Melih ALTINOK
Yarın 23 Nisan. Ulusal Egemenlik Bayramı. Oturduğum semtte hemen hemen her evin camına bir bayrak asıldı şimdiden. Ama öyle “normal”lerinden değil. Daha ziyade üzerinde Mustafa Kemal’in resminin olduğu “konfederasyon” bayraklarından.
Geçen 29 Ekim’de kapıma bırakılan “uyarı notuna” rağmen bu sene de marjinal
takılacağım. Zira ulusal egemenlik deyince bazı sevgili mahalle
sakinlerimle “ısrarla” aynı şeyi anlamıyoruz.
Çünkü bir halkın egemenliğinin ve bağımsızlığının sembolü olarak tasarlanan
bayrak, benim için, egemenliğin halka geçmesini protesto etme amacıyla
kullanılacak bir araç değil. Yani, o bayrak gerçek işlevini kazanana
kadar seremoninize ortak olmaya niyetim yok.
Öyle ya, bu ülkenin gördüğü en çoğulcu Meclis’in elinden çıkan 1921 Anayasa’sının “teslim ettiği” egemenlik hakkımız geçen seksen yılda parsel parsel gasbedilmedi mi?
Önce halkın “doğrudan” Meclisi aracığıyla kullanacağı o “kayıtsız şartsız egemenliğini” aracı vesayet kurumlarına devrettiler. “Devletin manevi şahsiyeti” gibi uyduruk kavramla oluşturdukları bölünme paranoyasını, egemenliğimizi parça parça etmek için kullandılar.
Askerî darbeler sonrasında otu boruyu anayasal kurum diye “tanımlayıp” halk adına, halk için kurulan parlamentonun hâkimiyet alanını kuşa çevirdiler.
Yasa mı yaptın? “Hop o işe Anayasa Mahkemesi bakıyor Kadir Abi” dediler. İrademize “esastan” girdiler. Kimi kanunları çıkartmayı suça eşitlediler. Bu yüzden partileri kapattılar.
Seçim mi yapacaksın? Anayasal seçim kurumları devreye girdi. “Bir dakika” dediler. “Kürt’sün,
çok solcusun, dindarsın seçime giremezsin. Tamam, seçilme hakkını
1934’de ‘armağan ettik’ sana ama başın bağlı be bacım, zinhar olmaz” diye çıkıştılar.
Üniversitelerin egemenliğini YÖK’lerine verdiler…
Kimi zaman siyasi temsilcilerimizin anayasal aracı vesayet kurumları
vasıtasıyla elini kolunu bağlamaları da kâr etmedi. Meclis kapsında
enselerinden tutup gözaltına aldılar. Astılar, muhtıra verdiler,
azarladılar, korkuttular, içeri tıktılar…
Yetmedi, egemenliğine 23 Nisan 1920’de “layığıyla” kavuşan Türkiye halkının bu hakkını adım adım gasbettikçe, “Ulusal Egemenlik Bayramı” kutlamalarına yüklendiler. Yurtta ve dış temsilciliklerde daha coşkulu kutlanmasını salık verdiler. Çocukla dalga geçer gibi…
İlk kez bu ülkede bu kadar açık şekilde, egemenliğini bölen aracı vesayet kurumlarına “gölge etme” diyen
bir kamuoyu duyarlılığı oluştu. Ve iktidarını, vesayet rejiminin
kurumlarıyla kurduğu ittifaka değil, sadece halka borçlu olduğunu son
seçimlerde açıkça gösteren bir siyasal iktidar yönetimde.
Evet, Cumhuriyetin ilk anayasasında tanımlandıktan hemen 3 yıl kadar sonra
budanmaya başlanan egemenlik hakkımıza dünden daha yakınız. Dolayısıyla
oturup gaspçı kurumların akıbetine ağıt yakmak için bayrak asmak bana
acıklı geliyor.
Tamam, dün, Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı
olduğu bir dönemde AK Parti’nin anayasayı değiştirecek kadar oy almasını
diktatörlük sinyali sayan Yavuz Semerci’yi falan okumuşsunuzdur. Keşke
bugün de “kahrolsun bağzı halkın iradesi” deyip
partilerinin yüzde elli bir oy almasına anayasal sınır getirilmesini
savunanları bırakıp farklı seslere kulak verseniz. Mesela dediklerimi
sakin kafayla bir düşünseniz.
Başta, geçen günlerinize biraz üzülürsünüz belki. Ama unutmayın vesayetin neresinden dönseniz egemenliğiniz adına kârdır.
![]() |
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019