Ahmet TAŞGETİREN
Eski Ak Parti milletvekili Resul Tosun’un böyle bir iddiası oldu. “Yeniden Refah seçimlerden önce İstanbul, Ankara ve İzmir adaylarını çekecek” dedi ve bunun “tahmine değil bilgiye dayalı olduğu”nu iddia etti.
Bu, Ak Parti camiasının beklediği ve tabii siyasette herkesin de merak ettiği bir konu.
Ak Parti camiası, beklemekten öte yoğun bir baskı uyguluyor Yeniden Refah Partisi üzerinde.
Anketlerde yüzde 2.5-3 arasında gözüküyor, YRP yönetimi, üye yazımındaki tırmanıştan yola çıkarak kendi ölçümlerinin yüzde 6 civarında olduğunu iddia ediyor.
Yüzde 2.5-3 de olsa, bu rakam yerel seçimlerde ve balık sırtı oy dağılımının olduğu özellikle İstanbul’da hayati bir önem taşıyor. Cumhur İttifakı’nın adayına yönelirse seçim sonuçları başka olacak, yönelmezse başka…
YRP’nin, Cumhurbaşkanlığı seçiminde stratejik bir rol oynadığı aşikâr. O dönemde Erdoğan’ın önüne 30 maddelik bir teklifler listesi koydular, bunun kabul edilmesini şart koştular, Erdoğan da kabul ettiğini bildirdi ve genel başkan olarak Fatih Erbakan adaylıktan çekildi.
Erbakan’ın adaylıktan çekilmesi bu parti için önemliydi. Çünkü parti doğrudan “Erbakan ismi” etrafında ivme kazanan bir oluşumdu. Erbakan’ın ifadesiyle bu kararın gerekçesi, Cumhurbaşkanlığının CHP’ye geçmesine mani olmaktı, taban da bunu istiyordu.
14-28 Mayıs seçimlerinden bu yana YRP adına yapılan açıklamalar, iktidarın, 30 maddelik şartları yerine getirmediği yönünde. İktidarla yerel seçimler için yapılan görüşmelerde, öncelikle bunun altını çiziyorlar.
Ancak yerel seçimler pazarlığı ayrı başlıklar içeriyor. Bir anlamda “Gücümüz var, gücümüzü görün ve ona göre hareket edin” demeye getiriyorlar. Hatta “Bizi oy tabanları bindelerle ifade edilen ortaklarınızla karıştırmayın” yollu sözler seslendiriliyor. “AKP’nin yedek lastiği olmayız” ifadeleri de o cenahtan geliyor.
İstanbul’da ilçeler istiyor, Türkiye’de bazı illeri – ki aralarında büyük şehirler var- istiyorlar.
Epeyce görüşme yapıldı Yeniden Refah’lılarla Ak Partililer arasında. Pazarlık konuları muhtemel ki Erdoğan’a kadar ulaştırıldı. Sonunda Erdoğan’la Fatih Erbakan görüşür, pazarlığı bağlar diye beklendi ama o görüşme de olmadı, pazarlık da bağlanmadı. Yeniden Refah seçimlere, Meral Akşener’in siyasete kazandırdığı çizgiyle “Hür ve müstakil’ olarak girme kararı aldı, İstanbul, Ankara ve İzmir için adaylarını gösterdi. Urfa gibi illerde de, Ak Parti’den ayrılıp gelen adayları oldu.
YRP’nin seçim sath-ı mailinde cansiperane çalıştığı söylenebilir. Refah, öteden beri siyasi zeminde iyi çalışır. Şehirlerin kılcal damarlarına ulaşan yerel kadroları vardır.
Sözcüler de özellikle Ak Parti tabanına ulaşacak dili iyi biliyor. Diyelim Gazze konusunda Erdoğan’ı aşan dil üretiyorlar. Ekonomi konusunda, Erdoğan’ı sıkıştırıyorlar ve geniş kitlelerin beklentisine uygun vaatlerde bulunuyorlar. Vaatlerin “reel karşılığı” sorgulanırsa, buna cevabı “Erdoğan’ın yanlışları”yla veriyorlar. YRP’nin ekran yüzlerinin ilgi gördüğü söylenebilir.
Aynı kulvarda yol alan ve Refah’ın, Fazilet’in kapatılmasından sonra devreye giren Saadet’in aynı tırmanışı gösterememesini başka bir yazıda tahlil etmek isterim.
“Erbakan ismi”nin o damarda ayrı bir dalga oluşturduğu bir vakıa. O yapının zaman zaman ittifaka girse bile, Ak Parti’ye eklemlenmesi ihtimali yok. Hatta arada, ileri yaşlarında “Hoca Erbakan”ı terk edip ayrı partileşme süreciyle bağlantılı bir “derin hesaplaşma” bulunduğu bile söylenebilir.
YRP, “Özü başına” ilerlemeyi tercih edecek.
Yerel seçim değerlendirmesinde “Bu seçim Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi beka seçimi değil” gibi bir yaklaşımları da var ve Cumhur İttifakı’nı desteklememe kararlarında bu yaklaşımın da etkisi bulunuyor.
Buna rağmen…
Medyanın muhafazakâr kitleye ulaşabilen bir kesimi, bu arada iktidarın alandaki kadroları, YRP üzerinde yoğun bir baskılama yapıyor. “Ya 1 oyla CHP adayı kazanırsa…” ana tema durumunda… “Erdoğan’a kaybettiren, CHP’ye kazandıran parti” teması YRP’nin oy zeminleri üzerine boşalıyor.
İktidarla ittifaka mesafeli tutumu sebebiyle YRP’nin Doğan Aydal gibi medya yüzlerine karşı kampanya yürütülüyor.
YRP’ye karar değiştirme yönünde yoğun baskı yapıldığı bir gerçek. Ayrıca arada iki tarafa da söz söyleyebilen birilerinin özellikle İstanbul için bazı temaslar yürütüyor olması da bu işlerin tabii uzantısı…
Ne olur?
Adaylar açıklandığına göre, YRP’ye iktidar cenahı İstanbul’da ne verebilir? YRP, Cumhurbaşkanlığı seçiminde ortaya koyduğu şartların yerine getirilmediği gibi bir düşüncede olduğuna göre, yeril seçimde hangi iktidar önerisini kabul edilebilir bulur? Sahada iktidar cenahının propagandası YRP’yi zorlamakta mıdır? “İstanbul CHP’ye gitmesin diye…” şeklinde bir açıklama YRP’nin tırmanış stratejisinde nereye oturur?
Bütün bunlar özellikle YRP’nin mutfağında değerlendirilecektir. Seçim öncesinde adayları çekmek, halkla ilişkilerde ciddi bir sıkıntıdır. Bu “ikinci” olacaktır. Ve özgüven sahibi bir siyasi hareketin kolay kolay yapmayacağı bir iştir. Bakalım göreceğiz.
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025