İbrahim Kiras
Yirmi yıldır ilk defa gündem belirleme üstünlüğünü kaybetti iktidar partisi. Artık gündemi başkaları belirliyor, iktidar ise söylenenlere cevap yetiştirmeye çalışıyor. İktidarın yaptığı yanlışlar, cevaplayamadığı sorular, gizleyemediği sırlar, açıklayamadığı tuhaflıklar hep gündem olan konular.
Paramızın pul olmasına yol açan ekonomi politikaları… veya ülkenin milli çıkarlarına değil birilerinin siyasi hesaplarına göre şekil verilen ve iç politikaya yem edilen dış politika… gibi “soyut” problemlerin yanısıra gayet “somut” konular da var gündemde: Sözgelimi 128 milyar doların akıbeti, Sedat Peker’in ifşaatı… Ziraat Bankası’ndan alınıp geri ödenmeyen kredi borçları… Orman yangınlarında ortaya çıkan THK uçakları skandalı… İhalesi yapılmadan inşaatına başlanan tesisler… vs. vs…
Son olarak da TÜGVA iddiaları…
İktidar bütün bu konularda savunma pozisyonunda… Ne var ki savunması çoğunlukla işitmezden gelmek veya kulağının üstüne yatmak şeklinde oluyor. Bazen de en iyi savunma saldırıdır düşüncesiyle muhalefete doğru hücuma geçiyor ama ülkede olup bitenlerin kabahatini devletin yönetiminde söz hakkı bulunmayan kişi ve grupların üzerine atmak toplumda pek karşılık bulmayan bir taktik.
***
Bir de artık ümit veremiyor topluma. Ümit veremediği insanları korkutarak ikna etmeye çalışıyor. Korkutmak derken muhalif siyasetçilere yönelik söylenen “Bunlar daha iyi günleriniz” gibi tehditkâr sözleri kastetmiyorum, ülkenin geleceğine ilişkin korku senaryolarını kastediyorum. Cezaevlerindeki FETÖ’cüleri serbest bırakacaklar… Öcalan’ı hapisten çıkaracaklar… Kamuda başörtüsünü yasaklayacaklar vs… gibi kendi tabanlarını etkilemeye yönelik korku senaryolarını…
İktidar değişiminde dindar/muhafazakâr kitlenin mevcut kazanımlarını kaybedeceğine ilişkin propaganda görüldüğü kadarıyla diğerlerine nispetle biraz daha fazla alıcı bulmaya aday görünüyor. Bunun sebebi de son yıllardaki kutuplaşma siyaseti yüzünden toplumdaki güven duygusunun en alt seviyelere inmiş bulunması, kendi sosyal kompartımanlarına hapsedilen insanların öteki mahalleye derin kuşkuyla bakması… Nitekim başka mahallelerde de durum aynı. “Seküler kesim” içinde de dindarların seçim sonucunu tanımayacaklarını, iktidarı bırakmamak için kan dökmeyi bile göze alabileceklerini düşünenler var. Bu güvensizlik iklimini etkisizleştirmek toplumun seçkinlerine düşen bir görev.
Ancak toplumdaki bunca kutuplaşmaya ve ayrışmaya rağmen akıl ve mantık tamamen ortadan kalkmış olamaz. “Kamuda başörtüsü yasağı getirecek” denilen muhalefet blokunda yer alan partilerin liderlerine bakın: Meral Akşener, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal… Bu iddia bu isimlerin üzerine yapışabilir mi?
***
Bugünkü muhalefet partilerinin iktidara geldiklerinde FETÖ’cüleri hapisten çıkarmayı isteyeceklerini iddia etmek ise bir balonu üfleyip havaya bırakmaya benziyor. “Öcalan’ı hapisten çıkaracaklar” iddiası da öteki kadar mantık dışı. Niyeti veya isteği bırakın, buna kim cesaret edebilir bu ülkede? Daha önce Öcalan’la bir dönem masaya oturulup pazarlıklar yapıldığında gündeme gelmişti bu konu. O zaman bile yapılamadı.
Aslına bakarsanız, muhalefet blokunu sürekli HDP ile işbirliği yapmakla, PKK terörüne ses çıkarmamakla suçlayanlar ne bölücü siyaset ne de terör konusunda gerçekten hassasiyet taşıyor değiller. Yalnızca iktidar seçmeninin -ülkede her ne olursa olsun- kendi partisini bırakıp muhalefet partilerine yönelmesini engellemek için akıllarına ikna edici bir gerekçe gelmediğinden bu iddiayı ısıtıp duruyorlar.
İlginç de bir mantığı var bu iddianın: “İktidar blokunda yer almama ortak paydasında HDP ile buluşan” partilerin hepsi bu partiyle ittifak yapmış kabul ediliyor. Ama tabii bu yapının vaktiyle iktidar partisinin “çözüm ortağı” olduğu gözden uzak tutuluyor. Ne de olsa propaganda makinasıyla çalışan -ama geniş seçmen tabanını temsil ettiğine inanılmak istenen- dar bir çevre PKK ile masaya oturulduğunda da yapılanı onaylıyor, HDP kapatılsın denildiğinde de tereddütsüz destek veriyor… Fark etmiyor ne yapıldığı…
Sözgelimi “HDP seçmeni” İstanbul’da Binali Yıldırım’ı desteklesin diye Öcalan’a mektup yazdırılmasına içerlemiyorlar. “HDP seçmeni” rakip adaya oy verdiğinde ise “Ekrem İmamoğlu HDP desteğiyle seçildi” diye kızıyorlar. Çünkü mesele bu kesim için “bizimkilerin” iktidarının her ne suretle olursa olsun devam etmesi, bunun ne şekilde olduğu önemli değil. HDP ile koalisyon kurarak da olabilir, bu partiyi kapatarak da olabilir.
Mamafih bu tür ilkesiz yaklaşımlar kamuoyunda olduğu kadar iktidar partilerinin geniş seçmen tabanında da sabırları zorlayan bir hal almış durumda. Anketler ortada. “Biz gidersek… onlar gelirse…” diye kulaklara karanlık senaryolar fısıldayarak geri döndürmek imkânsız bu gidişatı…
Kaldı ki bir siyasi partinin iktidara geldiği -veya bir dönem daha iş başında kaldığı- takdirde neler yapacağını anlatarak seçmenden oy istemesi beklenir. Bunun yerine başkaları iş başına gelirse bunların ne yapacaklarını anlatmayı ve kendi tabanını korkutarak oy istemeyi tercih eden bir siyasi hareketin çok ciddi sorunları var demektir. Özgüven yetersizliği, vizyon eksikliği, toplumdan kopukluk, politika üretme zaafı… Kötü alametler…
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları






































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.12.2025
25.11.2025
11.11.2025
25.10.2025
14.10.2025
7.10.2025
2.10.2025
30.09.2025
28.09.2025
18.09.2025