Namık ÇINAR
Neyi tutsan elinde kalıyor.
Neye baksan çağdışı.
Yolcuları cayır cayır yanan otobüsler mi denetleniyor, kamusal iş yapmaya elverişli olup olmadıkları bilinmeyen sürücüler mi?
Üstünde biraz düşünecek olsan uykuların kaçar; gönül rahatlığıyla ne yemek yer su içer, ne gezip tozabilirsin bu ülkede.
Hangi taksicinin, hangi minibüsçünün, hangi vapurun, hangi trenin, hangi lokantanın, hangi ürünün denetim altında olduğuna kanisin?
Sokağı dönünce başına ne geleceği meçhul.
Kentlerinde bir buçuk milyon Suriyeli sığınmacı, insanlık dışı bir vaziyette dolanıp duruyor; yarın kış bastırınca ne olacakları dahi belli değil!
Yani tam bir kaos toplumu.
Güvenceli bir yer olmadığı, Başbakan’ın etrafını saran polis ordusundan belli değil mi?
Bu mu olmalıydı, ülkeyi on iki senenin sonunda getirip koyacağınız yer?
Dine dayalı siyasal kavgalarınızın, başta hukuk olmak üzere her şeyi nasıl çürüttüğü gözlerimizin önünde tecelli ediyor.
Çoğu kimse böyle zamanlarda bir kenara çekilir, aman bana bulaşmasın der.
Böylece, sessiz sedasız bir ortamda rezillikler de tavan yapar.
Sonunda yönetenler, akrep gibi kendi kendilerini sokacaklardır.
Sanırım oraya doğru gidiyoruz.
Oysa on iki sene önce bunlar olsun diye yola çıkılmamıştı.
Ülkenin seksen yıllık siyasal yaşamındaki demokrasi ayıbının telâfisi, tüm toplumsal dinamiklerin başaklar gibi olgunlaşıp özgürce katıldığı ve sayısız projenin üretilerek dillendirildiği, son derece verimli olacakmış gibi gözüken canlı bir dönemle başlamıştı.
Her ne kadar Başbakan, kendi ben-merkezci yaklaşımıyla “çıraklık dönemim” dediyse de, böyle tanımlanmak yerine, bu sürece, bütün siyasal aktörlerin “hep birlikte katılıp kotardıkları” bir safhayı temsil ediyordu, demek daha doğrudur.
O yüzden de havaya devrimci bir reformculuk egemendi.
Başbakan lider portresi çiziyordu, lâkin siyasetin geneline rengini veren, damgasını vuran o değil, toplumsal değişim arzusunun rasyonel boyutlardaki talep kapasitesiydi.
Bu dönemin bilançosu, Başbakan’ın bireysel özellikleri bakımından etkin olamadığı oranda bir başarıyı içerir.
Çünkü o da, gürül gürül akan bu nehrin debisine bağımlı kalarak seyreden bir tekneden daha fazlası değildi.
“Kalfalık dönemim” dediği safha ise, bireysel özelliklerinin galebe çalarak, partisine, meclise ve giderek siyasetin bütün ruhuna hâkim olmaya başlayacağı ve toplum dinamiklerini gerileterek sindireceği bir aşamayı betimler.
Din dahi, mağduriyet haklılığından neşet eden ilerici yorumlardan sapacak, mağrurluğun yüklemi olan toplumsal bir tutuculuğa doğru yeniden gerileyecektir.
Başbakan ise, dümenini kendi kontrol ettiği daha büyük bir tekneyi, suyu çekilmeye debisi düşmeye yüz tutmuş ve artık bir nehre değil ırmağa indirerek yüzdürmeye çalışacaktır.
Hâlen içinde olduğumuz “ustalık dönemi” olarak adlandırdığı “sonun başlangıç süreci”nde ise, yalancı “Nuh”un sahte kurtarıcılığına tahsis edilmiş, bu kez daha da devasa ve hantal bir tekne, kuru dere yatağına oturmuş, kendi ağırlığıyla kuma gittikçe gömülüyor.
Demokrasilerde, devlet çarkını döndüren iktidarı, partileriyle, meclisiyle, STK’larıyla sivil toplum denetler.
Halkın kontrol mekanizmaları sağlıklı olsaydı kimse tevessül edemeyecekti iken, eğer yok edilmiş yahut hiç tesis edilmemişse; o görevi, ordu gibi, polis gibi, yargı gibi, esasen iktidarın sevk ve idaresindeki bürokratik unsurlar üstlenmeye başlarlar.
O yüzdendir ki bu aptal komedi, saplanılan bu batak yerden bir milim öteye gidilemediği için, ancak darbecilerin bıraktığı aksesuarlarla sürdürülüp oynanabilirmiş gibi gözüküyor.
Neticede, kendisini yarı tanrı sanan tek kişilik mürettebat ile, onun önlerine attıklarıyla beslenen gemi sıçanlarının kavrayamadıkları budur işte.
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016