Nejat ERDİM
IŞİD'in Kürt savaşçılar tarafından Kobani'den kovulması, ardından Kürdistan bölgesel yönetimine bağlı Peşmergeler ve PKK'nın silahlı unsurları HPG'nin başta Şengal ve Mahmur olmak üzere Kürdistan topraklarında yine IŞİD'e ağır darbeler indirmeleri ve de nihai hedef olan Musul'un işgalden kurtarılması yönünde yine Kürt güçlerince başlatılan kapsamlı operasyonda kayda değer ciddi sonuçların alınması Kürtleri bölgenin en önemli aktörü kılmış durumda.
Ortadoğu'da ve de özellikle Suriye'de tüm politikalarını Esat rejimini devirmeye yönelik planlayıp hareket eden Ankara'nın yaşadığı hayal kırıklığı ve şaşkınlığın etkileri bir türlü atlatılamazken, özellikle Kürtlerin Rojava'daki Kantonlaşma ve özgürleşme çabalarına hep öfke ile karşılık vermesi Esat'ın ömrünü daha da uzattı denilebilir.
Ortadoğu denkleminde Kürtleri hiçe saymak ve dışlamak kısa vadede Ankara için kabul edilebilir bir durum olsa da bunun ne denli büyük bir aldatmaca olduğunu hem Suriye gerçeğinde ve hem de Irak gerçeğinde çok daha net görebilmek mümkün.
Başta ABD olmak üzere birçok batılı ülkenin bölgede "anahtar" rolü biçtiği Kürtleri Ankara'nın hemen burnunun dibinde algılamaması doğrusu anlaşılır gibi değil.
Tüm hesaplarını Özgür Suriye ordusu üzerine kuran Ankara bu hesap hatasının farkına çok sonra varsa da henüz bunu sindirebilmiş değil.
Başta IŞİD olmak üzere ve sonrasında Esat'a karşı hiçbir varlık gösteremeyen ve kendi içinde savruk ve dağınık bir görüntü veren Özgür Suriye Ordusu; denilebilir ki Ankara'nın en büyük hayal kırıklığıdır.
Mezhep ve aşiret kültürüne sırtını dayamış bu oluşumun zaten Esat'ın güçlü ordusuna ve IŞİD gibi ciddi bir güce karşı koyabilmesi mümkün değildi.
Öte yandan Kobani'dekarşısındaki güce oranla çok daha kısıtlı savaş materyallerine sahip Kürtlerin başarısı tüm Dünya'nın terörizme karşı örnek gösterebileceği bir direniş hareketidir.
Ebetteki koalisyon güçlerinin ağır hava saldırıları bu zaferin kazanılmasında çok önemli paya sahiptir, ama şu da bir gerçek ki IŞİD'in yenilgiye uğratılması Kürtler adına çok ama çok önemli bir kazanımdır.
Aslında Kobani zaferi sadece Kürtler için değil başta Türkiye olmak üzere diğer bölge ülkeleri adına kayda değer bir kazanımdır.
Örgütün yayılmacı ve istilacı politikalarının önüne geçmek ve hele de Ankara için bu vahşi örgüt ile kendi sınırları arasında adete bir demir perde gibi duran Kürtlere karşı düşmanca tavır takınmak doğrusu anlaşılır ve izah edilebilir bir durum değil.
Geçmişte hem Özgür Suriye Ordusu ve hem de bir takım iddialarda dile getirilen IŞİD'e karşı "müsamaha" bir kenara bırakılıp uzun vadede daha reel politikaların izlenmesi kaçınılmazdır.
Açıkçası Ankara bundan sonra özellikle Rojava'daki oluşumu sekteye uğratma çabalarına girerse kaybeder.
Batı ve de özellikle bölgesel rakip İran ile iyi ilişkiler içinde olan bir Kürt otonomisi ileride Ankara için ciddi rahatsızlıklar yaratabilir, olması gereken Türkiye'nin bu oluşuma yakın durması ve dostane ilişkiler geliştirmesidir.
Bu ilişkilerin güven temelinde gelişmesi,bir yandan Esat'ın yenilmesini çok daha kolaylaştırırken diğer yandan hem Suriye'nin özgürleşmesi ve hem de Ankara için artık çok ağır bir külfet olmaya başlayan 2 milyona yakın Suriyelinin ülkelerine dönmesi için ciddi bir güç olacaktır.
Özellikle bugün ülke sınırları içinde yaşayan Suriyelilerin yakın zamanda çok ciddi sosyal ve toplumsal olaylara sebep verebileceğini özellikle güney illerinde yaşanan birçok nahoş olaydan anlayabilmek mümkün.
Ebetteki Suriyeliler olayının insani yönü çok üzüntü verici bir durum; lakin bu 2 milyon mülteci içinde özellikle IŞİD gibi selefi örgütlerle bağı olan bir takım kişilerin varlığı da doğrusu ülkenin iç güvenliği açısından çok ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.
Özetle Ankara Kobani sonrasında Ortadoğu politikasına yeni bir yön vermeli, başta Rojava olmak üzere Suriyeli göçmenler ve Esat denkleminde en akılcı yolu seçmelidir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları








































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.06.2015
4.02.2015
19.05.2015
14.05.2015
9.02.2015
8.02.2015
4.04.2015
28.03.2015
24.03.2015
23.03.2015