Fehmi KORU
Neyse Avusturyalılar tuzağa düşmedi; 2. Dünya Savaşı öncesinde yaşadıkları şaşkınlığı 2016’ya taşımaktan başka bir işe yaramayacak yanlış bir tercihte bulunmadı.
Hiç değilse çoğunluk öyle davranmadı.
Cumhurbaşkanı seçiminde sandıktan ‘aşırı sağcı’ –alenen İslâm ve Türkiye karşıtı– aday Norbert Hofer’in sandıktan çıkmasına müsaade etmedi Avusturyalılar…
Yeni cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellenseçime ‘bağımsız’ katıldı, ama aslında Yeşiller Partisi’nden…
Hitler Avusturya’da doğmuştu
Hep unutulan tarihi gerçek şu: Dünyanın başına en büyük belâlardan birini açan Adolf Hitlerevet Alman’dı; fakat doğduğu-büyüdüğü ev, bugün Avusturya sınırları içerisinde kalmıştı, Braunau am Inn adlı kasabada…
Yaşlı bir kadının sahibi olduğu ev çoktandır boş…
Tarihi bir anekdot: Savaş bittiği ve Avusturya Naziler’den teslim alındığında, Braunau am Innhalkı o evi yıkmaya kalkışmıştı da, kasabayı teslim alan ittifak güçlerinin başındaki subay, buna izin vermemişti.
Ev Nazizm’e Avusturya’nın katkısının sembolü olarak hâlâ ayakta.
Daha önce ‘2. Dünya Savaşı ve Nazizm Karşıtı Müze’ olması düşünülmüş ev, son yıllarda göçmenlere sığınak yapılması yolundaki tekliflerle de karşılaşmıştı; en sonunda devlet yıkma yönünde karar aldı.
Hâlâ yıkılmış değil.
Belki şimdi.
Hitler’e yakın fikirlere sahip birinin Avusturya halkının neredeyse yarıya yakınının (Hoferseçimde yüzde 46.7 oy aldı) desteğini alabilmiş olmasını.. ortamın ne kadar tehlikeye açık halde bulunduğunun göstergesi sayıp.. tedbir düşünmeli Avusturya…
Ülke büyük bir tehlikenin eşiğinden döndü dün…
Dün aslında iki ülkede halk sandık başına gitti.
Genç siyasiler iktidardan kaçıyor
İtalya’da da Başbakan Matteo Renzi’nin durup dururken başına açtığı referandum derdi yüzünden insanlar sandık başına gittiler ve Renzi’nin “Halk benim istediğim gibi oy kullanmazsa, istifa edeceğim” restini dinlemeyip oylarını bildikleri gibi kullandılar.
Başbakan Renzi’nin arzusu, referandumla, Senato’nun sistem içerisindeki ağırlığını azaltmak, yerel yönetimlerin elindeki yetkilerden bazılarını tırpanlamak ve bir tür sistem değişikliğiyle bürokrasinin elini kolunu bağlayarak siyasilerin daha etkili olmasını sağlamaktı.
Sistemi değiştirmeyi amaçlıyordu Matteo Renzi.
Ama sandıktan “Hayır” çıktı.
Renzi istifasını sunacak. Başbakanlıkta üç yılını bile doldurmadan… [Şubat 2014’te başbakan olmuştu Renzi].
Dikkatimi çeken bir eğilim yaygınlaşıyor Avrupa’nın genç siyasileri arasında: İktidara gelip başbakanlığı üstlenmek için sarf ettikleri gayretten çok daha fazlasını, işgal ettikleri başbakanlık koltuğundan ayrılmak için harcıyorlar…
İtalya’da olan bu çünkü.
En yakınları bile, Renzi’ye, “Referandum yapman gerekmiyor, aynı sonucu başka yöntemle de alabilirsin; hadi illâ referandum yolunu deneyeceksen, neden ‘Hayır’ çıkarsa ben yokum diyorsun; kal ve yoluna devam et” aklını verdikleri halde..
O sanki referandumu bir kaçış yolu olarak seçmiş gibi davrandı…
Şimdi de istifa ediyor işte..
Tıpkısının aynısı İngiltere’de de yaşanmıştı.
David Cameron da başbakanlığının altıncı yılında, (2010-2016), “Avrupa Birliği içerisinde kalalım mı, yoksa AB’den çıkalım mı?” sorusunu referanduma sunmuş ve sandıktan ‘Hayır’oyu çıktığı taktirde istifa edeceğini de en baştan açıklamıştı; dostlarının ve yakınlarının “Böyle bir referanduma ihtiyaç yok; madem gidiyorsun, istifana bağlama” tavsiyelerine rağmen…
Partisi (Muhafazakâr Parti) hâlâ iktidarda, ancak Cameron sözünü tuttu ve kaybettiği Brexitreferandumu sonrasında başbakanlığı bıraktı.
Referandumlar, bana, genç politikacıların iktidardan kaçmak için sığındıkları yeni bir yöntem gibi geliyorsa, işte bu yüzden…
Cameron ve Renzi 1975 doğumlu… Henüz 41 yaşındalar…
Koltuklarının altında iğne mi vardır, nedir?
Referandum tehlikeli bir yöntem
Yalnızca birine bakarak sonuç çıkarsam yanlış olabilirdi, ama artık elimizde iki farklı ülkede birbirine yakın dönemlerde yapılmış iki örnek olduğuna göre..
Şunu söyleyebilirim: İngiltere’de ve İtalya’daki referandumlar, halkların sandık davranışlarının, seçimler ve referandumlarda farklı olduğuna işaret ediyor.
Genel seçimde Renzi’li ve Cameron’lu partilere oy veren halk, aynı kişiler, belirgin bir konuda görüşünü öğrenmek isteyen bir referandumla önüne geldiklerinde, o konuyla ilgili hisleri neyse ona uygun oy kullanıyorlar.
“AB’den çıkalım mı?” diye sordu Cameron halktan “Çıkalım” cevabını aldı; “Senato ve yerel yönetimlerin yetkilerini kısalım mı?” diye soran Renzi de “Kısmayalım” cevabını…
İstifa restine aldırmadan…
Lâfı nereye getireceğimin herhalde farkındasınız: Sistem değişikliğinin halka sunulacağı bizdeki referanduma…
Halkın önüne, neredeyse 150 yıldır, Osmanlı’dan beri, hükmünü sürdürmüş olan parlamenter sistemin değiştirilmesini öngören bir anayasa değişikliğini oyuyla belirlemesini getirecek iktidar partisi; arkasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da bulunduğunu özellikle vurgulayarak…
Ve bu değişikliğe halkın ‘Evet’ demesini bekleyecek…
Peki halk hükümetin ve Cumhurbaşkanı’nın beklediği gibi davranacak mı?
İngiltere’de ve İtalya’da, halklar, bizde sorulacak olandan çok daha yumuşak sorulara, soruyu soranların istemediği cevapları verebildiler.
Hükümet açısından dikkate alınması gereken bir durum bu.
Ayrıca bize özel bir durum da söz konusu.
Halk Avrupa’yla aranın açılmasına hoş bakmıyor
Sistem değişikliği ile ilgili referandum, Türkiye’yi, daha çok parlamenter sistemle yönetilen Avrupa’dan biraz daha uzaklaştıracak; başkanlık sistemi ABD ve bazı Latin Amerika ülkelerinde var çünkü…
Muhalefetin, olayı, Avrupa’dan ve Avrupa Birliği’nden uzaklaşma zeminine kaydırması herhalde fazla zor olmaz.
Peki halkımız bu konuda ne düşünüyor acaba?
Bu soruya cevap teşkil edebilecek bir veri MetroPoll’ün taze araştırmasında var.
“Türkiye’nin Batı’dan uzaklaştığını düşünüyor musunuz?” sorusuna “Evet, düşünüyorum”cevabını verenler yarından fazla (yüzde 53.3). Esas göz açıcı olan “Türkiye’nin Batı’dan uzaklaşması iyi bir şey midir?” sorusuna alınan cevap: “İyi bir şeydir” diyenler yüzde 34.3; “Hayır, iyi bir şey değildir” diyenler ise yüzde 47.8…
[AK Partililerin yüzde 32.5’u da bunun iyi bir şey olmadığı görüşünde.]
Referandum öncesinde bayağı yıpratıcı olabilecek başka yan konuların hiç gündeme taşınmadığını ve tartışmanın yalnızca ‘Avrupa’dan uzaklaşmak’ boyutunda kaldığını varsaysak bile.. hükümetin sürprizle karşılaşması hiç de ihtimal dışı değil.
İngiltere’de ve İtalya’da başbakanlar “Geçmezse ayrılırım” restini çekmişti referandumlar öncesinde; bizde de benzer bir restleşme söz konusu olabilir mi; ha ne dersiniz?
Yazarlar
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025