Hilâl KAPLAN
Pazar günü oyumu Erdoğan'a vereceğim.
Sadece onun başbakanlığı sürecinde yapılan 7.000 kilometre yol, 205.000 yeni derslik, modern devlet hastaneleri, adalet sarayları, barajlar, spor salonları, dev uluslararası organizasyonlar, kongre sarayları, alt sınıfa nefes aldıran 600.000 yeni konut, hastaneye gidemeyene evde tedavi seçeneği sağlanması veya evde yatalak hasta bakanlara aylık maaş bağlanması gibi sosyal yardım projeleri, yüksek hızlı tren, Marmaray veya üçüncü havaalanı gibi devasa ulaşım projeleri, modern yurtlar için değil.
Ya da IMF'ye olan 23,5 milyar dolar borcun kapatılıp ülke olarak borç verecek duruma gelinmesi, Merkez Bankası kasasındaki dolar hacminin 27,5 milyardan 136 milyar dolara çıkması, artık devlet bütçesinin açık değil fazla veriyor olması, kişi başına düşen millî gelirin üç katına çıkması, üniversite harçlarının kaldırılması, Avrupa'nın 6. ve dünyanın 17. en büyük ekonomisi haline gelinmesi, işsizliğin %10'un altına düşmesi, vb. buraya sığmayacak uzunluktaki icraatlardan dolayı da değil.
Ak Parti iktidarında Kürtlere, gayrimüslimlere, başörtülü kadınlar başta olmak üzere dindarlara, Romanlara ve kenara itilmiş pek çok toplumsal gruba yönelik önemli reformların yapılmış olmasından ötürü de değil.
Darbeye darbe, katile katil diyebilen dış politika anlayışı veya 1915 taziyesiyle, asırlık bir yaraya merhametle dokunmuş, barış elini uzatmış tek lider olmasından dolayı da değil.
Bunların hepsi o tek oyuma dahil elbette.
Ancak hepsinden önemlisi önce askerî vesayeti, sonra Kemalist yargı vesayetini, ardından laikçi küçük-büyük burjuva vesayetini ve en sonunda da Gülenci vesayeti kırarak ülkeyi bugüne taşıdığı, halk iradesi üzerinde başka güç, sandıktan başka meşruiyet kaynağı tanımadığı için...
Ve kendisine hırsızdan katile atılmadık iftira kalmamış olmasına,
Şantajın montajın en âlâsına maruz kalıp, eşine ve kızlarına en ağır hakaretlerle saldırılmış olmasına rağmen vakarını bozmadığı için,
'Helikoptere binip kaçmış-Tunus'tan geri dönmeyecekmiş-Malezya'ya sığınmış' dedikodularına karşı bildiği doğrudan geri atmadığı için,
Üstelik partisinin içinde ses verebilmiş iki elin parmak sayısını geçmeyecek kadar cesur insan varken bu mücadeleyi yürütmüş olduğu için oyumu Erdoğan'a vereceğim.
Anlayacağınız, oyumu emanet edebileceğim tek lider olduğu için de oyumu Erdoğan'a vereceğim.
Çünkü biliyorum ki bu oy, halkın iradesi için pazarlıklara girişmeden dimdik durmuş bir lidere anasının ak sütü gibi helaldir.
Çünkü ben Türkiye'nin Kemalist askerî-sivil bürokratik oligarşi, İstanbul sermayesi veya Pensilvanya tarafından değil, Ankara'daki yerli siyasî irade tarafından yönetilmesini istiyorum.
Vesselam!
Yazarlar
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019