Sezin ÖNEY
Transparency International gibi, yolsuzlukla ilgili çalışmalar yapan dünyanın önde gelen kurumlarının raporlarında, konunun Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri olarak nitelendiğini görüyoruz.
Raporlara ve kendi gözlemlerime dayanarak oluşturduğum kanı, yolsuzluğun günlük hayatta karşımıza çıkan “küçük çaplı” boyutunun son 10 yılda azaldığı, buna karşılık çapının büyüyerek “gözönünden buharlaştığı”.
“Görünmez” yolsuzluk, bizi gerçekten nasıl etkiliyor?
İyimserliğin (ve partizanlığın) sınırlarını zorlayan yorumcular, yolsuzluğun, “sıcak para akışı” ve “sermaye birikimi” sağlayarak ekonomiye katkıda bulunduğunu öne sürebilirler.
Oysa, kamuoyu araştırmalarının ortaya koyduğu veriler, yolsuzluğun “halkı” kemiren, sosyolojik bir yozlaşmaya neden olan bir nevi virüs olduğunu ortaya koyuyor.
Yolsuzluk, bir nevi korozyon.
Metal, nasıl bir dış etkenle çürür, paslanır, içten içe erirse, yolsuzluk da, toplumun yozlaşmasına yol açıyor.
Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi, İnfakto Araştırma’nın kurucularından Emre Erdoğan’ın dikkat çektiği verilere göre, “en tepeye ulaşmak için yolsuzluk yapmak gerektiğine inananlar”, toplumun yüzde 60’a yakınını oluşturuyor.
Avrupa, Asya ve Güney Amerika ülkeleri ile karşılaştırıldığında, en yüksek oran Türkiye’de.
Türkiye’ye yakın iki ülke ise (sadece) Ukrayna ve Bulgaristan.
Tanıdık geldi mi?
Acaba neden, bu üç ülkede son bir yıl içinde ülke politikasını sarsan büyük protesto gösterileri oldu?
“İyi saatte olsun lobileri”, “bu müthiş ülkelerin şahane başarılarını çekemeyenlerin” küresel komploları yüzünden mi, yoksa bu ülkelerde temel ve çözümsüz kalan bazı sosyo-ekonomik sorunlar olduğu için mi?
Erdoğan’ın hesaplamalarına göre, kamuoyu, “rüşveti”, toplumda yükselmenin bir kriteri olarak görmüyor; yaklaşık yüzde 13’lük bir kesim bu kanaatte. Bence bunun sebebi, rüşvetin, toplumsal algıdaki karşılığının, düşük seviyeli bürokratların iş görmek için istediği “teşvik” olması.
Bu veri, küçük çaplı yolsuzluğun günlük hayatta karşılaşılan bir sorun olmaktan büyük ölçüde çıkması ancak yolsuzluğun çapının büyümesi, dolayısıyla hepimizin hayatının tepesine kara bulut gibi çökmesi tezini destekliyor.
Erdoğan’ın verilerinde, “toplumun üzerindeki kara bulut” tezini destekleyen başka bir detay daha var; hemen tüm partilerin seçmenlerinin yüzde 50’den fazlası, “zirveye ulaşmak için yolsuz/ yoz olmak gerektiği” kanaatine destek veriyor. AKP seçmenleri arasında bu oran, yüzde 49. CHP ve MHP seçmenlerindeyse, yüzde 60.
Bence bu rakamlar da, “kalıcı iktidar” ve “müzmin muhalefet” seçmenleri karşılaştırıldığında, tam bir ayna etkisine sahip.
Yani, AKP seçmeninin yarıya yakını, oy verdiği partiden “temizlik” beklentisinde. Buna karşılık, muhalefetteki partilere oy verenler ise, “yolsuzluk hıncıyla”, zirvede gördükleri siyasi çizginin “yolsuzluk yaptığına” ağırlıklı olarak inanıyor.
Öte yandan, en üst düzey eğitim ve/veya kazanç sahipleriyle en alttakileri karşılaştırdığımızda da, her kesimin yüzde 60’ı “zirve” ile “yolsuzluk” arasındaki doğru orantıya inanıyor.
Erdoğan’ın veri hesaplamaları, İnfakto’nun saha çalışmasını yaptığı, Sabancı Üniversitesi’nin duayen hocaları Ali Çarkoğu ve Ersin Kalaycıoğlu tarafından 2009’da gerçekleştirilen “Toplumsal Eşitsizlik” araştırmasına dayanıyor. “Toplumsal Eşitsizlik”, International Social Survey Program (ISSP) araştırmasının sorularını, Türkiye’ye uyarlayarak bir veri tabanı oluşturmuş.
Araştırmanın, Türkiye ile ortaya koyduğu tablo, eşitsizliklerin çok yoğun yaşandığı bir ülkeyi yansıtıyor. Türkiye’de, başarı için “siyasi bağların önemine inananların” oranı, yüzde 49; “tanıdıkların önemine inananların” oranı yüzde 89.
Toplumun yüzde 70’ine yakını, ülkesine bakınca, “en tepede dar bir seçkin kitlesinin” yer aldığı, buna karşın çoğunluğun ezildiği bir “Türkiye resmi” görüyor.
Son not; toplumun yolsuzluk girdabından çıkış olarak gördüğü tek başarı yolu, eğitimden geçiyor. Son bir ayın tartışmaları, dershaneden yolsuzluğa, toplumun zaten harap en hassas sinir uçlarına dokunuyor; “en tepedekiler” hâlâ her yerde ve her şeyde sadece komplo görse de...
[email protected]
http://www.taraf.com.tr/sezin-oney/makale-komplolarin-ardindaki-gercek.htm
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024