Melih ALTINOK
Bilirsiniz, Türkiye solu ağzından "mazlum halklar" sözünü düşürmez.
Kimler midir onlar? Elbette ki mümkünse Müslüman kimlikleri fazla ön plana çıkmayanlar.
Türkiye solu için Filistinliler, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) liderliğinde İsrail'le mücadele ederken kuşkusuz ki mazlum bir halktır. Altında inim inim inledikleri şeyin zulüm olduğuna da şüphe yoktur. Hatta aralarında Deniz Gezmiş'in de olduğu eskinin pek çok solcu militanı silahlı eğitim stajlarını Filistin kamplarında yapmışlardır. Ne zamana kadar? Elbette ki Filistin sorununda FKÖ döneminin kapanmasına kadar. Filistin halkı siyasi tercihini değiştirip İslami yapıları ön plana çıkartınca, Türkiye solu nezdinde "mazlum" niteliğini bir anda kaybedivermiştir.
Sovyet işgaline koçlar gibi direnen Afgan mücahitleri de, Çeçenler de devrim antlarını "emperyalizme karşı" içen Türkiye solu için birer İslamcı teröristten başkası değildi.
Başka? Ya Bosnalılar... Dünyanın gözleri önünde soykırıma uğradıkları, tecavüzlerin vakai adiyeden sayıldığı o acı dolu günler, fraksiyonunun binininbipara olduğu Türkiye solunun tek bir kulunun "gündemi" değildi. Nasıl olsundu ki, Aliya Izzetbegoviç gibi devrimciler tutup namaz kılıyorlardı. Türkiye'deki Bosna'ya duyarlı kesimler de hep Müslümanlardı zaten. Onlarla yan yana görüneceklerine "komünist" Sırp fasitlerini desteklemeleri daha makul değil miydi?
Dünü geç bugüne mi gel diyorsunuz. Peki, öyle yapalım.
Suriye'ye bakalım mesela. 300 bin kişinin katili bir diktatöre karşı başlatılan halk isyanında hangi safı sıklaştırmışlardır? Halkın, muhaliflerin siperlerini mi? Tabii ki hayır. Çünkü onlar, diktatörün zeki, çevik ve sekülerini severler. Öyle ki aralarında, Reyhanlı katliamında solcu Mihraç Ural'ın yaptığı gibi, Şam rejiminin suikastlarının taşeronluğunu üstlenenler bile vardır. Mürekkep yalamışları ise iç savaştan kaçıp mülteci konumuna düşen kadınları, çocukları aşağılamakla meşguldür.
Mısır'da halkın sandıktan çıkan siyasi temsilcileri sırf Müslüman diye, askeri darbeyi bile desteklediklerine de hep birlikte şahit olduk işte.
"Söz yetki karar iktidar halka" diye bas bas bağırıp halklardan halk beğenenlerin son sınavı ise şimdilerde yaşanıyor.
Suriye'nin kuzeyindeki Türkmenler Esad rejiminin soykırımıyla karşı karşıya. Rus emperyalizmi de çelikten ölüm kuşlarıyla kıyıma havadan destek veriyor.
Peki, suçları ne bu Türkmenlerin? Şam'a mı yürümüşler? Diğer etnik unsurlar gibi toprak kapatmaya mı çalışmışlar? Hayır. Ee, o zaman Esad topraklarında kanton kuran PYD'ye ya da halifeliklerini ilan eden DAEŞ'e değil de niçin onlara saldırıyor? Cevap basit, Türkmenler de ondan.
Dram tüm çıplaklığıyla ortadayken, bizim solculara bakıyorum, içlerinde hiç olmazsa enternasyonalizm, anti emperyalizm diye mırıldanan biri var mı diye?
Ne arar! Oysa o coğrafyanın yabancısı da değiller. Türkmen köyleri, kısa bir süre önce Taksim'e benzettikleri Kobani'nin yanı başında.
Kim bilir belki ailelerini, köylerini diktatöre ve emperyalizme karşı derme çatma silahlarla kahramanca savunan Türkmenler "Allahuekber" diye bağırmasalar her şey farklı olurdu. Gezi'nin "inisiyatifleri" Kobani için yaptıkları gibi, onlar adına da Kadıköy'de ya da hafta sonu Kuruçeşme kırsalında bir forum yaparlardı. Kader işte...
Kamboçya'da kar yağsa İstanbul'da üşüyen güya enternasyonalizmlerimizin, yanı başlarındaki özgürlük ve anti emperyalizm mücadelelerine karşı kayıtsızlıklarını eleştirecek solcu aranıyor. Var mı öyle solcu?
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019