Türkiye 12 haziran seçimlerine doğru giderken yine göz gözü görmüyor.100 yıldan bu yana seçim yapıyoruz.Hala seçimlere kim girer kim giremez bunu tartışıyoruz.Adı üstünde Yüksek Seçim Kurulu.Adı birde alçak seçim kurulu olsaydı ne yapardık.İşin şakası bi yana halimiz gerçekten içler acısı.Ne olur bizde başka ülkeler gibi seçimlere güle oynaya gidelim.Milletvekili olacak kişileri biz seçmenler seçemeyiz mi?.Lafa gelince bizler yüce Türk Milletinin şerefli,onurlu,saygın,doğru,çalışkan ve varlığımızı Türk Milletine armağan edecek kadar kadirşinas bir ulusun evlatlarıyız,ama seçme işine gelince orada dur bakalım deniliyor.Senin aklın buna ermez,büyüklerimizin bir bildiği vardır diyerek bizi kenara itip,ondan sonrada biz bu seçme işini yaparken çok dikkat ediyoruz,hatta geceleri bile uykusuz kalıyoruz.Tabii bizler bu durum karşısında liderlerimizin bu cansiparene çalışmalarını takdirle karşılıyor,onlar adına üzülüyoruz.Ama adet yerini bulsun adına bize de oy hakkını tanıyorlar.Bu seferde o büyüklerin temsilcileri bizlerin seçtiği partileri beğenmedikleri zaman,bizim ne kadar cahil,nekadar bilgisiz olduğumuz hakkında atıp tutuyorlar.Hani bizler şehit,gazi olduğumuz zaman övgü düzenler başlıyorlar hakaret etmeye.

Sayın Erdoğan AKPM de konuşurken baraj konusunda sorulan soruya şöyle bir cevap verdi.Biz bunu halka sorar hallederiz dedi.Eğer sen demokrasinin kurallarını tam olarak işler hale getiremezsen,birileri olmadık zamanda çıkar işleri karıştırıp ,ülkeyi kaosa sürükler.Mısır’da,Fas’ta olan olaylara bakıp bizde de ne zaman olur diyenlerin ekmeğine yağ sürmeyelim.Yinede sağduyu ağır basıp YSK kararlarından geri adım atması toplumu rahatlattı...
Ayrıca şunuda yazmadan duramayacağım.Bu anayasa değişikliği konusundaki bazı parti ve grupların sekter,sorumsuz yaklaşımlarının faturasını ağır bir şekilde ödüyoruz.Yazıyı kaleme alırken YSK’ nın almış olduğu kararları TV’den dinledim.Aklıma ağa ile maraba arasında ki hikayeyi anımsadım.Biz bu naneyi niye yedik.