Kurtuluş TAYİZ
ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, önceki gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bir araya geldi. Görüşme gündeminde neler vardı?
Görüşme gündeminde, TSK’nın Çoban Bey’de yeni bir cephe açarak yürüttüğü Cerablus operasyonu ve 15 Temmuz sonrası hükümetin çıkardığı Kanun Hükmünde Kararnameler vardı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Cerablus operasyonunun IŞİD ile sınırlı kalması gerektiğini”vurguladığı görüşmede Bass de “Ortak düşman olan IŞİD’e odaklanılmasının önemine” dikkat çekti. Bass ayrıca PYD’ye bakış açılarının Ankara’dan farklı olduğunu da net bir şekilde dile getirdi.
Bir saat süren görüşmenin konusu bununla sınırlı değil elbette. Büyükelçi Bass, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası hükümetin çıkardığı Kanun Hükmünde Kararnameler ve sürecin yürütülmesiyle ilgili “kaygılarını” da Kemal Bey’e iletmiş. Bass, “süreç hukukun üstünlüğü ilkeleri çerçevesinde yürütülmeli, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusuna önem atfedilmeli” demiş.
Kemal Bey de, Bass’in aktardığı “kaygıları” paylaştığını; yayımlanan bir dizi kanun hükmünde kararnamenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gitmeye hazırlandıklarını; paralel yapı ile mücadelenin cadı avına döndüğüne dair şikâyetleri olduğunu vs. sıralamış.
Fetullah Gülen konusu da ikili arasındaki görüşmede gündeme gelmiş. Bass, ‘ABD bir hukuk devletidir’ diyerek, topu yine taca atmış.
Vesair vesair...
John Bass’in CHP liderine yaptığı ziyaret, ABD’nin Türk devletinin gerek dışarıda ve gerekse içerideki politikalarından duyduğu rahatsızlığın açık bir yansıması. Yoksa bir büyükelçi ikide bir niye ana muhalefet partisi lideriyle görüşsün?
ABD’nin uzun süredir Türk hükümetinden rahatsızlık duyduğu sır değil; bu rahatsızlığını “15 Temmuz darbesi” biçiminde dışa vurduğu da sanırım tartışılmaz bir gerçek. Üstelik darbe girişimini gerçekleştiren örgüt lideri ABD himayesinde Pensilvanya’da yaşıyor.
John Bass’in ABD’nin Fetullah Gülen’i desteklemediğine dair tekrarladığı savunma aslında çok zayıf. Yok şayet ABD’den habersiz bir darbe girişimi söz konusuysa bu ABD için ulusal güvenlik açığı anlamına gelir ki buna da Birleşik Devletler asla müsaade etmez.
ABD kendi himayesindeki bir örgüt liderine darbe yaptırmadıysa bu, başkasının darbe yaptırdığı (İngilizlerin, Almanların veya Rusların) anlamına gelir ki, bu durumda bile ABD’nin Gülen’den vazgeçmesi gerekir. Kendi beslediği örgüt lideri, kendisinden habersiz darbeye kalkarsa, o kişi hakkında hiç de olumlu bir kanaat beslemez.
ABD’li elçinin sık sık CHP lideriyle yan yana gelmesi de ayrıca normal ve olağan değil. ABD, Türk hükümetinin sınır güvenliğini sağlamak amacıyla Suriye içlerinde sürdürdüğü operasyonu yakın zamanda sonlandırmayacağını görünce, koşa koşa CHP’ye gelerek içeriden bir mukavemet hattı kurmaya koyuldu.
HDP lideri Demirtaş’ın, “içeride isyan çıkarırız” yönünde yaptığı çağrı da ABD’nin ihtiyaçlarıyla doğrudan bağlantılı. 6-8 Ekim provokasyonunun arkasında da ABD vardı. Türkiye’nin Kobani’de oynanan tiyatroya göz yummaması üzerine Demirtaş, ABD dönüşü yaptığı çağrıyla Güneydoğu’da kanlı bir kalkışma başlatmıştı. Aynı günlerde ABD de PYD’ye havadan silah yardımı yaparak HDP ile aralarındaki bağlantıyı gözler önüne sermişti.
ABD, Türkiye’yi Suriye’deki oldu bittiye rıza vermesi için FETÖ, PKK, CHP ve HDP’yi kullanıyor.
ABD’nin bu politikası artık gizlenemeyecek kadar aşikâr ve gözler önünde. Fakat ABD şu ana kadar Türk hükümetine geri adım attırmayı başaramadı. Türkiye, kendi sınır güvenliğine ve ulusal bütünlüğüne yönelik tehdidi bertaraf etmek için Suriye içlerinde başlattığı operasyona devam ediyor.
Çobanbey’de açılan yeni cepheyle Cerablus operasyonu genişleyerek sürüyor; bunun yanı sıra operasyon DAEŞ’in elindeki El Bab ve PYD kontrolündeki Menbiç’e kadar uzanırsa Türkiye, Azez-Cerablus ve Mare hattını tümden kontrol eder hale gelir ve ancak o zaman ABD’nin “terör koridoru” boşa çıkar. Ve daha da önemlisi Türkiye’nin sınır güvenliği sağlanmış olur.
Yazarlar
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019