Namık ÇINAR
İlkokulu saymazsak, bütün resmî eğitim yaşamını Selimiye Askerî Ortaokulu, Erzincan ve Kuleli Askerî Liseleri, Kara Harp Okulu ve Piyade Okulu’nda okuyarak geçirmiş; ama bir yandan da, ülke sorunlarına en başından itibaren resmî ideolojinin dışına çıkarak da kafa yormuş birisiyim.
O yüzden militarist paradigmanın, devletin, toplumun ve bireyin sosyopolitik ve kültürel hayatına neden ve nasıl nüfuz ettiğini; askersel nizamın bu ülkenin iliklerine kadar işleyerek ne tarz bir vesayet rejimi kurduğunu iyi bilirim.
İdeal toplum yapısının inşasını askerin denetimindeki bir modelde görenler, bu uğurda Kemalizm’i kullandılar ve ülkeye geçen yüzyılı kaybettirdiler.
Sanırım şimdi içinde bulunduğumuz bu yüzyılı da, özellikleri aynen korunan o Kemalist düzenin bugünkü dinsel versiyonunu temsil etmekte olan Başbakan Erdoğan kaybettirecek.
Bir vakitler harbiyelileri karşılarına alan generaller, “bu yuvadan sadece subay çıkmaz, ülkenin gerçek yöneticileri de çıkar” derlerdi.
Şimdi de aynı şeyleri açık açık, bu defa kendi cenahı üzerinden Erdoğan söylüyor:
“İmam- hatipler sadece bir okul değildir. Bu ülkeye istikamet çizen, bu ülkenin ufkunu aydınlatan, öz değerlere sahip çıkarak muhafaza eden nesiller yetiştiren...”
Ey millet!
Uyanın... sarsılın... kendinize gelin!
Bu, iyiye alâmet bir gidişat değildir.
Yakanızı generallerden zor belâ kurtarmışken, bundan sonra bir de imamlarla mı uğraşacaksınız?
Din adamlarının yön tayin ettiği, ufkun bilim yerine dinsel kriterlerle çizildiği ülkeler, başta İran olmak üzere, neredeyse kaos denince dünyada tek akla gelen bütün İslâm âlemini kapsıyor, görmüyor musunuz?
Özlemini çektiğiniz yaşama biçimi, onun sizi peşine takıp götürmek istediği o dünyalardaki hayatlara uyuyor mu?
Din ile politikanın iyice iç içe geçtiği, en kötüsü de giderek kanıksandığı günümüz koşullarında, adını ilginç bir şekilde ÖNDER koydukları İmam- Hatipliler Derneği’nin iftar yemeğinde, şöyle sürdürüyor konuşmasını Başbakan:
“İslâm coğrafyasının tamamında şahit olunan acı ve hüzün, emin olunuz ki, gelip geçicidir. İnşallah bu imtihanı başarıyla verirsek, mutlaka bir gönül ferahlığı ile bunun neticesini göreceğiz.”
“Sabır, tahammül, iman ve nesil yetiştirme mücadelesi, İslâm âleminin içinde bulunduğu bu manzarayı değiştirmeye yetecektir.”
“Çok büyük hedeflerimiz olacak, ama küçük meseleleri de küçüktür diye asla ıskalamayacağız.”
Kemalizm’in militarist safhadaki politikaları, devasa imparatorluk kayıplarının ardından âdetâ içe kapanmacı karakterli bir konseptin sürdürülmesiyle yürütülmüştü.
O nedenle de, “yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesiyle, içeriye değil ama dışarıya karşı tehdit içermeyen, pasif bir profil çizilmişti.
Erdoğan ise, İslâmî doğuşun ve gelişimin temel dürtüsü olan “fütuhat kültürü”nü kavramış ve içselleştirmiş birisi olarak, aktif ve dinamik esaslardan hareketle bu prensibi tersine çevirecek ve “yurtta savaş, cihanda savaş” düsturunu benimseyecektir.
Bu sebepledir ki, Erdoğan’ın politik üslubu ve dili, savaş stratejisine ve iklimine çok benzer.
Meselelere Türkiye kadarlık bakmaz.
Nihai hedefi, İslâm dünyasını içine düştüğü bunalımdan kurtarmaktır.
Allah onu, buna tayin etmiştir.
O yüzden, amaçlarını aksatacak her şey, meselâ Mısır’daki darbe dahi kendisine karşı yapılmış sayılmaktadır.
Üzülerek söylemeliyim ki, hayat bir gün, Erdoğan’daki bu gidişin bedelini bu halka mutlaka ödetecektir.
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016