Fehmi KORU
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan aynı zamanda AK Parti genel başkanı sıfatını da taşıdığı için, korona günlerinde olmamıza rağmen tıklım tıklım salonlarda yapılan il kongrelerine dijital ortamda katılıp görüşlerini aktarıyor. Son açıkladığı görüş beni şaşırttı: Cumhurbaşkanı anayasayı yeniden değiştirmek istiyor…
Şaşırtıcı değil mi?
Anayasa son 20 yıl içerisinde, sonuncusu 2017’de olmak üzere, birden fazla kez değişti. Son 40 yılda yapılan değişiklikleri de sayarsak, 12 Eylül askeri darbesi (1980) sonrasında Danışma Meclisi’ne yazdırılan anayasanın sivil yönetimler döneminde dokunulmayan hemen hiçbir önemli maddesi kalmadı. Dokunulmayanlar ise, anayasanın ‘Cumhuriyet’in nitelikleri’ne ait ‘değiştirilmesi teklif bile edilemeyen’ ilk birkaç maddesi…
En son değişiklikle Cumhuriyet’in ilk günlerinden beri uygulanan parlamenter sistem terk edildi, ‘cumhurbaşkanı hükümet sistemi’ne geçildi.
Köklü bir değişiklik bu.
Medyadaki sözcüleri, Cumhurbaşkanı tarafından gündeme taşınan AK Parti’nin anayasayı yenileme arzusunun sistem değişikliğiyle ilgisi olmadığını duyurduğuna göre, böyle bir talebin neden şimdi gündeme taşındığını anlamak zor.
İlk beş madde değiştirilemeyeceğine göre…
Görüyorsunuz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Tartışılsın” beklentisine bu yazıyla uymuş oluyorum.
Ortada gerçek anlamda tartışılacak bir yön bulunmadığını gördüğüm halde…
Anayasa günümüzde değişemez. Neden?
Konunun tartışılmasının istendiği günümüz ortamı aslında anayasada değişiklik yapılmasına pek uygun değil.
Anayasa herkesi bağlayıcı bir metin olduğu, devlet ile bireyler arasındaki ilişkiler ile vatandaşların hak ve sorumluluklarını belirlediği için, ister yeni baştan yazılsın ister geniş bir elden geçirmeye gidilsin, yapılacak değişikliklerin en geniş katılımla gerçekleştirilmesi gerekir.
Günümüz siyasi ortamı ise buna hiç elverişli değil. İktidar cephesi altı milyondan fazla oy alarak Meclis’te üçüncü en kalabalık grupla temsil edilme hakkı kazanmış bir partinin kapatılmasını teklif eden bir ortağa sahip; büyük ortak ise ana muhalefet partisini akla gelebilecek her türlü ağır eleştiriye muhatap etmekten geri durmuyor.
İktidar cephesinin tek başına anayasa değişikliğini Meclis’ten geçirecek bir çoğunluğu olmadığı gibi, milletvekili sayısı konuyu halk oylamasına götürmeye de yetmiyor. [Yeni sistemde halk oylamasına gitmeden Anayasa değişikliğinin kabulü için 400 milletvekilinin kabul oyu vermesi gerekiyor. Değişikliğin 360 milletvekili tarafından kabul edilmesi halinde ise kanun halk oylamasına sunulabiliyor. AK Parti’nin 291, MHP’nin 49 milletvekili bulunuyor. Toplam 340 milletvekili.]
Bu durumda neyi tartışacağız?
AK Parti’nin 20 yıla yaklaşan iktidarının cicim yılları sayılabilecek ilk döneminde sil baştan yeni bir sivil anayasa üzerinde çalışıldığını biliyoruz. Uzmanlara metin hazırlatıldığı gibi TBMM aracılığıyla halktan katılım da sağlandı. İktidar-muhalefet ilişkileri günümüzdeki kadar sert olmadığı halde en kritik maddeler üzerinde uzlaşma sağlanamadı.
Dün sağlanamayan günümüzün ortamında nasıl sağlanacak?
Boğaziçi’ni tartışabiliriz
Günümüzün ortamının yeni bir anayasa üzerinde mutabakat sağlamaya hiç müsait olmadığının çok ve çeşitli örneği var.
En çarpıcı örnek Boğaziçi Üniversitesi’ne iktidar tarafından atanan rektörü içlerine sindiremeyen öğretim üyeleri ile öğrencilere reva görülen muamele.
Yeni rektör iktidar partisinden milletvekili olmak istemiş. Buna itiraz ediliyor. Daha büyük bir itiraz ise, ülkenin en övünülesi yüksek öğretim kurumlarının başında gelen Boğaziçi’ne uygun görülen rektörün bilimsel yetkinliğinin tartışmalı oluşuna.
Anayasa değişikliğinin tartışılması istenilen bir ortamda üniversitenin atanan yöneticiye itirazı gibi daha sıradan bir konunun tartışılmasına imkan verilmiyor; kaç gündür itirazcı öğrenciler gözaltına alınıyor, yetkili ağızlar, itiraz edenleri ‘terörist’ olarak yaftalamaktan çekinmiyor.
Manzaraya bakıp böyle bir ortamda anayasa değişikliği tartışmasının gündeme taşınmasının hikmetini anlamak imkansız.
İyi de, Boğaziçi’ne itiraz edilen rektörü atayan ile anayasa değişikliği üzerinde tartışma başlamasını bekleyen aynı iktidar. Öğrencileri ‘terörist’ olarak yaftalayan da yine bu iktidarın bakanı.
Çelişkili gelmiyor mu bu durum size de?

Devleti yönetme ağır sorumluluğunu üstlenmiş iktidarın gündeminde sokakların hareketlenmesini getirecek yanlış adımlar atılması herhalde olmaması gerekir. Gündemin ilk sıralarında, ekonominin disiplin altına alınması ve herkese korona aşısı sağlanması gibi çok daha hayati konular var.
Aşı uygulaması henüz 70 yaş sınırına gelemedi.
Ekonomi ise her yönden alarm işaretleri veriyor. İktidar, hayatın pahalanmasının önüne nasıl geçileceğini bilemiyor; tarihin derinliklerinde kalmış çözüm önerilerine kulak verilmesi bu alandaki çaresizliği dışa vuruyor.
Yoksa anayasa konusu bu yüzden mi tartışmaya açılmak isteniyor?
Anayasa bu tür sorunların çözümüne yaramaz; tersine, bu tür sorunların var olduğu bir ortam anayasa tartışmasıyla daha da gerilir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025