Mehmet TIRAŞ
11 Aralık 2023 Tarihinde yapılan Ankaragücü-Çaykur Spor futbol maçının orta hakemi Halil Mutlu Meler’e Ankaragücü’nün Kulüp Başkanı Faruk Koca’nın yumruklu saldırısı, futboldaki şiddet ülke gündemine bomba gibi düştü.
Ankaragücü’nün kulüp başkanı Faruk Koca kim tanıyalım mı?
“ AKP’nin kurucularından…
AKP’den 21 ve 22’ci dönem milletvekilliği yapmış…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakanlık yaptığı dönemde Keçiören’de 12 yıl oturduğu evin sahibi.
Geçmişte Ankaragücü’nü çalıştıran antrenör Hikmet Karaman’a da yumruklu saldırı yapan ve vukuatı ilk olmayan bir zat.
Erdoğan kriz geçirip fenalaştığı sırada kilitli kaldığı arabadan demirle camı kırarak kurtarılması sırasında, demiri kullanan kişi.
Erdoğan Ailesine çok yakın olarak biliniyor.
Mesleği ne derseniz ne olacaktı, müteahhit.”
Faruk Koca şuanda tutuklanmış görünüyor ama ilk duruşmaya kalmaz veya ilk duruşmada tahliye edilirse, kimse şaşırmasın.”
Dileriz yanılalım.
Ancak sorulması gereken soru şu:
Topluma örnek olması gerekenler neden şiddetin öncüsü oluyor?
Cevap açık:
Hukuktan uzaklaşırsanız kamu düzenini sağlayamazsınız.
Sokağa çeteler ve mafya hâkim olur.
Böyle olunca “zor oyunu bozar” anlayışı her yerde ve toplumda devreye girer.
Yıllarca toplumun her kesiminde “şiddeti,tehditi ve hakareti” yaşıyoruz.
Şiddetin fikri takibini yapınca durumu daha berrak görüyorsunuz.
Futbolla başlayalım.
Futbolda son yıllarda hakem üzerinden süren tartışmaların zirve yaptığı bir süreci yaşıyoruz.
Ancak şiddetin bir kulüp başkanı tarafından hakeme saldırıya dönüşeceği, hiç kimsenin aklına gelmiyordu.
Hâlbuki bu olay da sürpriz sayılmamalı.
Diyarbakır şehrinin futbol takımı Amed Spor’un deplasmana gittiği Batı illerindeki hemen hemen maçlarında, takıma ve taraftarlarına yapılan saldırıları görmezden gelen siyasiler,spor kamuoyu ve Futbol federasyonu değil mi?
Bugün Timsah gözyaşları döküyorlar…
-9 Mart 2023 Tarihinde Bursa spor- Amed Spor arasında yapılan futbol müsabakanın ardından, Bursa spor taraftarları sahanın ortasında kameraların önünde, Amed- spor futbolcularına meydan dayağı atarken; malum bir partinin genel başkanı bu vahşeti kınayacağı yerde; vatan sever Bursa spor taraftarları, gereğini yapmışlar diye destek çıktığında, bu zatlar neredeydi?
Batı illerinde Amed sporun maçlarında ev sahibi takımın taraftarları Kürt düşmanlığını stadyumlara taşımadı mı?
Kürtlere yaptığı katliamlarla tanınan Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın posterini, Bursa spor taraftarları tribünlere açtığında, hukuki bir işlem yaptınız mı? Güya Yeşil aranıyor?
“Tribünler PKK dışarı diye koro halinde bağırdıklarında” ne önlem aldınız?
Amed -sporun maçlarında çıkan olaylar nedeniyle hangi kulübün sahası kapandı veya ne ceza verildi?
Devam edelim…
-Konya da oynanan 16 Ekim 2015 Tarihinde A milli futbol takımının İzlanda ile oynadığı maçta, Konya spor tribünleri, “Ankara Gar katliamında ölen 103 kişi için saygı duruşunu”, “ıslıklayıp, tekbir getirdiklerinde”, bu vicdansızlığı ve saygısızlığı duymandınız mı?
Daha doğrusu duymadınız.
Şiddetin silahlı saldırıya dönüştüğü asıl tarih neydi, anımsayalım:
-4 Nisan 2015 Tarihinde Fenerbahçe- Rize Spor maçının ardından,Fener kafilesi gece saat 22’de Trabzon Hava limanına giderken, Trabzon’un Araklı ilçesinde takım otobüsü kurşunlandı.
Toplu ölümden dönüldü.
Devleti yönetenler, futboldan sorumlu olanlar ne yaptı, bu olay niye aydınlatılmadı?
-29 Ekim 2015 yılında olaylı Trabzon spor-Gaziantep maçından sonra, Trabzon spor kulüp başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun talimatı ile maçın hakemi Çağatay Şahin ve yardımcıları, 4 saat statta rehin alındı.
Hakemleri partili Cumhurbaşkanı Erdoğan kurtardı.
Sonra ne oldu, hiç bir şey…
Bir toplum hukuktan uzaklaşırsa tek yöntemi de, “şiddet” oluyor. Yaşananlar da bu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet modeline geçtikten sonra,AKP ve Küçük ortağı siyasi muhaliflerine, muhalif gazetecilere yönelik ilk baş vurusu, şiddet değil mi?
Futbolda ki şiddet siyasi şiddetten besleniyor.
Gündüz gözü kameraların önünde kafası yarılan, kolu kırılan gazetecileri hatırlamıyor musunuz?
-Parlamentonun üçüncü partisi 6 milyon seçmenin oyunu almış,TBMM’ni yöneten HADEP’in Batı illerinde saldırıya uğramayan il ve ilçe örgütleri, yöneticileri mi kaldı?
-HDP İzmir il örgütünde çalışan bir genç kadın Deniz Poyraz 17 Haziran 2021 Tarihinde, parti teşkilatında silahlı saldırı sonucu öldürüldüğünde, bu ülkeyi kim yönetiyordu?
Burası nasıl bir ülke?
- Galatasaray lisesinin önünde 25 yıldır yakınlarını arayan Cumartesi Anneleri hangi ülkede yaşıyorlar?
Anımsamaya devam edelim:
-Gezi olaylarının simgesi haline gelen üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın 10 Temmuz 2013 Tarihinde Eskişehir’de,bir grup esnaf tarafından sopayla dövülerek öldürülmesi, şiddet değil miydi?
-Ana Muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na; 21 Nisan 2019 Tarihinde Ankara Çubuk ilçesinde çatışmada ölen bir askerin cenazesinde, devlet erkanının önünde kameraların kayıtta olduğu ve linç edilmekten bir eve sığınarak ölümden döndüğünü ve askeri zırhlı bir araçla ilçeden kaçırılması neydi, ne yaptınız?
Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan bu olayı ne kınadı, ne de Kemal Kılıçdaroğlu’na bir telefon edip geçmiş olsun deme nezaketinde bulundu. Normal mi?
MHP’de bu olayı kınamadı ve Kılıçdaroğlu’na telefon edip geçmiş olsun demedi. Normal mi?
AKP teşkilatı saldırganlara sahip çıkmakla kalmadı,”kahramalarımız” diye sosyal medya hesaplarından fotoğraflarını paylaşırken,bu yaptıklarınız şiddeti himaye etmek olmuyor mu?
-19 Kasım 2015 Tarihinde Kırşehir’de “Gül Kitabevi ve HADEP il teşkilatı” bir grup MHP’li tarafından yakılırken”,Kırşehir’de yaşayan Kürt kökenlilerin iş yerleri tek tek belirlenip,polislerin gözü önünde kundaklanması karşısında ne yaptınız?
Bu saldırganlar üç beş ay tutuklu kaldılar,sonra da tahliye edildiler.
Şiddet bu ülkede yıllarca iktidar tarafından muhaliflerine karşı bir argüman olarak kullanıldı, hala da kullanılıyor.
Hastanelerde doktor dövdükleriyle övünenlerden geçilmiyor.
Şiddet öyle bir hale geldi ki, kadın katliamlarında “Vücut Bulmuş” durumda.
-Son 10 yılda 4 bin 197 kadın erkekler tarafından katledildi ve bu cinayetler hız kesmeden devam ediyor.
-Her gün ülkede ortalama 2 kadın öldürülüyor.
-Dünyada Kadın cinayetlerinde OECD ülkeleri arasında birinci sıradayız.
Kadın katliamları karşısında önlem alması gereken iktidar; kadınların sigortası olarak bilinen “İstanbul Sözleşmesini”, iptal etmesi ne kadar samimiyetsiz olduğunu göstermiyor mu?
Aile içi demokrasinin olmadığı, kadınların üretimde,temsilde ve yönetimde bulunmadığı, sosyal hayattan koparıldığı, cinsiyet ayrımına uğradığı ülkede, şiddet ve cinayetleri önleyemezsiniz.
Şiddet bu ülkede yıllarca aile de başlıyor, okulda ,hastanede, Karakolda ve trafikte terbiye olarak, eğitim amaçlı devam ediyor.
Şiddeti, Ankaragücü kulüp başkanı Faruk Koca’nın hakemi yumruklamasında karşısında görenler ve devletin bütün kurumlarını ve kurallarını devreye sokanlar, toplumu ayağa kaldıranlar…
Yukarıda tarihleriyle ortaya koyduğumuz, “şiddet,tehdit, olaylar ve ölümler”, sizin vatandaşlarınıza yapılmadı mı, sizin yönettiğiniz ülkede olmadı mı?
Ne kadar samimiyetsizlik değil mi, pes vallahi.
“Eşit vatandaşlık hukuku uygulanmadığı sürece”, bu ülkede “şiddet,tehdit,hakaret ve iftiranın”, “demokrasi güçlerine” eksiksiz uygulanacağından kimsenin kuşkusu olmasın.
Yazarlar
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025