Yalçın AKDOĞAN
Allah diyor ki; “Böylece sizi orta (ifrat ve tefritten uzak, îtidâl üzere, âdil) bir ümmet kıldık...” Kainatı ayakta tutan ‘denge, itidal ve ölçülülüktür’, bu dengenin tutkalı ise‘muhabbet’tir.
Adalet, bireysel, toplumsal ve kurumsal ilişkilerin temelidir. Aşırılık da, eksiklik de adaletsizlik üretir. Eğer adalet üzerine titreyemezsek insani, vicdani ve ahlaki zemini kaybederiz. Biliyoruz ki, ‘küfür devam eder zulüm devam etmez’. İnsanlık tarihi bunun ibret verici örnekleriyle doludur. Zulme dönüşen hiçbir uygulama, maksadını aşan hiçbir girişim, adaletin tecellisi anlamına gelmez.
Türkiye’de becermekte zorlandığımız bir konu da, hiçbir tartışmayı kendi mecraında yapamamak, kendi zemininde halledememektir. Mecraından taşan, zeminini ve eksenini kaybeden konular ise maksadı aşan anlamlara, beklenmedik sorunlara kapı açar. MİT’çilerin ifadeye çağrılmasıyla yaşananlara baktığımız da buna benzer bir durumla karşılaşıyoruz. Bir yanda adalet kurumuna duyulan güven tartışmaya açılıyor, diğer yanda siyaset kurumu etrafında fırtınalar estiriliyor.
Bu konunun elbette ele alınacak hukuki ve siyasi birçok yönü var. Bu çerçevede ortaya konulan eleştirileri topyekün gözardı etmek veya ‘fitne girişimi’ olarak yaftalamak doğru değil. Ancak hükümet-cemaat kavgası şeklinde formüle edilen kriz imalatını bu çerçevede eleştirmek ve aklı selim çağrıları yapmak da doğru ve gereklidir. Çünkü olmayan bir ‘kavga’ başlatmak fitneye zemin hazırlamaktır.
Ilımlılık, ölçülülük, serinkanlılık anlamına gelen ‘itidal’ kavramı gibi, bir iş yaparken acele etmemek, yapılacak işin önünü-sonunu düşünmek anlamına gelen ‘teenni’ kavramı da bugün için hatırlanması gereken kavramlardır. Her eleştiriyi ‘fitne’ olarak yaftalamak ne kadar yanlışsa, iyi niyetli sağduyu çağrılarını ‘saflık’ olarak küçümsemek de yanlıştır. Birileri işin önünü arkasını düşünmeden veya bir kısım manipülasyonlarla yanlışlar zincirini başlatabilirler, bunun peşine takılmak basiretli bir davranış olamaz. Bir delikten iki defa sokulmamak gibi her oltaya kafa uzatmamak da anlamlıdır.
***
Akıl tutulması yaşanan zamanlarda, his ve duygular akla baskın gelmeye başlar. Akıl ve mantık sınırlarını zorlayan olaylar karşısında hissi davranmak başka mantıksızlıklara sebep olur. Devlet sorumluluğu ise kaçınılmaz şekilde “sakin güç” olmayı gerektirir. Bireysel ve kişisel olanı bir kenara bırakıp toplumsal menfaate odaklanmak, umumi faydayı beraberinde getirir.
Akıl tutulmasının en büyük zararı, ani çıkışlar veya anlık değerlendirmelerle güven zedelenmesine sebep olacak işler yapmaktır. Güven, toplumu ve kurumları bir arada tutan en önemli tutkaldır. Güvenin buharlaşması dağılma, sertleşme ve kutuplaşma alameti olur. Yanlışı görmek ve algılamak, yanlışı yanlış olarak kabul etmek ve yanlışı düzeltmek için mücadele vermek... Bunların hepsi muhasebeyi, özeleştiriyi, peşin fikirlilikten kurtulmayı gerektirir.
Başbakanımız Erdoğan en son grup konuşmasında oy kazanmak için değil gönüller kazanmak için çalıştıklarını vurguladı “İhlas ve muhabbet, her türlü oyunu bozar, azim ve kararlılık her türlü tezgahı boşa çıkarır” dedi.
Fethullah Gülen Hocaefendi’nin de his-akıl dengesini gözeten güzel bir tavsiyesi vardır: “His ve heyecan, dini gönüllere duyurma ve yapılan saldırılar karşısında da onu müdafaa adına gerekli ve çok önemli bir dinamiktir. Fakat bu dinamik, mutlaka, ilim, akl-ı selim, mantık, muhakeme, meşveret, ortak akıl ve ortak düşünceyle tadil edilmeli; tadil edilip faydalı ve verimli hâle getirilmelidir”. Sapla samanın karıştığı, manipülasyon ve provokasyonların kol gezdiği bir atmosferde Hocaefendinin şu sözüne kulak vermek yerinde olur: “Bir insan sadece heyecanla hareket ederse, çevresini kırıp döker, insanlarda nefret hissi uyandırır ve neticede karşısında saldırgan ve tahripkâr bir cephe oluşturur. Evet, his ve heyecan, akıl ve mantığa test ettirilmez, akıl ve mantığın belirleyeceği kanallar içinde değerlendirilmez ve ona göre salıverilmezse, o his ve heyecan bir seylâpa dönüşür ve çevresine faydadan daha çok zarar getirir”.
Sözün özü, açık fikirli ve eleştirel olalım, kendimizi ve etrafımızda olanları muhasebeden geçirelim, sorgulamadan kaçınmayalım. Ama iyi niyeti, aklı selim ve sağduyuyu elden bırakmayalım ki, fitne ateşini körükleyenlerin amaçlarına hizmet etmiş olmayalım. Peygamber efendimiz ne güzel söylemiş: “Fitne uykudadır. Fitneyi uyandırana Allah lanet etsin”.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ‘Yüzyılın anlaşması’ barış değil savaş mı getirecek?
22.05.2019 - Gerilim, savaşa dönüşür mü?
17.05.2019 - YSK bir mağduriyeti önledi
8.05.2019 - Yeni bir ittifak arayışı mı var?
2.05.2019 - Erdoğan’ın ustalığı ve kurbanlık siyasetçi arayanlar
1.05.2019 - ABD’nin anlaması gereken…
19.04.2019 - ABD ile ilişkiler nereye evrilir?
17.04.2019 - ABD, İsrail ve İstanbul seçimleri…
12.04.2019 - Kimin perdesi kapanacak göreceğiz!
11.04.2019 - İmamoğlu yanlış üstüne yanlış yapıyor
4.02.2019
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları







































































Mehmet
doğru söze ne denir..hocamın görüşlerine katılmamak elde değil...
Mehmet Karamanoğlu
Sayın Hocamın fikirlerine hiç şüpsesiz katılmaktayım. Bu olay en kısa zamanda çözüme kavuşmalıdır. Özellikle Mobilya ve Dekorasyon Bölümü ile ilgili problemde çözülmelidir.