Alper GÖRMÜŞ
Polis sorgularının işlevsel taktiklerinden biri, İsrail-Filistin sorununa odaklanan Fauda dizisinin her sorgu sahnesinde tekrarlanmak suretiyle adeta gözümüzün içine sokuldu: Bu taktiğe göre sert-gaddar sorgucu, sorguladığını çökertecek her yolu denedikten, maddi-manevi her türlü işkenceye baş vurduktan sonra odaya elinde şu şişesiyle bir başka sorgucu giriyor, suyu işkence altındaki sorgucuya uzattıktan sonra son derece insani-yumuşak bir tonda konuşup, sorgulananı ‘bildiklerini anlatmaya’ davet ediyordu.
Bu sahneleri izlerken, evet, iki sorgucunun da aynı mekanizmanın oyuncu parçaları olduğunu biliyordum ama bu mantıksal çıkarım izlediğim sahne karşısında duygusal tepki vermemi engellemiyor, bu tepki de sert-gaddar sorgucudan çok vücudu da onuru da ezilmiş birinin çaresizliğinden minnettarlık devşirerek sonuç almaya yönelen ‘nazik’ sorgucuya yöneliyordu.
İnsanın varoluşsal ihtiyaçları, varoluşsal zaafları ve iktidarlar
İhtiyaçlar hiyerarşisinde birinciliğin açlık, susuzluk ve buna benzer temel yaşamsal ihtiyaçlara, ikinciliğin de ‘güvenliğe’ verilmesine kimse itiraz etmiyor. Sonrası da sosyal ihtiyaçlar (aidiyet, sevgi, kabul görme, vb.), değer verilme/saygınlık İhtiyacı (statü, başarı, itibar, tanınma), kendini gerçekleştirme ve devamı diye gidiyor. Tabii bu genellemenin dışında kalan örnekler bulunabilir ama istisnalar kaideyi bozmaz ya da uç örnekler meseleyi anlamada çok da anlamlı değildir.
Bu yazıda ‘ihtiyaçlar hiyerarşisi’ meselesine, varoluşu böyle olan insanların oluşturduğu toplumlarla o toplumları yönetenlerin ilişkisi açısından bakacağız…
‘İyi’ bir yönetimi, yönettiği insanların ihtiyaçlarını azami ölçüde karşılayan yönetim diye tanımlarsak ‘kötü’ yönetim de doğal olarak bu ihtiyaçların yerlerde süründüğü bir yönetim olur. Fakat burada nüanslar var: ‘Kötü’ yönetim salt beceriksizlikten mi kaynaklanıyor yoksa yöneticilerin toplumla nasıl bir ilişki kuracaklarına dair tahayyüllerinden, zihniyet yapılarından mı? Mesela otoriter zihniyette bir yöneticinin insanların maddi-manevi ihtiyaçlarını karşıla(ya)mamasını salt onun beceriksizliğine verebilir miyiz?
Fakat benim ölçülerimle kötünün de kötüsü bir yönetim, en kötü yönetim, kendi beceriksizliği (ya da ideolojisi, zihniyeti vb) nedeniyle mutsuz ettiği, çaresiz bıraktığı insanlara birtakım çerezler sunan ve bunlardan dolayı kendisine minnettarlık duyulmasını bekleyen yönetimlerdir. Böyle iktidarları, elinde su şişesiyle sorgu odasına giren, insanların varoluşsal zaaflarını sömüren sorguculara benzetiyorum ve öfke duyuyorum. Nasıl ki işkence odasında bir su şişesiyle ‘çözülen’lere kızamıyorum, sabahları bir çorba bile içemeyecek hale gelmiş insanların kendilerine sunulan ‘çerez’lerden mutlu olup, bunu sağlayanlara minnet duymasına da kızamıyorum.
Sabahları çorba, Cumaları etli pilav: Kime kızmalı? ‘Proje’ye mi, kuyruğa girip ‘proje’den istifade edenlere mi?
Özetin özeti olarak haber şöyle: AK Parti’nin İstanbul Büyükşehir belediye başkan adayı Murat Kurum ilk vaadini açıkladı: Gençlere her sabah çorba, Cuma günleri çorbaya ilaveten etli pilav.
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de sosyal medya hesabından “Toplanın gençler, müjde gibi müjde var, bayılacaksınız!” diye duyurmuş bu ilk vaadi.
Tartışma, çorba-etli pilav vaadinin Murat Kurum’un seçilmesine fayda sağlayıp sağlamayacağı üzerine dönüyor. Muhalif kanaat önderlerinde öne çıkan hâkim görüş şöyle: Bu büyük bir hata, çünkü AK Parti iktidarının gençleri nasıl bir çaresizlikle başbaşa bıraktığını kanıtlıyor. Doğru tabii, bu işin normali o gençlerin ceplerinde kahvaltı yapabilecek ya da isterlerse çorba içecek kadar paralarının olması. Bu açıdan evet, bu bir itiraf.
Fakat ben bu meselenin ahlaki bir yanının da olduğunu düşünüyorum ve düşüncemi işte yukarıda aktardım.
Son olarak televizyonlardaki muhalif yorumcuların bakış açısı hakkında birkaç şey söylemek istiyorum. Kanaatimce orada da büyük bir problem var. Bu yorumcular iktidardan çok, çorba-etli pilav günleri geldiğinde minnettarlıkla kuyruğa girecek gençlerden söz ediyor ve lafı yine “böyle halka böyle iktidar”a getiriyorlar.
Umalım ki muhalefetin siyasi kadroları bu kanaat önderleri gibi yapmasınlar, aç kalmakla çorba-etli pilav kuyruğuna girmek arasında tercihini ikinciden yana kullananların davranışında bir sorun görmesinler ve oklarını onlara değil iktidarın bu ‘proje’sindeki ahlaki soruna yöneltsinler.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
23.06.2025
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025