Yüksel TAŞKIN
Dün Tarhan Erdem’in “Tıkanma seçimle aşılacak” başlıklı yazısını okuduğumda aklıma bu başlık geldi. Sanki bir otobüsteyiz. Yolda mayınlar, bombalar patlıyor. İçeride ölüler, yaralılar, ruhu incinmişler ve hiçbir şey olmamış gibi davranan “makul” çoğunluk var.
Uyuyor numarası yapıyorlar. Veya kendilerini kısmen uyuşturarak yaşayabiliyorlar. Otobüs varması gereken yere varacak ve mutlaka seçimleri yapacağız…
Erdem, bir hafta önce yaptıkları araştırmada, “Deneklerin yüzde 90’ının mutlaka oy vereceklerini beyan ettiklerini” söylüyor. “Bundan sonra oyunu değiştireceğini söyleyenlerin oranı yüzde 3-4’ü geçmez” diyor. Üstelik “Bunların hepsinin aynı partiye oy vermesi düşünülemeyeceğinden, olsa olsa seçimlere kadar bugüne göre yüzde bir iki fark olacaktır” görüşünü de paylaşıyor.
Toplumumuzun seçimleri önemsemesini çok olumlu buluyorum. Seçimlere katılım oranları bir hayli yüksek. Bunun gereğini yapması gerekenler elbette siyasiler.
Erdem’in mesajlarından ve en son Metropoll’ün paylaştığı kamuoyu araştırmasından, seçimlerde çok büyük olasılıkla koalisyon çıkacağını görüyoruz.
Metropoll’ün 4-7 Ekim tarihleri arasında, yani Ankara patlaması yaşanmadan yaptığı araştırmadan da benzer sonuçlar çıkıyor.
Araştırmada “Kesinlikle oy kullanacağım” (yüzde 79,2) ve “Muhtemelen oy kullanacağım” (12,9) diyenlerin toplam oranı, yüzde 92’yi buluyor. Erdem’in tespitlerini doğruluyor bu oranlar.
Bana ilginç gelen Metropoll’ün yaptığı muhtemel milletvekili dağılımı projeksiyonu:
AK Parti 261 (+3) , CHP 135 (+ 3), MHP 77 (-3), HDP 77 (-3).
Eğer sonuçlar aşağı yukarı böyle çıkarsa sormamız gereken soru şudur: Değer miydi? Ülkeyi yeniden seçimlere götürerek bu kadar kutuplaştırmaya, germeye değer miydi? Bu kadar insanımızı yitirdik. Çatışmasızlık ve çözüm sürecini gözden çıkardık. Ne uğruna?
AK Parti’nin bu seçimlerdeki stratejisi milliyetçi reflekslerle MHP’den oy çalmak ve HDP’yi de baraj altına itmekti.
Şimdi bu açıdan Metropoll araştırmasına bakalım: MHP, 7 Haziran’da 16,5’ken burada 16 görünüyor. HDP de değişen bir şey yok: Yüzde 13.
Bu sonuçlar aşağı yukarı böyle çıkarsa bu ne anlama gelecek? AK Parti’nin stratejisinin tutmadığı anlamına gelecek.
AK Parti, istikrar vurgusu yaparak toplumun korku ve endişelerine oynamayı tercih etti. Hepimize büyük zarar veren ve belki vermeye devam edecek büyük bir yanlış yaptı.
Yine istikrar vurgusu yapabilirdi ama başka bir söylem eşliğinde: Sözgelimi “yeniden bahar havası estireceğiz” diyerek açık veya örtük özeleştiri yapabilirdi. Kutuplaşmayı son erdirecek çok net ve somut vaatlerde bulunulabilirdi.
Ama bunun yerine statükocu duruş tercih edildi. Neden? Çünkü Davutoğlu’nda cesaret eksikliği var. Yeterince cesur olsaydı, gerektiğinde partisindeki statükocu güçlerle çatışarak farklı bir yön tutturabilirdi. Bunu yapsaydı çok ciddi destek de görecekti.
Ama bunu yapamadı. Şu anda yönetilemez bir Türkiye varsa bunda Davutoğlu’nun da payı büyük.
Şimdi şu soru da sorulabilir: Ya AK Parti, 1 Kasım seçimlerinde tek başına iktidar olursa? Yani oynadığı kumarın karşılığını alırsa? Bunu pek ihtimal vermiyorum ama diyelim böyle oldu. Seçimden kıl payı tek parti olarak çıkmayı başardılar.
Aynı duruşlarını sürdürdükçe olumlu anlamda bir değişim olmaz. Kutuplaşma kangrenleşmeye devam eder. Toplumsal gettolaşma, içe kapanma sürer.
Asıl mesele Türkiye’de sivil anayasa yoluyla toplumsal barışı inşa etmektir. AK Parti böyle kaldığı sürece bu başarılamaz.
İşte o zaman yaka paça ve kelle koltukta yol almaya çalıştığımız bu otobüs devrilir. Hep beraber altında kalırız.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.04.2024
15.12.2019
26.07.2019
18.12.2017
27.09.2017
19.09.2017
10.08.2017
27.07.2017
10.07.2017
26.06.2017