Mahmut ÖVÜR
Türkiye'de ilk kez Kürt meselesinde çözüme ilişkin güçlü bir zemin oluşuyor. Hükümet ve devlet kurumları ilk kez aynı dili kullanıyor. CHP ilk kez çözüme yönelik devreye giriyor.
Benzer ilkler Kürt hareketinde de yaşanıyor. Dün "silah sigortamızdır" diyebilenLeyla Zana bugün ezber bozan bir çıkış yapıyor ve sivil siyasetin vanasını açıyor.
Şerafettin Elçi başta olmak üzere BDP çizgisi dışındaki Kürt partileri gelişmelere sıcak bakıyor.
Uluslararası zemin de sorunun çözümü için elverişli durumda. Başta ABD ve Irak Kürdistanı yönetimi olmak üzere herkes "silahlı mücadeleye son" verilmesini istiyor.
Kısaca sorunla ilgili tüm aktörler köklü değişim içinde... Bu gerçeği Murat Karayılan, Avni Özgürel'e verdiği röportajda şu sözlerle dile getiriyor: "Hemen herkesin tavrında belli bir değişim var. Fakat bir psikolojik eşik var. O eşik aşılamıyor."
Bu eşiği Başbakan Erdoğan'ın aşabileceğini ise şu sözlerle anlatıyor: "Bu konuda AKP'nin alacağı tavır önemli; özellikle de başbakanın tavrı belirleyicidir. Yapabilir. Yani tarihi sorumluluk onun üzerindedir."
PKK liderinin tespitleriyle Leyla Zana'nın söyledikleri örtüşüyor. Zana'nın süreci tetikleyen açıklamasında Irak Kürdistanı yönetiminin etkisi büyük... Çünkü Zana, Kürt hareketi içinde Mesud Barzani'ye yakınlığıyla bilinen bir isim. BDP yönetiminin sert eleştirisine rağmen görünen o ki, Zana'nın açıklaması deyim yerindeyse Kürt hareketlerinde deprem etkisi yarattı.
Bu, PKK'yı da derinden etkileyecek. Aylar önce bu köşede yazdığımız gibi PKK geçmişle kıyaslanmayacak kadar tarihi bir tercihle karşı karşıya. Silahlı mücadeleyi yapamadığı için değil, PKK giderek yalnızlaştığı için silahları terk etmek zorunda.
Bunu hükümetin atacağı olumlu adımlar daha da hızlandıracak. Şu ana kadarBaşbakan Erdoğan ve diğer AK Partili siyasi aktörlerin yaklaşımı olumlu. CHP de siyaseten üzerine düşeni yapıyor.
Bir anlamda siyaset ön açıcı rolünü yerine getiriyor. Böylece bugüne kadar iktidarların sürekli ertelediği, askere havale ettiği Kürt meselesinde ilk kez iktidarı ve muhalefetiyle sivil siyaset inisiyatif alıyor.
Türkiye toplumu da geçmişle kıyaslanmayacak bir olgunlukla gelişmeleri sessizce izliyor ve çatışmaların bitmesini istiyor.
İşte bu noktada başta iş dünyası olmak üzere sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin devreye girmesi gerekiyor.
TÜSİAD, TOBB gibi iş dünyasının önde gelen kuruluşları sadece demeç vererek değil, somut adım atarak bu süreci kalıcılaştırabilirler.
Yeni teşvik yasası da gündemdeyken iş dünyasının önde gelen isimleri bir araya gelerek, "Doğu ve Güneydoğu'ya 2 milyar dolarlık yatırım yapıyoruz" açıklaması yapsalar siyasetin işi daha da kolaylaşmaz mı?
Türkiye tarihi bir sorununu çözme aşamasında... Bu süreçte siyasetin yol arkadaşlarına ihtiyacı olduğu çok açık. Sivil toplumun, üniversitelerin, kanaat önderlerinin devreye girmesinde yarar var.
Kısaca herkes elini taşın altına sokmalı. Çünkü siyasetçi risk üstlenir ancak kimse de siyasetçiden boş havuza atlamasını beklemesin... Çözüm isteyenlerin de, çözüm bekleyenlerin de en azından CHP lideri kadar risk üstlenmesi gerekiyor.
İşte o zaman bu ülke, özgürleşme ve zenginleşmesinin önündeki en büyük engeli "savaşarak" değil demokrasi içinde "konuşarak" çözer ve bir mucizeye imza atar.
Önümüzdeki ramazan ayını şiddetin sonlandığı bir başlangıç olarak düşünmek hiç de hayal değil...
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019