanı İlker Başbuğ Cumhuriyet’e verdiği mülakatta “Eğer Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir’de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi büyük bir olasılıkla önlenebilirdi. Çünkü erken seçim kararı almış bir hükümete karşı bir askeri darbenin gerçekleştirilmesi, açıkça milletin siyasi iradesine de vurulacak bir darbe olurdu” görüşünü dile getirmiş. Deneyimli bir meslektaş, Can Ataklı da, bir konuşmasında, içinde çokça ‘darbe’ sözcüğü geçen bazı sözler sarf etmiş. İkisi de sosyal medya kalemşorları tarafından ‘darbeci’ olmakla suçlanıyor. Oysa, ben, her iki açıklamanın “Türkiye’de artık darbe olmaz” anlamına geldiğini düşünüyorum.]
Görüyorsunuz, ‘darbe’ sözcüğünü lügatlardan çıkarmayı bizler düşünürken, sözcük başka ülkelerden başını çıkartıyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025