Lale KEMAL
Türk F-16'ları, dün Türkmen bölgesinin yoğun hava bombardımanına tutulduğu Suriye sınır bölgesinde Türk hava sahasını ihlal ettiği bildirilen Rus yapımı bir savaş uçağını düşürdüler.
Rusya ise uçağın, yerden fırlatılan bir füze ile düşürüldüğünü ve Türk hava sahasının ihlal edilmediğini bildirdi. Taraflar, dolayısıyla uçağın düşürülme biçimi konusunda çelişkili açıklamalar yapıyor. Bu çelişki belki zaman içinde açıklığa kavuşur ya da kavuşmaz. Ancak Rusya'nın eylül ayından itibaren aktif biçimde Suriye rejiminin yanında savaşa katılmasıyla birlikte Ankara-Moskova arasında gerilimin tırmanmakta olduğunu görüyoruz. Uçaklarının Türk hava sahasını ihlal ettikleri için Türkiye'nin ekim ayında Rusya'ya nota vermesi sonrasında dün Rus yapımı SU-24 tipi savaş uçağının düşürülmüş olması olaylarını, iç ve dış politikaya daha da olumsuz yansımaları açısından irdelemek gerekiyor.
Suriye'nin 2012 yılında bir Türk F-4 uçağını düşürmesiyle birlikte Ankara, sınırını ihlal eden uçakları vuracağı yolunda angajman kurallarını açıkladı ve bu çerçevede son olarak Rus yapımı uçak düşürüldü. Bu gelişme, Türkiye ile Rusya arasındaki gerilimin Suriye üzerinden askerî çatışmaya dönüşebilecek potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.
Türkiye, Yunanistan ile Ege Denizi semalarında iki ülke pilotlarını sıkça karşı karşıya getiren, bir keresinde de bir Yunan F-16'sının düşürülmesiyle devam eden askerî çatışmaya ramak kalan olayları geçmişte çokça yaşadı. Kimi zaman her iki ülkenin genç pilotlarının, milliyetçilik duygularıyla heyecanla ya da yanlışlıkla çatışmaya zemin hazırlayabileceği anların yaşandığını da biliyoruz.
Rus SU-24 uçağının düşürülmesi olayında, pilotların, bir hata yapmış olma ihtimalini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Ne de olsa uçağın düşürüldüğü bölge, Türkiye ile etnik bağları bulunan Türkmenlerin yaşadığı yerler olması nedeniyle havadayken duyarlılığın artmış olması ihtimali yüksek.
Türkmen duyarlılığı demişken, Türkiye'nin, Saddam Hüseyin döneminde de Irak'ta yaşayan Türkmenlere uygulanan asimilasyon politikasını caydırıcı bir hareket yapmadığını biliyoruz. Ankara, Bağdat'ın Kürtlere yönelik baskı politikasını, kendi ülkesindeki Kürtlere baskı için fırsat bilmiş, dolayısıyla Türkmen haklarını sahiplenmede etkisiz kalmıştı. Keza bugün, bu kez Suriye'deki Türkmenlere yönelik dile getirilen soydaş duyarlılığının, daha ziyade, ülke içinde Kürtlere baskı amaçlı milliyetçilik duygularını diri ve ayakta tutmak için kullanıldığı fikrine de kapılabiliriz.
Türkiye, komşu Suriye'deki iç savaşta, muhalifler zaman zaman da cihatçılar yanında taraf tutarak bu ülkedeki olası siyasi çözümde oyun kurucu bir ülke olma vasfını çoktan kaybetti. Tersi olsaydı, Ankara, hem IŞİD'in güçlenmesinin önlenmesinde katkı sağlar hem de Suriye'nin barışçıl bir çıkışını sağlayacak aktörlerden biri haline gelirdi. Gelmedi.
Rus Devlet Başkanı Putin, dünkü konuşmasında, bir Rus uçağının düşürülmesi olayının, Türk-Rus ilişkilerinde ciddi sonuçları olacağına dair uyarıda bulunurken G20 zirvesinde de yaptığı gibi Ankara'nın, ad vermeden ama IŞİD'i kastederek militanlara destek sağladığı iddialarını güçlendirici açıklamalar yapmaya devam ediyor. Putin'in, uçağın düşürülmesi olayını, “Sırtımızdan bıçaklandık, bu teröristlerin suç ortaklarının işi” diye ağır bir ithamda bulunmuş olması iki ülke ilişkilerinin çok kötüleşeceğinin habercisi. Rus gazı bu kış kesilirse ya da bir siber saldırı olursa hiç şaşırmayın.
Türkiye resmen ilan ettiği angajman kurallarını yürürlükte tutmaya devam edebilir ama Türk hava sahasını ihlal eden uçakların vurulacağı anlamına gelen bu uygulamayı hayata geçirmeyerek Rusya ile askerî bir çatışma riskini ortadan kaldırabilir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016