Nevzat CİNGİRT

Bir 12 Eylül Sabahı
12.09.2025
184

Kırk beş yıl önceydi. Yine bir Cuma sabahı…

Fındık hasadı vakti olduğundan, köyde herkes erkenden uyanır, sepete, çuvala koşardı. Ama o sabah, köyün üzerine ağır bir sis gibi çöken sessizlik vardı.

Geceyi çocukluk arkadaşım Yaşar’ın evinde geçirmiştim. Henüz uykunun koynundayken Yaşar beni sertçe dürttü:

— “Kalk! Kalk, darbe olmuş!”

Radyonun başına koştuk. Cızırtılı seslerin arasından yankılanan kelimeler köyün duvarlarını titretiyordu:

“Sıkıyönetim bildirisi…”

Ardından gelen ses, soğuk bir emir gibiydi: Kenan Evren, ülkenin artık onların ellerinde olduğunu söylüyordu.

O an anladım ki, biz bir başka Eylül sabahına değil, bambaşka bir dünyaya uyanmıştık.

Çok geçmedi, askerler köye girdiler. Toprak yolların tozu, postalların sert adımlarıyla kalkıyordu. Ellerindeki kâğıtta ismim vardı. Çocukluğumun güvenli köyü, bir anda dikenli tellerle çevrilmiş gibiydi.

Ardından gelen yıllar; kaçak günler, gözaltılar, işkenceler, sıkıyönetim mahkemeleri, Konca Askerî Cezaevi’nde başlayan ve Metris’te son bulan mahpusluk… Her adımı ağır, her günü dikenliydi.

Artık hiçbir şey, hiçbirimiz için eskisi gibi olmayacaktı. Olmadı da...

**

1986, açık görüş

(Yolu Metris 'ten geçenlerin anısına)

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar