Merve Şebnem Oruç
24 Ağustos 2016 günü başlayan Fırat Kalkanı Harekatı bir sabah ansızın gelmişti. Yaklaşık bir yıldır konuştuğumuz, ha bugün ha yarın olacak diye beklediğimiz Afrin operasyonu ise, acaba sadece taktiksel bir söylem mi diye düşündürecek kadar beklememizden sonra, göstere göstere başlatıldı. Fırat Kalkanı’ndan farklı olarak Suriye’de doğrudan PYD’ye karşı başlatılan ilk operasyon olan Zeytin Dalı Harekatı, örgütün koruyucu ve kollayıcısı olan ABD’nin ya da Afrin’de bugüne kadar yanında bulunan Rusya’nın, başkalarında olduğundan farklı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’da cesaret kırıcı, kararlılık bozucu ya da sabır sonlandırıcı bir etki yapmadığını gösterdi.
Bunda kuşkusuz 2015-16 yıllarında ardı ardına yaşadığımız DAEŞ ve PKK kaynaklı terör saldırıları sonucu Suriye’de önceliklerimizi tekrar sıralayarak buna uygun hareket etmemizin katkısı büyük. 2016 sonunda Rusya ile anlaşılarak Suriye’de başlatılan gerilimin azaltılması sürecinin başlamasını bir kesim, Suriye’de iplerin tamamen Rusya’nın eline verilmesi olarak okuyabilir. Baktığı pencereden bu okumanın getirilerine olumlu ya da olumsuz bakanlar da olabilir. Ancak ABD’nin bugüne kadar global manada oynadığı çözüm sağlayıcı hakem rolünü kapma şansını Soçi üzerinden Rusya’ya vererek sahadaki agresifliğini bir yana bıraktırıp Moskova’yı diplomatik alanda yeni bir hedefe odaklamak tartışmasız çok zekice bir hamledir. Afrin operasyonuna karşılık İdlib üzerinden bir pazarlığa oturulduğu tezini Ankara kesin bir şekilde reddettiğine göre, harekatın Rusya ile uzlaşılan bölümüne dair iki neden öne sürülebilir. İlki, Rusya’nın Soçi’de gerçekleşecek Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne, sadece Suriye’de bir çözüme ulaşmak adına değil, Cenevre’de ABD ve BM öncülüğünde gerçekleştirilen toplantıların başarısızlığı neticesinde kendisine vereceği küresel prestij bakımından da fazlasıyla ehemmiyet vermektedir. Bu nedenle, Türkiye’nin Soçi’ye verdiği kritik destek, Afrin’deki PYD uğruna kaybedilmesi göze alınabilecek bir şey değildir. İkincisi, İdlib’deki çatışmasızlığı azaltma sürecinin akamete uğramadan devam etmesi, Rusya’nın geçtiğimiz günlerde saldırıya uğrayan Lazkiye’deki üslerinin güvenliği açısından önemlidir. Rusya Soçi gibi Astana sürecini de küresel prestij nedeniyle önemsemektedir. Rusya ile zorlu koşullar altında başlatılan ve kimsenin yürümesine ihtimal vermediği süreci böyle değerli bir noktaya getirmek uygulayıcılık bakımından takdir edilesidir.
Bunun ötesinde, Rakka operasyonunun sonuna kadar sabırla bekleyip ardından kararlılıkla “Evet, DAEŞ’le mücadele bitti. Hadi sözünüzü tutun bakalım,” demek, ABD’yi, üstelik de sahadaki Pentagon görevlileri 30 bin kişilik sınır koruma gücü planını ifşa ederken, uluslararası alanda zor duruma sokan kritik bir diplomatik hamledir. Bir nevi ödeşme zamanı gelmiştir. Şimdi Pentagon ayrı telden, Dışişleri ayrı telden, Başkan Trump apayrı bir telden çalarken Cumhurbaşkanı Erdoğan bastıracaktır. PKK gibi bir terör örgütünü daha fazla desteklemek için daha fazla sebebi kalmayan ABD, bunda daha fazla ısrar ederse Rusya ve de İran ile Türkiye’yi daha da yakınlaştıracak, NATO cephesinde endişeleri iyice artıracak ve daha çok yalnızlaşacaktır. Elbette ABD’nin oyunları bitmez; ama bu kararlılık sürdükçe bugün değilse yarın Washington PKK’ya desteğini kesmek zorunda kalacaktır. Öncelikli tehditler ortadan kalktığında Suriye’de Erdoğan için sıraya koyduğu diğer mücadeleler başlayacaktır.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.02.2020
4.02.2020
5.01.2020
29.12.2019
8.02.2019
29.07.2018
22.07.2018
15.07.2018
12.07.2018
5.02.2018