İhsan YILMAZ
Bir dünya barışı projesi olarak Hizmet Hareketi
10.07.2016
1756
Hizmet Hareketi’nin dünyanın pek çok çatışma bölgesinde okullar açarak ve çatışan tarafların çocuklarını aynı sınıflarda eğiterek, dolaylı ve uzun vadeli ama daha kalıcı bir şekilde barışa katkıda bulunduğunu yıllardır yazıp çiziyoruz. Dünyaca ünlü İslamolog John L. Esposito ile beraber yayına hazırladığım, dünyanın farklı yerlerindeki tecrübelerin analiz edildiği “İslam ve Barış İnşası: Gülen Hareketi İnisiyatifleri” kitabı hem İngilizce hem de Türkçe olarak 5-6 yıldır kitabevi raflarında okuyucuları ile buluşuyor.
Ancak, Hareket’in baskı ve şiddetle direkt karşılaşınca hangi tavırları sergileyeceği, barışçıl kalmaya devam edip edemeyeceği, içinden radikalleşen unsurların çıkıp çıkmayacağı ve Hareket’in şiddete olan mesafesinin azalıp azalmayacağı test edilmemiş bir durum idi. Elbette, Fethullah Gülen, 1971, 1980 ve 28 Şubat darbelerini yaşamış ve hepsinde de kurulu düzenin hedefi olmuştu. Hepsinde belli bir oranda kendisi ve sevenleri zulme maruz kalmıştı. Ancak, son 2.5 yıldır olduğu kadar uzun süren, sistematik, çok yoğun, çok geniş kesimleri hedef alan ve çok zalim bir süreci Hareket, daha doğrusu o zamanki hali ile Cemaat, yaşamamıştı.
Ayrıca, 20. yüzyılın sonuna kadar Cemaat, adı üzerinde çok büyük oranda birbirine pek benzeyen bireylerden oluşan homojenimsi bir oluşum idi. Böyle bir oluşumu Gülen’in söylemsel ve eylemsel olarak barışçıl felsefesinin etkisi altında tutması daha kolay idi. Ancak, 15 yılını geride bıraktığımız bu yüzyılda, Cemaat artık tam anlamı ile bir hareket halini aldı. Yani çoğulculaştı, her meşrepten, etnisiteden, dilden, kültürden, siyasi ideolojiden ve hatta dinden insan Hareket’in gönüllüsü ve etkin aktivisti haline geldiler. Dünyadaki, bünyesinde her meşrepten insani barındıran, çok genişlemiş diğer dinî hareketlerde görülen, ciddi kriz zamanlarında, bünyeden bir parçanın radikalleşerek ayrılması hadisesinin Hareket’te gözlenip gözlenmeyeceği, benim gibi sosyal bilimciler için bir muamma idi.
Hareket gönüllülerinin çok önem verdikleri kurumları, binaları ve Hizmet ortamları kurulu düzen tarafından çok büyük oranda yok edilmiş durumda. Yüzlerce Hareket mensubu, sadece hayır işleri yaptıklarından dolayı zindanlara tıkılmış halde.
Binlercesi zalimin işini kolaylaştırmamak adına yurtdışında. Yüz binlercesi her gün endişe ile cadı avının ve hatta soykırımın kendisine ne zaman dokunacağını bekliyor. Benim bizzat başıma da geldiği üzere, akrabalarımız, Hareket aktivisti olmadıkları halde bizim yüzümüzden zulme maruz kalıyor; ya işten atılıyor ya da hapse atılıyor. Bugüne kadar binlerce insanı öldüren PKK’ya yapılmayan, insanların malını-mülkünü devlet zoru ile gasp etme, Hizmet gönüllülerine yapılıyor. Her gün onlarca TV ve gazeteden, Hareket, onun manevi lideri ve gönüllüleri bin bir türlü hakarete, iğrenç iftiraya ve nefret söylemine maruz kalıyor.
Binlercesi zalimin işini kolaylaştırmamak adına yurtdışında. Yüz binlercesi her gün endişe ile cadı avının ve hatta soykırımın kendisine ne zaman dokunacağını bekliyor. Benim bizzat başıma da geldiği üzere, akrabalarımız, Hareket aktivisti olmadıkları halde bizim yüzümüzden zulme maruz kalıyor; ya işten atılıyor ya da hapse atılıyor. Bugüne kadar binlerce insanı öldüren PKK’ya yapılmayan, insanların malını-mülkünü devlet zoru ile gasp etme, Hizmet gönüllülerine yapılıyor. Her gün onlarca TV ve gazeteden, Hareket, onun manevi lideri ve gönüllüleri bin bir türlü hakarete, iğrenç iftiraya ve nefret söylemine maruz kalıyor.
Tüm bu olan bitenlere rağmen, bırakın herhangi bir devlet görevlisine, AKP üyesine ya da kurumuna bir taş ve hatta yumurta atmayı, herhangi bir şiddet eyleminde bulunmayı, Hizmet Hareketi mensupları içinden radikal bir söylemin şakasını ya da imasını dahi yapan çıkmadı. Gülen’in barış felsefesi ya da sulh-u umumi (genel dünya barışı) projesinin sevenlerinin kalplerinde çok ciddi yer ettiği yeteri kadar uzun bir süre test edilmiş oldu.
Ayrıca, bu süreçte, Hareket, devlete, siyasete ve siyasilere olan kritik mesafenin ayarının kaçtığında zararlı sonuçlar ortaya çıktığını yaşayarak gördü. Herkesi kendi konumunda kabul etmeye ikna olmuş, başkasına hayat tarzı ya da din dayatmanın zulüm olduğunun idrakinde, global köyde barış içinde bir arada yaşamayı İslami bir amaç edinmiş bireyler yetiştirme projesine gölge eden, bu, devlete ve siyasetçiye mesafe ayarının kaçması, bir daha tekrar etmemesi gereken bir sorun olarak Hareket’in aklına nakşedilmiş durumda.
Hizmet Hareketi’nin sadece sözde değil özde de barışçıl olduğu test edilmiş ve onaylanmıştır. Bu fırtına dönemi elbet bir gün geçecektir ve Hareket, hakkındaki “bunlar da takiyye yapan kripto İslamcılar mı acaba” gibi soru işaretlerini bertaraf etmiş olarak, dünya barışı için aranan etkin aktörlerden birisi olacaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
3.02.2016
26.06.2016
22.06.2016
18.06.2016
16.06.2016
14.06.2016
12.06.2016